Brumadinho barajı felaketinde neler oldu?

Brezilya’nın Minas Gerais eyaletine bağlı Brumadinho kentinde 25 Ocak 2019’da “Barragem 1” adındaki maden atık barajı çöktü. Bu çökme sonucu yaklaşık 12 milyon metreküp katı madde çamur haline gelerek vadideki yerleşim birimlerine yayılmakla kalmayıp madenleri ve yolları da kapladı. Felaketin ardından 259 kişi hayatını kaybetti, 11 kişinin ise cansız bedenine dahi ulaşılamadı. Dahası, oluşan risk nedeniyle yaklaşık 24 bin kişi zorunlu olarak bölgeden tahliye edildi.

Bölgede demir cevheri çıkaran Vale S.A şirketinin başkanı Fbio Schvartsman, yaşanan felakette hayatını kaybedenlerin pek çocuğunun kendi personeli olduğunu belirterek tepkileri azaltmaya çalışsa da maddi ve manevi kayıp çok büyüktü.

Schvartsman kazanın nedeniyle ilgili açıklamasında, baraj aktif olmadığı için malzemelerin kuru olduğuna dikkat çekerken çamurun geniş bir alana yayılmasının imkânsız olduğunu iddia etmişti. Ancak tüm bunlara rağmen kaza esnasında alarm sistemlerinin neden çalışmadığına açıklık getiremedi.

Vale S.A: Dünyanın en büyük demir cevheri ve nikel üretim şirketi

Olaydan sorumlu tutulan Brezilya merkezli metal ve madencilik şirketi Vale S.A, dünyanın en büyük demir cevheri ve nikel üreticisi. Şirket 76 binden fazla çalışanıyla, 9 hidroelektrik santrali ve geniş bir demiryolu, gemi ve liman ağının da işletmecisi.

Latin Amerika’nın rekor tazminatı

Geçtiğimiz 2 yıl boyunca maden şirketi ile Minas Gerais eyaleti arasında, hükümetin de katıldığı uzun süreli müzakereler yapıldı. Nihayet bu zorlu süreç bir sonuca ulaştı ve maden şirket Vale, 7 milyar dolarlık bir tazminat ödemeyi kabul etti.

Tazminatın 1,2 milyar doları ile kaza sonucu Brumadinho’da meydana gelen çevresel hasar telafi edilecek. Felaket sonucunda hasar görmüş hastane, okul binaları yeniden inşa edilecek ve bir kısmıyla da çevre sakinlerinin ihtiyaçları karşılanacak. Ayrıca Vale, eyaletin başkenti Belo Horizonte’deki bir çevre yolu ve metro ağının iyileştirme çalışmalarını karşılayacak.

Minas Gerais Valisi Romeu Zema yaptığı açıklamada, "Geçmişi değiştiremeyiz ama geleceği iyileştirebiliriz" derken, Latin Amerika’nın en büyük tazminatı olan bu anlaşma ile yaklaşık 360 bin insana istihdam sağlanacağını vurguladı.

Vale CEO'su Eduardo Osrio ise anlaşmanın ardından yazılı bir açıklama yaparak, Brumadinho ve bölgedeki halkın kalkınması için bir köprü olmaya gayret edeceklerini söyledi.

“Acımızı unutturmaya, kusurları örtmeye çalışıyorlar”

Sivil toplum grupları ve hayatını kaybedenlerin aileleri ise anlaşma sonucundan memnun değiller çünkü tazminat ödemesinin büyük bir kısmının eyaletin diğer yerlerindeki altyapı projelerini finanse etmek için kullanılacağını düşünüyorlar.

‘Barajlardan Etkilenen İnsanlar Hareketi'nden Joceli Andrioli Associated Press'e yaptığı açıklamada, “Felaketten etkilenen insanların katılımı olmadan kapalı kapılar ardında yapılan bir anlaşmaydı” dedi.

Yeğeni Wanderson da Silva felakette hayatını kaybeden Marconi Machado ise tazminat ödemelerinin trajediyle hiçbir ilgisi olmayan insanların eline geçmesinden korktuğunu söyledi. Machado,"Hepsi geçti gitti. Kardeşim yaşadıklarını asla atlatamayacak. Beni rahatsız eden şey, Vale'nin geride kalanların duygularını görmezden gelmesi ve parayla her şeyi unutturabileceğini düşünmesi” diyerek hataların unutturulmaya çalışıldığına dikkat çekti.

“Sabah işe uğurlamıştım, meğer onu son görüşümmüş”

BBC’ye konuşan köylülerden Sirley Gonçalves, “Her sabah olduğu gibi onu işe uğurlamıştım, meğer kocamı son görüşümmüş” diyerek felaketi yaşayan halkın duygularına tercüman oldu. Gonçalves sözlerine, “Vale hayatımızı mahvetti. Barajın yıkılacağını bilmelerine rağmen umursamadılar. Tek önemsedikleri şey para” ifadelerini kullandı.

Çamur altında kalan ailesini bekliyordu!

İş adamı Leonardo Gil de çamur altında kalan ailesi için dua edenler arasındaydı.

BBC editörüne gözyaşlarıyla yaptığı açıklamada Gil, yetkililere barajın güvenliğini umursamadıkları için tepkili olduğunu söyleyerek binlerce kişinin buradan çıkarılan madenlerle geçindiği, ancak şirket dahil tüm yetkililerin yeterli önlemleri almadığını ve bir daha böylesi bir felaketle başkalarının da canının yanmaması için gerekenin yapılmasını istedi.