İş dünyasını ayağa kaldıran, banka kredilerinde ‘eş rızası’ aranması krizine çözüm getirecek düzenlemenin ayrıntıları netleşti. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, iş dünyasından ve Türkiye Bankalar Birliği’nden (TBB) gelen talepler doğrultusunda, ‘eş rızası krizi’ni çözüm amacıyla üç alternatif hazırladı. Alternatiflerden ilkini, eş rızasının, sadece konut ve taşıt kredilerinde aranmasını kapsıyor. Kadın dernekleri ve örgütlerinden gelen itiraz üzerine gündeme alınan bu alternatif kabul edilirse, eş rızası ticari kredilerde aranmayacak, ancak aile birliğinin korunması için, eşlerin birlikte iken aldığı konut ve taşıt kredilerinde ‘eş rızası’ şartı aranacak. Mal ayrılığı anlaşması yapanlarda aranmayacak. İkinci alternatifte ise mal ayrılığı anlaşmasını baz alıyor. Buna göre eş rızası şartı, aralarında mal ayrılığı anlaşması olan kişilere uygulanmayacak. Yine aynı alternatifte, ticari amaçla alınan banka kredilerinde de eş rızası şartı uygulanmayacak.

Eş rızası isteyenler de çıktı

Üçüncü alternatif ise banka kredilerinde, eş şartı aranmasına ilişkin hükmün tamamen kaldırılmasını kapsıyor. Ancak bu alternatife ise sıcak bakılmıyor. İş dünyasındaki eş rızası krizi, Borçlar Kanunu’nun 1 Temmuz’da yürürlüğe girmesi ile başladı. Kanunda yer alan ‘banka kredilerinde eş rızası aranır’ hükmü, bir çok iş adamının zor durumda kalmasına yol açtı. Gelen tepkiler üzerine, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Bakan Yardımcısı Fatih Metin’e yeni bir düzenleme yapılması için talimat verdi. Bakanlık bürokratları, çalışmalar sırasında tarafların görüşlerine başvurdu. Bu esnada iş dünyasından ve bankalardan, eş rızasının kaldırılması konusunda yoğun talep gelirken, bazı vatandaşlardan da düzenlemenin devamı yönünde istekler geldi. Söz konusu taleplerin ise kadınlardan geldiği bildirildi. Yetkililer alternatiflerle ilgili son kararı Bakanlar Kurulu’nun vereceğini kaydettiler.

‘Özel bölgeler’ tasarısına özel veto

Ekonomi yönetiminde ‘gaz-fren’ tartışmasınden sonra yeni bir tartışma çıktı. Ekonomi Bakanlığı, özel teşviklerin verileceği ‘Özel Sanayi Bölgeleri Yasası’ hazırladı. Ancak tasarıya, diğer bakanlıklar ‘uygulamada karmaşa çıkacağını’ öne sürerek karşı çıktı. Tasarı Bakanlar Kurulu’na da geldi. Kurul da tasarıya vize vermeyince rafa kaldırıldı.

Cavit Çağlar’ın borcu 1.1  milyar dolara çıktı

TMSF’ye olan 440 milyon dolarlık borcunu ödeyemeyen İnterbank’ın eski sahibi Cavit Çağlar’ın borcu 1.1 milyar dolara yükseldi. TMSF uzmanları, Çağlar’ın borç tutarını ‘protokol faizi’ oranları ile yeniden hesapladı. Buna göre Çağlar’ın TMSF’ye olan borcu 30 Eylül 2012 tarihi itibariyle 1 milyar 155 milyon 104 bin 482 dolar oldu. Söz konusu borcun 415 milyon 437 bin 700 dolarlık kısmı Çukurova Grubu ile müşterek borçtan kaynaklanıyor. Çağlar yaklaşık iki yıl önce TMSF ile protokol imzalamış ve borcunu 440 milyon dolara düşürmüştü. Ancak protokole göre 1 Temmuz 2011 tarihinde ödenmesi gereken borç grup tarafından ödenemedi.

Kentbank protokolünde iade maddesi sürprizi

AİHM’de Kentbank’ın iadesi konusunda açılan davayı kazanan Süzer Grubu geçen haftaki ‘Kent-bank protokolü riskte’ başlıklı kulisle ilgili açıklama yaptı. Süzer Yönetim Kurulu Başkanı Sami Çakır imzasıyla yapılan açıklamada, TMSF ile yapılan ibranamede bankanın gruba iadesi yönünde hüküm bulunduğu vurgulandı. Açıklamada Süzer’in borcunun 60 milyon dolar olmasına rağmen 188 milyon dolar ödeme yapıldığı, bankacılık lisansı yeni-den kazanılmasına rağmen BDDK’nın talebi üzerine kullanılmadığı kaydedildi. Açıklamada “Süzer olarak çeşitli kararlar-dan doğan haklarımızın uygulanması yolunu, devletimizle olan iyi ilişkilerimi-zin devamını sağlamak hedefiyle tercih etmemiş bulunmaktayız” denildi.

BDDK’daki istifaların perde arkası

‘Kurumun hafızası’ olarak bilinen Başkan Yardımcısı İhsan Uğur Delikanlı’nın sürpriz istifası gözlerin, BDDK’ya çevrilmesine yol açtı. Yıllardır üst kurullara ‘örnek’ olarak gösterilen BDDK’da, Muhkim Öztekin’in başkan olması ile başlayan yaprak dökümü sürüyor. Yeni başkan ile birlikte kurumda ilk etapta, ‘istihbaratçı’ olarak bilinen kişiler tasfiye edildi. Bu süreçte ‘eski başkanın adamları’ ve ‘yeni başkanın adamları’ şeklinde bir ekipleşme oluştu. Ekipleşme de beraberinde istifaları getirdi. BDDK’daki iç huzursuzluk hükümet üyelerine de aktarıldı. Huzursuzluğun ekonominin gözde sektörü olan bankacılığa da sirayet etmesinden endişe ediliyor.



 Hüseyin Özay / STAR