MERSİN (İHA) – Türkiye’nin ilk nükleer güç santrali Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin (NGS) inşaatı hızla devam ederken, birinci ünitenin 2023 yılında üretime geçmesi hedefleniyor. Akkuyu, Türkiye’nin tükettiği enerjinin yüzde 10’unu karşılayacak potansiyelinin yanında, iş dünyasını nükleer teknolojiyle buluşturması açısından da önem taşıyor. Nükleer Mühendisler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Korcan Kayrın, nükleer santrallerin ülkenin nükleer teknoloji kapasitesini güçlendireceğini ve Türk firmalarına yeni fırsatlar sunacağını kaydetti.

ROSATOM’dan yapılan açıklamada, Nükleer Mühendisler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Korcan Kayrın’ın, nükleer santrallerin Türk iş dünyasına sağlayacağı fırsatlara ilişkin değerlenmesine yer verildi. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi’nin gerçekleşmesinde görev alan Kayrın, Türkiye’nin katma değeri yüksek sektörlere odaklanıp, sürdürülebilir bir ekonomik modele geçmesi gerektiğinin altını çizdi. Türkiye’nin özellikle savunma sanayinde yerlileştirme anlamında çok güzel hamleler yaptığına işaret eden Kayrın, "Bunun aynısı nükleerde de olabilir. Nükleer sanayine iş yapan şirketler, savunma sanayine iş yapan şirketler dünyada rekabet avantajı elde eder. Türkiye’nin nükleer kulüpte yer alması ise onu şampiyonlar ligine taşıyacak. Türk sanayicisinin nükleer teknolojiyi öğrenmesi, nükleer endüstrisi için yatırım yapması önemli. Bu kapasite onlara hem yurt içinde hem de yurt dışında nükleer santral projelerinde iş alma fırsatı sağlayabilir" dedi.

Nükleer teknoloji kapasitesinin güçlenmesinin sadece enerji değil, uzay, savunma, otomotiv, denizcilik, havacılık gibi katma değeri yüksek sanayi kollarında da Türkiye’nin daha çok güçlü olmasını sağlayacağını ifade eden Kayrın, "Almanya, Japonya, Hindistan ve Güney Kore önce teknoloji ithal ettiler, sonra da kendilerine özgü nükleer güç santrali tasarımları geliştirdiler. Bu süreç, devletle özel sektörün uyum içinde çalışmasıyla mümkün olabilir. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kümelenme Destek Programı kapsamında, Ankara Sanayi Odası koordinatörlüğünde yürütülen Nükleer Sanayi Kümelenmesi (NÜKSAK) de bu sektörün fırsatlarını ortaya koyan, Türkiye’de kurulması planlanan nükleer santral projelerinin ve bu projelerin altyapılarının mümkün olduğunca yerelleştirilmesi amacıyla atılan önemli bir adımdır” diye konuştu.

"NÜKSAK, iş dünyasına nükleer sektörün büyüklüğünü gösterdi”

NÜKSAK’ın iş dünyasına sektörün büyüklüğünü gösterdiğini vurgulayan Kayrın, şunları söyledi:

"Kümelenme üyeleri tarafından, nükleer endüstriye özel malzeme ve imalat teknolojileri geliştirilmesi, teknoloji edinimi, tasarımı ve imalat kabiliyeti oluşturulması hedefiyle gerçekleştirilen proje ile firmalar, yurt dışında birçok fuara, ikili görüşmeye ve teknik geziye katılarak nükleer sanayi pazarının çok büyük ve niş bir pazar olduğunu gördüler. NÜKSAK bünyesinde eğitimler de oluyor. En son ROSATOM Technical Academy’nin NÜKSAK üyelerine verdiği eğitim, katılımcı firmaların tedarik süreçleri ve ihale yöntemleri konularında bilgilenmelerini sağladı. Bu deneyim, Türk firmaların kabiliyetlerini nükleer sektörde de geliştirebilmeleri açısından çok değerli.”

“Zirve, bir buluşma noktası olacak”

Mersin’in Gülnar ilçesinin Büyükeceli Mahallesi’nde yapımı devam eden Akkuyu NGS ve İstanbul’da gerçekleştirilecek Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi’ne ilişkin de bilgi veren Kayrın, 5-6 Mart tarihlerinde İstanbul’da düzenlenecek zirvenin Türkiye, Avrupa, Afrika ve Ortadoğu’da yapılacak NGS’ler konusunda bir buluşma noktası olacağını söyledi. Türk firmaların nükleer sektör deneyimi edinmelerinin öneminin altını çizen Kayrın, “Altıncısı gerçekleştirilecek olan Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi ve Fuarı bu yıl Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının desteğiyle Nükleer Mühendisler Derneği ve Ankara Sanayi Odası tarafından düzenleniyor. Nükleer sektörün dünyadaki iş ağını Türk iş dünyasına yansıtan bu iş ve iletişim platformu ile şirketlerimizin vizyonunu ve iş olanaklarını geliştiriyoruz. Ticari eşleştirme platformuyla da Türk firmalarını uluslararası nükleer tedarikçileriyle buluşturuyoruz. Zirve, nükleer santral projelerine vida üretiminden insan kaynaklarına kadar hemen her alanda ürün ve hizmet sunabilecek firmalar için önemli bir ticari buluşma noktası olacak” ifadelerini kullandı.

Birçok ülkede nükleer santraller ve bunların tedarik zincirleri olduğunu belirten Kayrın, “Şu an Türkiye’de Akkuyu Nükleer Santrali’nde inşaat çalışmaları sürüyor. İhaleler hareketleniyor. Türk şirketleri Akkuyu projesinde inşaat sürecinde yüzde 90, montaj sürecinde yüzde 40, ekipman tedarikinde de yüzde 10’luk bir alanda iş yapma fırsatına sahip olacak. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi’nde, Akkuyu başta olmak üzere diğer 2 proje de gündeme gelecek. Çünkü bir nükleer güç santrali 60-70 yıl boyunca hizmet ve ürün satın alıyor. Şirketlerimizin bu sektörü tanıması, buraya ürün vermesi, hepimizin geleceği açısından çok önemli. Nükleer enerji santraline ürün ve hizmet veren firmalar, bu referansla dünya pazarlarında girdikleri ihalelerde rekabet gücü kazanacak. Bu 3 nükleer santral projesinin ne kadar içinde olursak, işçisinden her türlü makine üreticisine kadar ülke olarak bundan sürdürülebilir fayda görürüz. Türk firmaları, yüksek kaliteli üretimle nükleer endüstrinin bir parçası olabilirler” şeklinde konuştu.