HATAY (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, "Yarından itibaren TBMM’de olağanüstü hali kaldıralım. Üzerine gölge düşülmüş bir seçimle değil, OHAL’in ortadan kalktığı bir ortamda adil bir seçimle problemleri çözelim. Ne çıkarsa, millet ne karar verirse başımızın üstünde yeri var." dedi.

Tezcan, partisinin Hatay İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin 26 Ağustos 2018'de yapılması çağrısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Erken seçim çağrısının "tek adam koalisyonunun sözcüsü" tarafından yapıldığını ileri süren Tezcan, şöyle devam etti:

"Devlet Bahçeli erken seçim çağrısı yaptı ama tek adam koalisyonun büyük ortağı ne diyor onu daha öğrenemedik. Tek adam koalisyonunun lideri Erdoğan. Erdoğan daha buna ne dedi bilmiyoruz, onu bekliyoruz. Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ 'Yetkili kurullarımızla görüşeceğiz.' dedi. Tek adam koalisyonunun büyük ortağı AK Parti’nin sözcüsü Mahir Ünal daha açıklama yapmadı. Biz söylüyoruz, hodri meydan. Biz seçime hazırız, milletin vereceği karara hazırız. Bu sorunu millet çözecektir. Ancak bizim de bir çağrımız var. Hodri meydan. Çözelim ama seçimin üzerine gölge düşmesin. Yarından itibaren TBMM’de olağanüstü hali kaldıralım. Üzerine gölge düşülmüş bir seçimle değil, OHAL’in ortadan kalktığı bir ortamda adil bir seçimle problemleri çözelim. Ne çıkarsa, millet ne karar verirse başımızın üstünde yeri var."

Tezcan, partisinin önümüzdeki süreçte hem genel hem de yerel iktidarda Türkiye'nin esaslı problemlerini çözmek üzere hazırlıklarını tamamlamış ve sahaya inmiş durumda olduğunu belirtti.

Türkiye'nin problemlerini çözmeye talip olduklarının altını çizen Tezcan, şunları söyledi:

"Türkiye ciddi bir demokrasi ve hukuk problemiyle karşı karşıya. Hak ve adaletin olmadığı, yargının siyasetin emrinde olduğu bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Türkiye 20 Temmuz darbesinin ağır sonuçlarını altında yaşıyor. 15 Temmuz darbe girişimini milletle birlikte siyaset kurumu el ele verip önledi ama iktidar 15 Temmuz darbesinde sonra güçlü demokrasi üretmek yerine 20 Temmuz'da olağanüstü hal ilan ederek bunu yeni bir darbenin fırsatı olarak kullandı. 20 Temmuz darbesiyle Türkiye'de demokrasi yok edildi. Bugün OHAL, kanun hükmünde kararnameler ile hiç kimse kendisini güven içerisinde hissetmiyor. Türkiye olağanüstü hal şartları altında her geçen gün daha sıkışmış, ciddi problemlerle karşı karşıya. Yargı teslim alınmış, adalet yok edilmiş, eğitim sistemi çökmüş, ekonomi ciddi tehlike sinyalleri veriyor."

Tezcan, ülkenin yönetilemez bir pozisyonda bulunduğunu iddia ederek, Türkiye'nin doları ve avroyu yönetemediği bir durumla karşı karşıya olduğunu savundu.

- "Suriye'ye müdahale doğru değildir"

Suriye konusuna da değinen Tezcan, Türkiye'nin Ortadoğu'da bir bataklığın içerisine sokulduğunu öne sürdü.

Tezcan, Suriye konusundaki politikalarını hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:

"Suriye ile senin ne hesabın var? Neden Suriye'deki çatışmanın bir parçası haline getiriyorsun Türkiye'yi. Neden Türkiye'yi Suriye'den gelebilecek terör saldırısının açık cephesi haline getiriyorsun? Orada yapılacak tek bir şey vardır. Suriye meselesi, Suriye'de çözülmesi gereken Suriye'nin egemenliğinin tanınarak, Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunarak çözülmesi gereken bir meseledir. Parmaklarını soktular, karıştırdılar oradan Türkiye'ye terör ithal etmeye başladılar. Oradaki çatışmayı, kanı Türkiye'ye sıçrattılar. Yakın zamanda bunun en büyük acısını Hataylı vatandaşlarımız yaşadı. En büyük sıkıntıyı çekenlerin başında siz geliyorsunuz. Bu tabloda şimdi en son Amerika ile Rusya enerji koridorunu kontrol etme adına Suriye üzerinden bir savaşı sürdürürken geçtiğimiz hafta Suriye'ye doğrudan saldırıldı. Suriye'ye müdahale doğru değildir. Türkiye bölge barışı ve içeride toplumsal barışı savunmak zorundadır. Bölgede problemler Suriye'nin egemenliği ve toprak bütünlüğü korunarak ancak çözülebilir. İran, Irak, Suriye ve Türkiye bir araya gelip bölge barışını tesis etmek zorundadır. Dışarıdan gelenlerin buralara füze atarak bu bölgeyi karıştırmasına müsaade etmemeliyiz. Dışarıdan gelerek buralara füze atanlara alkış tutarak onlara destek olmamalıyız. Ne yazık ki hükümet füze atılmasına alkış tutarak bölge barışını desteklemek yerine bölgedeki çatışmanın parçası olmayı tercih etmiştir."

Tezcan, toplumsal barışı tesis etmek isteyenlerin bir araya gelmesi gerektiğini de söyledi.

(Bitti)