Ekonomik kriz nedeniyle borçlarını ödeyemeyen vatandaşların sayısı hızla artarken, ülke genelindeki icra dairesi sayısı da rekor bir artışla 900'e yükseldi. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye'de her 3 kişiden birinin icralık olduğunu belirterek, “Ekonominin tüm kesimlerinin bankalara olan kredi borcu 2.7 trilyon TL'yi aştı. Bireysel kredi ve kredi kartı borçları 20 milyar lira oldu. 5 milyon üniversite mezunu da borç batağında” dedi.

HALK BORÇ BATAĞINDA

Gürer'in bu konuda Meclis'e verdiği soru önergesine Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'den yanıt geldi. Gül, 2 Nisan 2019 tarihi itibarıyla ülke genelinde toplam 900 icra dairesi bulunduğu açıkladı. Önerge sahibi Gürer ise Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi'nin nisan ayı raporunu hatırlatarak, “Türkiye'de firmalar, vatandaşlar ve hatta öğrenciler bile hayata atılmadan borç batağı içine giriyor. Ülke halkının çoğu borçlu” diye konuştu.

GÜNDE 7 BİN DOSYA

2002 yılında 8 milyon olan icra ve iflas dosyaları, 2018 yılı sonu itibarıyla 20 milyonu aştı. Sadece İstanbul'da 1.5 milyona yakın icra takibi bulunuyor. 2016 yılında görülmekte olan icra iflas davası sayısı 14 milyon 865 bin iken, bu sayı 2018 sonunda 20 milyonu aştı. Nüfusuna oranla Türkiye'nin icra rekoru da Çorum'da bulunuyor. Kentte 399 bin kişinin icralık olduğu belirlendi.

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin de Sözcü'ye yaptığı açıklamada, “AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılında icra dosyası sayısı 8 milyondu. 2016'da 13.5 milyona ulaştı. Şimdi ise 20 milyonu aştı. İcra borcu sebebiyle başta İstanbul olmak birçok yerde intihar olayları yaşanıyor. Her gün yaklaşık 7 bin yeni icra dosyası açılıyor'' dedi.

İcra daireleri “yeni nesil” oldu

İcra daireleri bir süre önce “yeni nesil” adı altında modernizasyon projesine geçti. İcra takiplerinin tek merkezden ve elektronik ortamda gerçekleştirilmesi amaçlandı. Yeni icra dairelerinde satış bürosu, haciz bürosu, arşiv birimi ve kalite yönetim büroları yer alıyor. Elektronik ortamda doğrudan haciz işlemi de yapılabiliyor. Borçlunun araç, taşınmaz ve maaş gibi elektronik ortamda kaydı olan mal varlığı değerlerinin tespiti ve bunlara haciz konulabiliyor. TBMM'de geçen yıl yapılan yasal değişiklik ile de İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlemeler yapıldı. Buna göre iflas erteleme son buldu. İflas kararının tebliğinden sonra tasfiyenin ne şekilde yapılacağına ilişkin süre 3 aydan 2 aya indirildi. İcrada ve iflasta ticari ile ekonomik bütünlük arz eden mallar daha yüksek gelir elde edilecekse bütün olarak satılabiliyor. Yeni yasa ile bazı kamu alacakları, rehinle temin edilmiş alacaklar karşılandıktan sonra diğer alacaklara nazaran öncelikli ödeniyor. (Deniz Ayhan / Sözcü)