1-Bu makalenin amacı nedir?

Bazen insanlar tedavi için gittikleri doktorların yanlış uygulamaları sonucu birtakım zararlara uğrayabiliyorlar. Mesela hastaya yanlış ilaç verilebiliyor ya da hastaya uygulanması gereken tedavi dışında başka bir tedavi yöntemi uygulanabiliyor. Ameliyat esnasında hastanın vücudunda metal bir parça unutulabiliyor. Bu gibi durumlarda kişilerin vücut bütünlüğü zarar görüyor.

Vücut bütünlüğü zarar gören kişiler tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır. Ancak burada önemli bir ayrıma dikkat etmek gerekir. Bazı müdahalelerde her işlem risk barındırır. Gerekli olan tüm özen gösterilse dahi istenmeyen sonuçlar meydana gelebilir. Gerekli olan tüm özenin gösterilmesine rağmen istenmeyen sonucun meydana gelmesinin tıp dilindeki adı komplikasyondur. Komplikasyon durumunda hekimin sorumluluğu yoktur. Hekim böyle bir durumda zaten üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmiştir. Ancak bu özeni göstermesine rağmen istenmeyen sonuç yine de meydana gelmiştir.

2-Doktor hatası tazminat davasının tıp literatüründeki adı nedir?

Doktor hatası tazminat davasının tıp literatüründeki adı MALPRAKTİS davasıdır. Kelime anlamı hekimin tıbbı yanlış ve kötü uygulamasıdır.

Beceri, deneyim ve bilgi eksikliği sonucunda istenmeyen sonuçlar meydana gelebilir. Ancak istenmeyen sonuç her zaman beceri, deneyim ya da bilgi eksikliğinden kaynaklı meydana gelmez. Hekimin ilgisiz kalması, özensiz davranması durumunda da istenmeyen sonuçlar meydana gelebilir.

3-Doktor hatası tazminat miktarı ne kadar?

Bu sorunun cevabı somut olaya göre değişkenlik göstermektedir. Vücut bütünlüğünün ihlal boyutu, avukatın rolü, tedavi, hastanın durum vs. hepsi tazminatın değerlendirilmesinde önem arz etmektedir.

Ancak bu noktada avukatın rolü önem arz eder. Avukat davayı titizlikle takip eder ise tazminatın miktarı daha yüksek olabilir. Açılacak olan dava doğru tespit edilmelidir. Davada konu ile ilgili güncel mahkeme kararlarının sunulmasında da fayda vardır.

Tazminat miktarı bilirkişiler tarafından belirlenmektedir. Maddi tazminatın hesaplanması somut durumlara bağlı iken manevi tazminatın hesaplanması soyut durumlara bağlıdır.

4-Doktor hatası sonucu tazminat kime ödenir?

Kural doktor hatası sonucu çıkan tazminatın hastaya ödenmesidir. Ancak hasta HAYATTA DEĞİL İSE YANİ ÖLMÜŞ İSE yakınlarına ödenir.

Hastanın yaşamını yitirmesi sonucu hasta yaşar iken hastadan maddi ve manevi anlamda destek gören kişiler tazminat alabilirler.

Sonuç olarak hastanın yaşamını yitirmesi tazminat hakkını ortadan kaldırmaz.

5-Doktor hatası tazminat kapsamı nasıl değerlendirilmelidir?

İlk olarak tıbbi müdahaleden zarar gören kişi, TEDAVİ MASRAFLARINI talep edebilir.

Kişi yanlış müdahale sonucu kazanç kaybı yaşamış ise kazanç kaybını talep edebilir. Bunu biraz daha açık anlatacak olursak; mesela kişi bu süreçte işe gidememiştir ve dolayısıyla da kazanç kaybı yaşamıştır. Sağlığı yerinde olmayan birinin işe gitmesi hayatın olağan akışına aykırıdır.

Hasta ekonomik geleceğinin sarsılmasından kaynaklı zararlarının tazminini de isteyebilir. Mesela kişi yanlış uygulanmış bir tedavi sonucu yatalak kalmış olabilir ve bu durum kişinin bundan sonraki hayatında çalışmasına engel teşkil eder. Böyle bir durumda kişinin ekonomik GELECEĞİ sarsılmış varsayılır ve bundan dolayı tazminat alabilir. Bu noktada tazminat belirlenirken kişi gelecekte çalışsaydı ne kadar kazanacaktı sorusu baz alınır.

Hekimin yanlış müdahalesi sonucu hasta sadece maddi tazminat almaz eğer talep ederse manevi tazminat da alabilir. Manevi tazminat alabilmesi için kişinin yanlış uygulanmış tedavi sonucu üzüntü, elem, keder hissetmiş olması gerekir. Kişinin zararlarının bir nebze olsun giderilebilmesi için manevi tazminata hükmedilmesi gerekir ki şayet insan vücut bütünlüğü oldukça kıymetlidir.

6-Hekim ile hasta arasında bulunan ilişki nedir?

Hekim ile hasta arasında bulunan ilişki vekalet ilişkisi olarak bilinmektedir. Ancak bazı durumlarda VEKALETSİZ İŞ GÖRME YA DA ESER SÖZLEŞMESİ olarak da ortaya çıkabilmektedir.

Ancak her ne kadar vekalet ilişkisi olarak değerlendirilse de sadece hekimin hastaya karşı değil hastanın da hekime karşı borcu bulunmaktadır.

Hastanın borcu öncelikle hekimin sözleşmeden doğan ücretini ödemektir. Her meslekte olduğu gibi hekim de emeğinin karşılığını muhakkak almalıdır. Hasta, hekimin sorduğu sorulara doğru yanıt vermek zorundadır. Aynı zamanda hasta hekimin tedavisini olumsuz etkileyecek davranış ve eylemlerden de kaçınmak zorundadır.

Hasta hekime tedavi ile ilgili sorularda yanlış yanıt vermiş ise ya da hekimin tedavisini olumsuz etkileyecek davranışlar sergilemiş ise hekim hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hekimin ise sözleşmeden kaynaklı ilk borcu hastaya bir tanı koymaktır. Öncelikle hastalığın ne olduğu tespit edilmelidir. Doğru teşhis yapılamaz ise doğru tedavi de uygulanamaz.

Hekim daha sonrasında hastayı hastalığı ile ilgili bilgilendirmelidir. Hastayı hastalığı hakkında ve uygulanacak tedavi hakkında bilgilendirmelidir. Tedavinin riskleri var ise bundan da bahsetmelidir. Hastanın tüm sırlarını da saklamakla yükümlüdür.

7-Doktor hatasından kaynaklı tazminatın şartları nelerdir?

Hekimin sorumluluğuna her zaman gidilemez. Hekimin sorumluluğunun doğabilmesi için hekimin kusurunun bulunması gerekir. Bu kusur nedeniyle de hasta zarara uğramış olmalıdır. Zarar ile kusur arasında da uygun illiyet bağı bulunmalıdır.

Kusur kast ya da ihmalden kaynaklı olabilir. Uygulamada genellikle ihmalden kaynaklı olduğunu görmekteyiz.

Zira doktorluk mesleği doğası gereği birtakım riskler içeren bir meslektir. Bazen risk gerekli olan tüm dikkat ve özen gösterilmesine rağmen açığa çıkabilmektedir. Yukarıda da bahsettiğimiz üzere oldukça yüksek risk seviyesine sahip uygulamalara komplikasyon adını veriyoruz.

8-Sözleşmeye dayanmayan hasta doktor ilişkilerine dair yargılama süreçleri nasıl olmaktadır?

Çoğu doktor hasta ilişkisi sözleşmeye dayalıdır. Bu sözleşme de vekalet sözleşmesidir.

ANCAK SÖZLEŞMEYE DAYANMAYAN HASTA DOKTOR İLİŞKİLERİNDE HAKSIZ FİİL HÜKÜMLERİ UYGULANMAKTADIR.

9-Hekimliğin kötü uygulamasından kasıt nedir?

Hekimliğin kötü uygulamasından kasıt BİLGİSİZLİK, DENEYİMSİZLİK YA DA İLGİSİZLİK nedeniyle bir hastanın zarar görmesidir.

Tıpta yanlış uygulama, tıbbi hata, tıbbi uygulama hataları, hekimliğin kötü uygulaması şeklinde karşımıza çıkabilmektedir.

10-Doktorlar açısından kusur isnadı nasıl değerlendirilmelidir?

Kusur isnadı değerlendirilirken TIBBİ GEREKLİLİĞE UYGUNLUK KRİTERİ kıstas alınmalıdır. Ortalama bir doktorun bilgisi, tecrübesi ve mesleki yeteneğine göre değerlendirme yapılır.

Yani her somut olay kendi içerisinde ayrı değerlendirilir.

11-Doktorun kusurunun ispatı nasıl olur?

Doktor ile hasta arasındaki ilişki sözleşme ilişkisine dayanıyorsa DOKTORUN KUSURLU OLDUĞU FARZ EDİLİR.

Doktor ile hasta arasındaki ilişki sözleşme ilişkisine dayanmıyorsa HAKSIZ FİİL var kabul edilir. Böyle bir durumda da hasta doktorunun kusurunun olduğunu ispat etmek zorundadır.

12-Doktorun tıbbi uygulama hatası sonucu hasta vefat etmiş ise hangi zararlar istenebilir?

Defin masrafları, tedavi masrafları, çalışmamaktan doğan zarar yani kazanç kaybı talep edilebilir.

Ölen kişiden sürekli ve düzenli olarak yardım gören kişiler, ölüm meydana gelmeseydi şartlara göre yardım devam edecekse, destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilirler.

13-Yargıtay kararları uyarınca hangi hususlar tıbbi uygulama hataları olarak değerlendirilmektedir?

*Verilen ilaç dozunun ve miktarının yanlış ayarlanması

*Hastanın vücudunda yabancı madde unutulması

*Müdahalenin hiç yapılmaması ya da müdahalenin zamanında yapılmaması

*Tıbbi standarttan sapma

*Tedavi hatası

*Teşhis hatası

14-Hekime karşı tazminat davası hangi mahkemede açılır?

Hekim kamu görevlisi ise yani kamu hastanesinde görev yapıyorsa dava idare aleyhine açılır ve daha sonra tazminat hekimden rücu edilir.

Ancak özel sektörde çalışan bir hekim ise adli yargının görev alanına girmektedir.

15-Estetik operasyonlarda hatalı tıbbi uygulama halinde tazminat davası için zamanaşımı süresi ne kadardır?

Güzellik amacıyla yapılan tıbbi müdahalelerde ESER SÖZLEŞMESİNE ilişkin hükümler uygulanır. Hekimin AĞIR KUSURUNUN bulunduğu haller HARİÇ 5 eser sözleşmesine ait olan 5 yıllık zamanaşımı süresi uygulanır.

HEKİMİN AĞIR KUSURU VAR İSE 20 YILLIK ZAMANAŞIMI SÜRESİ uygulanır.

Bu noktada hekimin kusurunun hafif ya da ağır olma durumuna göre ayrım yapılır. Yani kusurun derecesi dikkate alınır.

16-Estetik operasyonlar dışında ortaya çıkan tıbbi hatalı uygulama halinde tazminat davası için zamanaşımı süresi ne kadardır?

Güzellik amacıyla yapılan tıbbi müdahalelerde eser sözleşmesi var kabul edilir.

Eser sözleşmesi var olduğunda ise adı üzerinde sözleşme ilişkisi vardır. Ancak sözleşme ilişkisi olmadığında hekimin sorumluluğu HAKSIZ FİİL ya da VEKALETSİZ İŞ GÖRME hükümlerine dayandırılmaktadır.

Hekimin sorumluluğu haksız fiil olarak değerlendirilir ise; hasta veya yakınları zararı ya da tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde tazminat davası açabilirler.

Hekimin hukuki sorumluluğu vekaletsiz iş görme hükümlerine dayandırılıyor ise özel bir zamanaşımı düzenlemesi bulunmadığından TBK 146 uyarınca zamanaşımı süresi 10 yıl kabul edilir.

Kamu görevlisi hekimin hukuka aykırı eylemlerinden doğan zarar nedeniyle açılacak tam yargı davalarında zarar görenin idari yargıda dava açmadan önce eylemi öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren 5 yıl içinde ilgili idareye başvurarak tazminat isteminde bulunması gerekir.

Bu istemin KISMEN ya da TAMAMEN  reddi halinde ise bu konudaki işlemin tebliğini izleyen günden itibaren veya istem hakkında 60 gün içinde cevap verilmediği takdirde bu sürenin bittiği tarihten itibaren 60 gün içerisinde dava açılması gerekmektedir.

17-Doktorun teşhis konusundaki ihmali nasıl olur?

Burada üç ihtimal söz konusu olabilir. İlk ihtimal olarak hastalık yanlış teşhis edilmiş olabilir. İkinci ihtimal olarak mevcut bir hastalık olmasına rağmen hastalık hekim tarafından teşhis edilmemiş olabilir. Üçüncü bir ihtimal olarak ise hastalık bulunmamasına rağmen hekim hastalık varmış gibi teşhis yapmış olabilir.

Her üç ihtimalde de hekimin sorumluluğu bulunmaktadır.

18-Tedavi aşamasında doktorun sorumluluğu nasıl doğabilmektedir?

Bazı hekimler tarafından her ne kadar teşhis doğru olarak yapılsa bile yanlış tedavi yöntemi uygulanabilmektedir.

Burada da hekimin sorumluluğu doğmaktadır. Hatta ve hatta sağlık personelinin dahi sorumluluğuna gidilebilir.

19-Hastane organizasyonu yeterli değil ise doktorun sorumluluğu doğabilir mi?

Hastane imkanları hastanın sağlığı için iyi değil ise doktorun sorumluluğu doğabilir. Yetersiz sayıda çalışan var ise doktorun sorumluluğu bulunur.

Barınma ve ısınma ihtiyaçları noktasında hastane yetersiz kalıyor ise doktorun sorumluluğu bulunur.

20-Stabilazasyon nedir?

Hastanın tedavisi tamamlandıktan sonra vücut fonksiyonlarının istikrar ve dengeye kavuşmasına denir.

Sadece tedavi değil tedaviden sonraki süreç de bir hayli önem arz etmektedir.

Ameliyatın altından hastanın bir süre gözlem altında tutulması gerekebilir. Hekim bu konuda ihmal davranmış ise sorumlu olur. Mesela sezeryan ameliyatlarda ameliyattan sonra hastanın hastanede bir ya da iki gün kalması gerekmektedir.

Hastanın stabilizasyonu sağlanmadan taburcu edilmesi durumunda hekim sorumlu olacaktır. Hekimin tazminat ödemesi gerekecektir.

21-Konsültasyon nedir?

Hekimin gerekli gördüğü takdirde hastayı kendi uzmanlık alanı dışında kalan hekimlere yönlendirmesi ya da onlar ile fikir alışverişi yapmasıdır.

Hekim, konsültasyon yapması gereken bir durumda alanında uzman bir doktora danışmamış ise tazminat sorumluluğu doğacaktır.

22-Yüksek Mahkeme içtihatları ışığında tıbbi uygulama hatası olarak kabul edilmiş hallere örnek olarak neler verilebilir?

*Hastane yemeklerinin hastaya uygun olmaması, hastanın midesini bozması, hastaya bayat yemek verilmesi

*Tedavi ekipmanlarının yetersiz olması

*Hastanın tedavi hakkında yeterince bilgilendirilmemesi

*Ruh sağlığı yeterince iyi olmayan kimsenin intihar etmesine engel olunmaması

*Tedavi sürecinin gereğinden fazla tutulması

*Operasyon sırasında fıtık olan disklere hiç müdahale edilmemesi

*Yoğun bakım ünitelerinin yetersiz olması

*Teşhis hatası

*Vücutta yabancı madde unutulması

*Yeterli imkanlar yokken ameliyat yapılması

23-Kamu kurumu sağlık çalışanlarının hatasından kaynaklı tazminat davası doğrudan ilgili personele açılabilir mi?

Kamu kurumu sağlık çalışanlarının hatasından kaynaklı olarak açılacak malpraktis davaları yalnızca İDAREYE yöneltilerek açılabilir. Eğer doğrudan sağlık personeline açılırsa dava usulden reddedilecektir.

24-Doktor hatasından kaynaklanan tazminat davalarında hangi mahkeme yetkilidir?

Malpraktis nedeniyle açılacak tüm maddi ve manevi tazminat davalarına bakmaya genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.

Haksız fiilden kaynaklanıyorsa haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yer mahkemesi yetkilidir.

25-Doktor hatasından kaynaklı tazminat davalarında hangi mahkeme görevlidir?

Doktor ile hasta arasındaki ilişki eser veya vekalet sözleşmesinden kaynaklanıyorsa açılacak olan tıbbi malpraktis tazminat davaları bakımından TÜKETİCİ MAHKEMELERİ görevlidir.

Kamu hastaneleri veya sağlık kuruluşları aleyhine açılacak olan tazminat davalarında ise İDARE MAHKEMELERİ görevlidir.