ANKARA (AA) - Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ihracatı olmayan, kur riskini yönetemeyecek küçük firmaların dövizle borçlanmasına izin vermeyeceklerini belirterek, "Makine teçhizat için dövizle borçlanmaya bir istisna olarak izin vereceğiz. İhracatçı, son 3 yılın ortalama ihracatının 3 katı kadar isterse borçlanabilecek. Kamunun döviz cinsi garanti ettiği projelerde de istisna veririz." dedi.

Şimşek, TRT Haber'de katıldığı programda, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Almanya başta olmak üzere Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerin tekrar rayına girdiğine işaret eden Şimşek, "Avrupa ile karşılıklı menfaatler üzerine kurgulanmış ilişkimiz var. Türkiye, yüzyıllardır Avrupa'nın bir parçası. Hiç kimse bizi ayıramaz. AB ile hikayemiz uzun bir tarihe dayanıyor. AB ile başlayan müzakereler Türkiye ekonomisini olumlu etkiledi. Türkiye'ye, 1980-2002 arası 15 milyar dolar küresel yatırım geldi. AB müzakereleri başladıktan sonra ve Türkiye'nin AK Parti hükümetleri döneminde reform yapmasıyla, 187,5 milyar dolarlık yatırım geldi. İlişkilerimizi karşılıklı menfaatler üzerinden kurgulamaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Şimşek, İngiltere ile ilişkileri daha da geliştirmek istediklerini belirterek, "İngiltere ile Avrupa'dan çıktıkları gün bir anlaşma yapmak istiyoruz. İlişkilerin aynı düzeyde güçlü şekilde devamını istiyoruz. Görüşmeler var." diye konuştu.

Kurda son dönemde yaşanan dalgalanmanın pek çok faktörden kaynaklandığını ifade eden Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama şuna inanıyorum, en kötüsü geride kaldı. Bunu daha önce de söyledim. Büyüme açısından da söyledim. Türkiye tekrar güçlü şekilde büyüme patikasına oturdu. Reform yapıyoruz. Türkiye'yi şoklara karşı dirençli hale getirecek, bünyeyi güçlendirecek reform zamanı. Şimdi reform zamanı. Hava güneşliyken, şartlar uygunken tamiratları yapmak lazım. Evin bacasında sıkıntı varsa onu kışın tamir etmemek lazım. Şu anda iyi dönemdeyiz. Güçlü büyüme var, güçlü istihdam var."

- "Vergi sistemi gözden geçirilecek"

Şimşek, yatırımların büyük bölümünün inşaat alanında olduğuna ancak daha çok makine ve teçhizat alanına yapılması gerektiğine işaret ederek, yatırımlardaki kalite sorununu çözmek için teşvik sistemini gözden geçirdiklerini, vergi sistemini de gözden geçireceklerini söyledi.

Dövizle borçlanmaya ilişkin düzenleme hakkında da bilgi veren Şimşek, şirketlerin geliri hangi cinstense o cinsten borçlanması gerektiğini vurguladı. Şimşek, ortak bulmak ve borsaya açılmanın da iyi birer seçenek olacağına dikkati çekerek, gelecek parayla şirketlerin büyütülebileceğini aktardı.

Şimşek, dövizle borçlanmada artık kuralların konulması gerektiğini belirterek, dövizle borçlanmada yatırıma, ihracata, yap-işlet-devret modeliyle döviz cinsinden fiyatlanan projelere istisna getireceklerini anlattı. İhracatı olmayan, kur riskini yönetemeyecek küçük firmaların dövizle borçlanmasına izin vermeyeceklerini dile getiren Şimşek, "Büyüklere de ya ihracatçı olma kapasitesine göre oran belirleyeceğiz ya da diyeceğiz ki 'git kendine sigorta al. Kendini sigortala.' Finans piyasalarında kur hareketlerine karşı bir anlamda hedge, yani korumaya al diyeceğiz." diye konuştu.

Şimşek, Türkiye'de 25 bin firmanın döviz yükümlülüğü olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Bu firmaların 2 bini toplam döviz borçlarının yüzde 84'üne tekabül ediyor. Bunlara daha sofistike kurallar getireceğiz. İhracatlarının üç katı kadar borçlanmalarına izin vereceğiz. Borçlanmak istiyorsa, gidip kendisini korumaya almasını isteyeceğiz. Geriye kalan 23 bin firma, döviz yükümlülüklerinin yüzde 16'sına tekabül ediyor ama bunlar kur riskini yönetmeyi bilmiyor. Panik oluyorlar. Son dönemde yaşadığımız liradaki değer kaybı, kısmen şirketlerin bu türden döviz talebinden kaynaklanıyor. Onların bu hareketleri enflasyona yol açıyor. Biz, kurallar getireceğiz. Bunun çalışması da tamamlandı. Kimse istismar etmesin. Makine teçhizat için dövizle borçlanmaya bir istisna olarak izin vereceğiz. İhracatçı, son 3 yılın ortalama ihracatının 3 katı kadar isterse borçlanabilecek. Kamunun döviz cinsi garanti ettiği geliri akışı varsa, o projelerde de istisna veririz ama küçük olacaksın, kur riskini yönetemeyeceksin, ihracatçı da olmayacaksın... içeride ufak tefek ticaret için dövizle borçlanması Türkiye'nin menfaatine değil. O firma açısından da iyi değil. Mevcut stoka da karışmayacağız. Şu anda bir borç stoku var. Bundan sonra yapılacak borçlanmalarda birtakım kurallar getireceğiz."

(Bitti)