Geçtiğimiz günlerde, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanı Yadigâr Gökalp İlhan'ın, spor kulüplerine uyarı yazısı gönderdiği basında yazıldı, çizildi. Aslında bu konunun 2013 yılı başlarına kadar uzanan bir hikâyesi var. 2013 yılı başında SGK yönetimi spor kulüplerine yönelik denetimlerini artırmış ve bu denetimler sonucunda birçok eksiklik tespit edilmişti. Bu tespitler sonucunda SGK hemen ceza uygulamak yerine özellikle federasyonlar ile görüşmelere başladı ve spor kulüplerine eksiklerini gidermeleri için süre verildi.

Genel olarak spor kulüplerimizin sigortadan kaynaklanan sorunları üç noktada toplanabilir:

* Sporcuların sigortalanmaması veya sigortalanmakla beraber kazançlarının düşük gösterilerek SGK'ya düşük seviyede prim ödenmesi.

* Yabancı sporculara ilişkin işlemlerin tamamlanmaması ve onların da sigortalı olarak gösterilmemesi.

* Prim borçlarının ödenmemesi.

60 kulübe yazı gitti

SGK Başkanı'nın geçtiğimiz hafta yaklaşık 60 spor kulübüne yazmış olduğu yazıda, bu hususlara yer verilmekle beraber, esas olarak sigorta prim borçlarının derhal ödenmesi isteniyordu.

Elde edilen rakamlara göre, sadece futbol değil, basketbol, voleybol ve diğer branşlar toplamı olarak kulüplerin SGK'ya borcu 114 milyon TL'ye yakın. Son dönemde prim gelirlerini artırma heyecanı içinde olan SGK adına bu rakam oldukça yüksek. Bu nedenle önümüzdeki birkaç ay içerisinde bu rakamlar ödenmeyecek olursa, SGK spor kulüplerine haciz işlemi başlatabilir. Bu noktada dikkat çekilen husus, yöneticilerin de kendi dönemlerine ilişkin olarak mal varlıklarıyla sorumlu oldukları. Yani işin faturası yöneticilere çıkabilir.

6.640 TL'den bildiriliyor

Ancak hemen ifade edelim, spor kulüpleri açısından durum sigorta primleri boyutuyla sanıldığı kadarıyla çok da kötü değil. SGK'nın geçen yılın sonuna doğru yaptığı hamle oldukça işe yaradı. Spor kulüpleri sigortadan kaynaklanan yükümlülükleri konusunda daha dikkatli olmaya başladılar.

Kulüplerin uyarılması işe yaradı. En son haziran ayı bildirimlerinde sporcuların yüzde 90'a yakın bölümünün prime esas kazanç tavanından yani 6 bin 640 TL üzerinden SGK'ya bildirilmeye başlandığı görüldü.

Futbol ve basketbolda 36 milyon TL ek prim

Prim gelirlerindeki artış, 2013 yılının 6 aylık diliminde net bir şekilde görülebiliyor. Bu 6 aylık dönemde SGK'ya bildirilen kazanç farkı, futbolda ay bazında 1.6 milyon TL daha fazla prim toplanmasına neden oldu. Ayrıca basketbolda da bu rakam yine ay bazında ortalama olarak 1.2 milyon TL'ye ulaştı. Yıl bazında değerlendirilirse, SGK sadece futbol ve basketboldan ekstra 36 milyon TL'yi kasasına koymuş olacak.

SGK Kayıtdışılıkla Mücadele Daire Başkanlığı'nın derlediği en son mayıs - haziran ayı verilerine göre ise tüm spor kulüpleri bazında SGK'ya yapılan bildirimler yılda yaklaşık 60 milyon TL artış gösterdi.

Denetim sporculara yaradı

SGK'ya sporcu bildirimlerinin en üst seviyeden yapılması SGK gelirlerini artırmakla beraber, asıl faydası sporcu açısından. Yaşamının sadece bir bölümünde spordan para kazananlar için gelecekte alacakları emekli aylığının önemi büyük. Eğer bu sporcular için denetim olmasaydı, primleri düşükten yatacağı için bugünün rakamlarıyla ellerine geçecek emekli aylığı sadece 900 - 1000 TL civarında olacaktı. Oysaki primlerin tavandan yatırılmasıyla alacakları emekli aylığı bunun yaklaşık üç katı kadar olacak.

Yabancı sporcular çalışma izni almıyor

En son yapılan değişiklikle, Türkiye Futbol Federasyonu'nca veya Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'nce talepleri uygun bulunan yabancı futbolcular ile diğer sporcu ve antrenörlerin, sözleşmeleri süresince, çalışma izni zorunluluğu bulunmuyor. Ancak bu durumda olanların Emniyet'ten ikâmet izni alır almaz, sigortalanmaları ve SGK'ya bildirilmeleri gerekiyor. Yabancı sporcuları SGK'ya bildirmeyen, prim ödemeyen kulüpler idari para cezalarıyla karşılaşabilirler.

Profesyoneller sigortalı

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na göre, profesyonel sporcular 4-a'lı yani eski adıyla SSK'lıdırlar. Çünkü profesyonel sporcuyla kulübü arasında bir sözleşme bulunmakta, hizmet sözleşmesinin unsurlarını oluşturan bütün şartlar kulüp ile sporcu arasında düzenlenen bu sözleşmede yer almaktadır. Bu sözleşme ile sporcunun ücret geliri elde etmesi de zaten sigortalanmasını gerekli kılmaktadır.

Diğer yandan amatör sporcuların sigortalı olmaları gerekmiyor. Ekim 2008'de yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası öncesinde amatör sporcular “topluluk sigortası” yoluyla sigortalı olabiliyorlardı. Ancak bu imkân yeni yasa döneminde ortadan kalktı. Diğer yandan amatör sporcu 18 yaşın altındaysa, Genel Sağlık Sigortalısı olarak sağlık yardımlarından ücretsiz olarak yararlanabilir. Ancak 18 yaşını tamamlayınca bu haklarını kaybederler.

Amatör sporcular için düzenleme yapılmalı

2.5 milyon lisanslı sporcunun çok önemli bir bölümü amatörlerden oluşuyor. Bir sporcunun amatör olarak nitelendirilmesi, onun sosyal güvencesiz kalacağı anlamına geliyor. Her ne kadar 18 yaş altındaki amatörler Genel Sağlık Sigortası sayesinde en azından sağlık güvencesine kavuşsa da, emeklilik bakımından bir hakları bulunmuyor. Amatör sporculara, eskiden olduğu gibi sigortalılık hakkının yasa değişikliği yapılarak verilmesi çok isabetli olacaktır.