ANKARA (AA) - Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) Yönetim Kurulu Başkanı Celal Koloğlu, doğru mühendislik, doğru planlama ve doğru malzemeyle depreme dayanıklı konutlar inşa edildiği takdirde depremden korkmaya gerek olmadığını bildirdi.

Koloğlu, 17 Ağustos Marmara Depremi'nin yıl dönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, 19 yıl önce toplumsal bellekte büyük bir yara açan, Türkiye'nin gördüğü en büyük doğal afetlerden birinin yaşandığını hatırlattı.

Bir daha benzer acıların yaşanmaması için tüm kesimlerin üzerlerine düşen sorumlulukların bilincinde olması gerektiğini belirten Koloğlu, "Topraklarımızın yüzde 90'ı deprem riski altında, Türkiye yüzölçümünün yüzde 42'si birinci derece deprem kuşağı üzerinde. Bu gerçeği değiştiremeyiz ancak depreme dayanıklı yapılar ve depreme hazırlıklı bir toplum inşa edebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.

Koloğlu, ülkenin, acı deprem tecrübeleriyle kalitesiz yapı üretiminin maliyetini ödediğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Kalitesiz yapı derken yalnızca kalitesiz çimento ve betondan söz etmiyorum. Binalar yalnızca malzemeyle değil, bilgiyle inşa edilir. Doğru mühendislik, doğru planlama ve doğru malzemeyle depreme dayanıklı konutlar inşa ettiğimiz takdirde depremden korkmamıza gerek yok ancak ülkemizde inşaat müteahhitliğinin kriterlerinin tam olarak tanımlanmamış olması, bu işi yapmak isteyenlerde yeterlilik, lisans gibi belirleyici unsurların aranmaması, isteyen herkesin girmesine neden oldu. Oysa ki müteahhitlik bir mühendislik alanıdır ve kutsal bir meslektir."

İmar ve yapı yasalarına aykırı, düşük standartlı çarpık yapılaşmadan yakınan Koloğlu, kentsel dönüşüm projelerinin bu sorunların çözülmesi için çok önemli bir adım olduğunu vurguladı.

Koloğlu, "Yüzde 90'ı deprem kuşağında olan ülkemizde depreme dayanıklı yapıların üretilmesi, kontrolsüz ve kalitesiz yapılaşmayı önlemek için bu süreç çok dikkatli ve özenli şekilde planlanmalı ve yönetilmelidir." ifadesini kullandı.

Koloğlu, kentsel dönüşüm projelerinin de işin ehline teslim edilmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin geleceğini şekillendirecek bu büyük ve maliyetli dönüşümde yer alacak müteahhitlerin yeterliliklerinin tespit edilmesi ve kriterlerinin açık bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Bir tarafta dünya ölçeğinde, yenilikçi, teknoloji odaklı, nitelikli insan kaynaklarına yatırım yapan firmalar varken diğer tarafta düşük fiyat teklifleriyle iş alma odaklı firmalar bulunmaktadır. Esas olan yapılabilir fiyatlarla işin ihale edilmesi, gerçekçi fiyat uygulanması ve işin ehline teslim edilmesidir.

İNTES olarak, Türk Standardları Enstitüsü ile 'yapım sektöründeki müteahhitlere yeterlik kriterleri belirlenmesi' konusunda çalışmalarımızı başlattık. Çalışmanın sonuçlanmasıyla müteahhitlik mesleğinin kriterleri belirlenerek, sadece hak edenin bu mesleği yapabileceği bir sistem gelişecek."