Çalıştığı çimento fabrikasında fazla mesai ücretinin ödenmediğini iddia eden işçi istifa etti. İşvereni yargıya şikâyet eden işçi, kıdem ve ihbar tazminatı ile nöbetçi amirliği ücreti, hafta tatili ve fazla mesai ücretlerinin ödenmesini talep etti. Mahkemeden eli boş dönen işçiye, müjdeli haber Yargıtay'dan geldi. İşçinin ücretinin işverenin içine düştüğü ödeme güçlüğü sebebiyle ödenememiş olmasının sonuca bir etkisi olmadığına dikkat çeken Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, işçinin haklı nedenle iş akdini feshettiğini ispatlamadığı yönünde hüküm kuran mahkeme kararını bozdu. Kararda, ücretin zamanında ödenmemesi nedeniyle çalışmama hakkının kullanılabileceğine vurgu yapıldı.

Konya'da bir çimento fabrikasında 8 Haziran 2010 ile 4 Ocak 2013 tarihleri arasında üretim şefi olarak çalışan kişi, iş akdini fazla mesai ücretinin ödenmemiş olması ve iş sağlığı ve güvenliği koşullarına uygun çalışılmadığı için 4857 sayılı kanunun 24/1. ve 24/2-a maddesi uyarınca feshetti. Konya 2. İş Mahkemesi'nde işveren aleyhine alacak davası açan işçi, kıdem ve ihbar tazminatı ile nöbetçi amirliği ücreti, hafta tatili ve fazla mesai ücretlerinden kaynaklanan alacaklarının ödenmesini talep etti. Mahkemede savunma yapan davalı işveren avukatı ise davacının iş akdini feshinin haklı nedene dayanmadığını, iş güvenliği yönünden gerekli tedbirlerin alındığını, davacının ücretinin fazla çalışmayı da içine alacak şekilde iş sözleşmesinde kararlaştırıldığını bildirerek davanın reddini istedi.

Davacının çalışmasının yılda 270 saati geçmediğine dikkat çeken mahkeme, ücreti içinde yıllık 270 saatlik fazla çalışmanın da bulunduğu, davacının üst düzey yönetici konumunda olması ve ücretinin oldukça yüksek belirlenmesi karşısında fazla mesai, hafta tatili ve nöbetçi amir ücretlerine ilişkin taleplerinin reddine hükmetti. Kararda, “İş sağlığı ve güvenliği konusunda davacının yetkili konumunda olup işverene bu konudaki eksiklikleri bildirdiği halde işveren tarafından bu eksikliklerin giderilmediğini ispatlayamadığı ortadadır. Bu sebeple her iki fesih sebebi bakımından davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle kıdem tazminatının ve iş akdini kendisi feshettiğinin anlaşıldığından ihbar tazminatının reddine karar verilmiştir.” ifadelerine yer verildi.

Karar, davacı tarafından temyiz edildi. Dava dosyasını inceleyen Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, yerel mahkeme kararını bozdu. Uyuşmazlığın işçinin ödenmeyen işçilik hakları sebebiyle iş sözleşmesini haklı olarak feshedip feshetmediği konusunda olduğuna vurgu yapıldı. Kararda, ikramiye, prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların ödenmemesi durumunda da işçinin haklı fesih imkânı bulunduğu belirtildi.

Üretim şefi olarak çalışan işçinin taleplerinin reddedilmesini hukuka uygun bulmayan Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin gerekçeli kararında, şu görüşlere yer verildi: “Bu haliyle ödenmemiş fazla mesai, hafta tatili ve nöbetçi amirliği ücret alacakları olan davacının iş akdini feshi haklı olup yararına kıdem tazminatına da hükmedilmelidir. Anılan yönler gözetilmeksizin davanın tümden reddine dair verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Kararın bozulmasına oybirliği ile karar verilmiştir.”