Çözüm sürecinde oluşturulması düşünülen Akıl İnsanlar Komisyonu üyeleri açıklandı. Türkiye’nin 7 bölgesinden 63 kişi. Her bölgeden 9’ar kişi var. Başkan, Başkanvekili ve Sekreter üye ünvanlı üç üyeden sonra altışar üye daha var.

Akıl İnsanlar Komisyonu bugün saat 18’de Dolmabahçe Sarayında Başbakan Erdoğan’ın çalışma ofisinde ilk toplantılarını yapacaklar. Başbakan’ın  'toplumsal algıyı oluşturmak ve geliştirmek' olarak görevlerini açıkladığı komisyon üyelerinin çalışma şekilleri de bugün yapılacak toplantıda belirlenecek.

Açıklanan isimler kamuoyunun yakından tanıdığı kişiler.  Bölge Komisyonlarının başkanlarından Rifat Hisarcıklıoğlu TOBB Başkanı. Ahmet Taşgetiren süreci yakından takip eden, sadece köşe yazmakla kalmayıp Anadoluda verdiği konferanslarla halkın nabzını iyi tutan bir isim. Sürece destek verirken eleştirilerini de çekinmeden ortaya koyabilen Taşgetiren ilk açıklamasında titiz davranılması gerektiğini ifade ederek,  “bir yanı inşa ederken diğer yanda yıkılmalara yol açmamak lazım” diyor.

Karadeniz Bölgesi başkanı Ahmet Şevki Hakyemez akademisyen. Anayasa profesörü olan Hakyemez ile 2010 Anayasa referandumu sürecinde birçok toplantıda birlikte olduk. Topluma zorla dayatılan anayasa ve yasaların toplumda meydana getirdiği travmaları isabetli tahlil eden, halka tepeden bakmayan bir bilim insanı.
 
Can Paker, Tarhan Erdem, ve Deniz Ülke Arıboğan açıkoturumlarda sıkça izlediğimiz, bilimsel verilere, kamuoyu araştırmalarına göre sosyal ve siyasi olayları analiz eden isimler.

Yılmaz Ensaroğlu, bölge sorunlarının içinden gelen bir isim. İlahiyatçı  olan Ensaroğlu Mazlumder yönetiminde bulunmuş, insan haklarıyla ilgili platformlarda görev almış halen İnsan Hakları İçin Diyalog Dergisi Genel Yayın Yönetmenliğini yapan, çözüm sürecinin doğru algılanmasında etkin olacak bir kişi olarak Güneydoğu Bölgesi Komisyon başkanı.
 
Güneydoğu Anadolu Bölgesi sekreterliğini yapacak üye Ayhan Ogan STK temsilcisi. Sivil Dayanışma Platformu Başkanı olarak anayasa değişiklik sürecinde ‘tek yürek tek bilek’ ‘yetmez ama evet’ kampanyalarında Anadoluyu birlikte dolaştığımız değerli bir isim.

Toplumda huzur ve barışın tesisi, silahların susması, gönüllerdeki öfke ateşinin söndürülmesi, hataların tamir edilmesi, hoşgörü ve anlayış, empati yaparak çözüm arama gibi özellikleriyle öne çıkmış pek çok isim var. Hayrettin Karaman hoca, farklı meşrepten geniş kitlelerin görüşlerine itibar ettiği saygı duyduğu ilahiyat profesörü. Prof. Doğu Ergil, yıllar önce bölgede çalışmalar yaparak Güneydoğu raporunu yazan isim. Genç akademisyen hukukçu Vahap Coşkun, Kürt kökenli bir aydın olarak çözüm sürecini doğru algılayıp doğru anlatanlardan.

Bir dönem yöneticisi şimdi ise sadece üyesi olduğum Hukukçular Derneği üyesi Fatma Benli hanım, hukuk dışı  başörtüsü yasağı mağdurlarından. Hukuki zeminde haksızlıklarla mücadelede örnek bir isim. İnsan hakları ihlallerini Birleşmiş Milletlere iletip raporlarda yer almasına katkısı olan avukat bir meslektaşımız.

Deneyimli gazetecilerden Fehmi Koru, Avni Özgürel, Etyen Mahcupyan, Abdurrahman Dilipak, Hilal Kaplan sürecin doğru algılanmasına katkısı olabilecek isimler.

Bölgesel dağılıma dikkat edilmiş, farklı meslek, mezhep ve kuruluş temsilcilerine yer verilmiş olması, kimsenin dışlanmamasına da özenli davranıldığını  gösteriyor.

Türkiye’nin bu çözüm bekleyen bu devasa sorununun çözümünde Akıl İnsanlar Komisyonunda yer alan bu isimlerin çözüm sürecine olumlu katkıları olacağına inanıyorum. Silahların susması, yeni ölüm haberlerinin gelmemesi, gözyaşlarının dinmesi, yaraların sarılması için Ülkemizde oluşan bahar havasının devamına herkesin katkıda bulunması gerektiğini düşünüyorum.

Muhalif düşünen olmayacak mı ? Elbette olacak. Mevcut girişimin çare olmadığını, olamayacağını insaflı bir şekilde ifade edenler, eleştirenler, kendi önerilerini ortaya koyanlar da çözüm için samimiyetle farklı bir gayretin içinde denilebilir. Ancak CHP ve MHP’nin tutumunu bu bağlamda değerlendirmek de mümkün değil.

Komisyon üyeleri henüz belirlenmiş hiçbir açıklamaları ve faaliyeti olmamışken, CHP Bolu milletvekili Tanju Özcan’ın, “Bunlara akil adamlar demek bence yanlış. Yalaka adamlar denilse daha anlamlı olmaz mı?” ifadelerini kullanması ne kadar çirkin, insaf ve edeple bağdaşmayan bir yaklaşım değil mi?

MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural ise "Bu akil adamların yarısı AKP kontenjanından, yarısı PKK kontenjanından seçilmiş. Ortak noktaları da Türklükle, Türk tarihiyle, cumhuriyetle, Atatürk'le sorunlu olmaları. Bunlar akiller değil aslında, bunlar Akgiller” diyerek, çözümden rahatsızlığını ortaya koyarken, yakın zamana kadar Devlet Bahçeli’nin danışmanlığını yapan, komisyon üyesi Prof. Vedat Bilgin’i de “ayrık otları, kan dilinin türkücüleri” olarak aşağılıyor.

Hakaret, tahrik ve provokasyon kokan bu açıklamalara aldırmadan, kararlılıkla ve sabırla gözyaşlarını dindirecek çözüm sürecine destek olmaya devam.04.04.2013


(Bu köşe yazısı, sayın Reşat PETEK tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)