Hukuk Fakültesinden bu yıl mezun olan yeni bir meslektaşımız benden staj yeri için İstanbul Barosu Bilgi Havuzu’na bakmamı rica etti. 

Kendisini kırmayarak stajyer arayan meslektaşlarımıza ilişkin ilanlara bakmak için İstanbul Barosu Bilgi Havuzu’na bir göz gezdireyim istedim.

İncelediğim ilk 15-20 ilanın özellikle 7-8 tanesindeki bir ibare özellikle dikkatimi celbetti:

"Devlet Üniversitesi Mezunları Tercih Sebebidir."

Yabancı dil biliyor olmak, iyi derecede hukuki bilgiye, analitik düşünebilme yetisine ya da ne bileyim yorumlama becerisine, yoğun çalışma temposunu kaldırabilecek kapasiteye vs. sahip olmak tercih sebebidir demek yerine devlet üniversitesi mezunu olmak tercih sebebidir demek neden acaba (?) diye bir an sordum kendime.

Devlet üniversitelerinden mezun olan meslektaşlarımızın tamamını vakıf üniversitesi mezunu meslektaşlarımızın tamamından direkt olarak ayrı kılan ne var ki diye düşünmekten de alıkoyamadım kendimi.

Bu ilanı veren meslektaşlarımın iyi, sağlam, yetenekli birer mesai arkadaşı aradıklarında yana şüphem yok.

Lakin aradıkları “iyi bir meslektaşın sahip olması gereken özelliklerin” kesinlikle vakıf üniversitesinden gelecek bir arkadaşta olmadıklarına nasıl bu kadar eminler ki ilanlarını tamamen vakıf üniversitesi mezunu meslektaşlarımıza kapatabilmeyi ve dolayısı ile belki kendi hukuk bürolarına çok daha fazla katkı sağlayabilecek birilerini kaybetmeyi göze alıyorlar?

İçinde bulunduğumuz çağda detaylı bilgi sahibi olmadan genellemeler yapmak isabetli görünmüyor artık. Çünkü ne devlet üniversiteleri hukuk bürosu sahibi meslektaşlarımızın mezun oldukları zamandaki devlet üniversiteleri, ne de vakıf üniversiteleri onların 3-4 vakıf üniversitesi mezunu olumsuz örnekten yola çıkarak kafalarında kurguladıkları üniversiteler. 

Özetle şu okul mezunlarının hepsi çok iyidir diyemediğimiz gibi şu okulun mezunlarının tamamı da çöptür demek sanırım hepimizin isabetsiz bulacağı, günümüz üniversitelerinin reel şartları göz önünde bulundurulduğunda altı boş bir söylem.

Devlet üniversitesinden mezun olan ve kendisini her anlamda geliştirerek başarılı olan ve vakıf üniversitesi mezunu arkadaşları cebinden çıkaran meslektaşlarımız olduğu gibi vakıf üniversitelerinden mezun olan ve kendisini geliştirerek birçok devlet üniversitesi mezunu meslektaşımızı cebinden çıkaran ve başarı elde eden yüzlerce örnek sayabilirim.

Dolayısı ile aslında kişileri seçilebilir kılan unsurun mezun oldukları okuldan ziyade üniversite öncesi dönemde, üniversite hayatı boyunca ve akabinde kendilerine kattıkları piyasada aranılan ve ihtiyaç duyulan çeşitli donanımlar ile ilgili olduğunun farkına varmamız gerekiyor.

Ankara Hukuk Fakültesi yada İstanbul Hukuk Fakültesi gibi devlet üniversitelerine girebilecek puana sahipken bir vakıf üniversitesini tercih eden ve oradan mezun olarak yine bir vakıf üniversitesinde yüksek lisans yapan biri olarak kamu üniversitesi mezunu -vakıf üniversitesi mezunu diyerek ayrımcılık yapan büro sahibi meslektaşlarımızın bizzat kendilerinin kaybettiklerini söylemek zorundayım. 

Bu söylemim kesinlikle vakıf üniversitesi mezunlarını devlet üniversitesi mezunu meslektaşlara tercih edin demek değildir. Vurgulamak istediğim nokta artık kişilerin mezun olduklarını üniversitenin vakıf üniversitesi mi yoksa kamu üniversitesi mi olduğunun günümüz çağında gerçekten önemini yitirdiği gerçeğiyle bu tarz ibareler içeren ilanları veren meslektaşlarımı buluşturma arzumdur.

Bu nedenle vakıf üniversitesinden mezun olan yeni meslektaşlarımızın başvurularını en azından yapabilmelerine lütfen imkan tanıyın. Kafanızdaki vakıf üniversitesi imajını kesinlikle değiştireceklerine eminim.

Not: Av. Mehmet Fatih YAŞAR ve HukukiHaber.Net kaynağına atıf yapılarak yazı kullanılabilir. Aksi halde tüm yasal haklarım saklıdır.