Günlük kullanımda geçen “yol kesme” deyimi bir nevi zorbalık gösterimi olarak kullanılmaktadır.

Kamuoyunun ilgi gösterdiği ve katılımın büyük olduğu olaylar için yapılan toplantı ve yürüyüşlerde, belli yol ve güzergahların kullanımında “önlem alınması” gerekli olabilir. Bu önlemin, olayın boyutu ve niteliği ile “orantılı” olması gerekir. Günlük hareket ve özgürlüklerin kısıtlanmasına yönelik tedbirler kabul edilemez.

Uzun süreden beri , bizde uygulanan önlemler ise; yol ve sokakların “çöp arabaları” ile “hafriyat kamyonu” denilen ağır araçlarla kesilmesi şeklinde yaşanmaktadır.

Bu durum, “insan haklarına ve kişisel haysiyete” tamamen aykırıdır.

Bir yola, fazla abartılı olmamak ve oranlı olmak kaydı ile, bariyer konulabilir, polis aracı yerleştirilebilir, güvenlik güçleri arama yapabilir. Ama “çöp kamyonu” ile “inşaat artığı toplayan hafriyat kamyonları” ile yol kapatılamaz. Bu durum, orada yaşayan insanlara “hakaret” ve “tehdit” mesajı yöneltmekle eşdeğerlidir.

Üstelik bu uygulama, bayram gibi ulusal ve özel günlerde, Başkent Ankara’da, Anıtkabir çevresinde yapılırsa, buna hak verecek hiçbir neden bulunamaz.

Bu durum; son olarak 1 Mayıs 2019 günü, Resmi Tatil olan “Emek ve Dayanışma Günü İşçi Bayramı”, Anıtkabir girişinde, Gençlik Caddesi ile Akdeniz Caddesinin girişinde yaşanmıştır. Yol ortasına parkedilen bir çöp ve hafriyat kamyonu ile, yol saatlerce kapatılmıştır.

Bu durumu insan hak ve özgürlüklerine aykırı olarak görmekteyiz. Uygulamayı kimlerin ve hangi nedenle yaptığını öğrenmek ve sonrasında yasal “başvuru haklarımızı” kullanmak üzere “Bilgi Edinme Kanunu’na” dayanarak başvuruda bulunduk. Başvurumuzu “Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na” ve olayın Çankaya İlçesi’nde cereyan etmesi nedeniyle “Çankaya Belediye Başkanlığı’na” yaptık.

İnsan hak ve özgürlüklerinin ve demokratik yaşamın, bu hak ve özgürlüklere ve tür yazam tarzına sahip çıkmakla kazanılacağı ve korunacağı inancını taşıyoruz

İzlediğimiz yol ve başvurumuzun amacı budur.

Av.A.Erdem AKYÜZ