Devekuşu, Afrika kökenli, uçmayan kuş türlerinden biridir. Uzun boynu ve bacakları vardır. Ortalama ağırlığı 63-130 kg arasında değişir. Saatte 97,5 km hızla koşabilme yeteneğine sahiptir. Çağımızda yaşayan kuşlar içinde yumurtası en büyük olan canlıdır.   
         
Ciddi bir yazı görümünde olması için bilimsel tanımlarla başladığım yazıda bilimsel kelimeler bir yana, devekuşu ne bir “kuş” ne bir “deve” dir. Görünüşüne göre de hem bir kuş, hem bir devedir. Vücuduna bakınca deve diyebilirsiniz ama boynu ve kafası bir kuş gibidir.
   
Ülkemizde en çok kullanılan tanımı “yok, deve…” cümlesidir. Bu kısa şekli ile abartılan şeyleri rahatlıkla tanımlayabilirsiniz.
   
Gene büyük ve abartılı şeyler için “devekuşu yumurtası gibi” denir.
   
Bütün dünyada ise, gizlenmek istedikleri zaman “kafalarını kuma gömmekle” tanınırlar.
   
Gerçekten böyle midir bilinmez. Hatta bunun; paralel yapının bir karalama kampanyası olduğu da söylenmektedir (!).
   
Ama gene de gerçekleri görmek istemeyen insanlar için çok iyi bir örnektir devekuşu.
Kafasını kuma gömerek gerçekleri görmemek ve gizlendiğini sanmak.
Varsın dış borç milyarları aşsın, siz ne zengin bir devlet olduğumuzu söyleyebilirsiniz.
İşsiz güçsüz, açlık sınırı altında yaşayan binlerce insan varken, geliştiğimizi iddia edebilirsiniz.
Teröristle başa çıkamazsanız, üniversite öğrencilerini döversiniz.
Dağa kaçırılan çocukları kurtaramazsanız, analarını suçlarsınız.
Yani devekuşu gibi kafanızı kuma gömer, en büyük yumurtayı yumurtlarsınız:
Yalan ve iftira yumurtasını.
Güneydoğu’nun büyük illeri arasında karayolları günlerden beri kapalı.
Teröristler, bölücüler yolları kapatıyor, araçların kontak anahtarlarını alıyor, kimlik kontrolü yapıyor.
Askeri kışlalara, polis karakollarına saldırıyor, baraj, havaalanı, karakol inşaatlarını durduruyor.
Büyük şehirlerde belediye otobüslerinin yolu kesilip ateşe veriliyor.
Ülke; kan, barut, ateş, yolsuzluk içinde.
Ülkenin birlik ve bütünlüğü, insanların can ve mal güvenliği bıçak sırtında.
Siz devekuşu gibi başınızı kuma gömün.