İSTANBUL (AA) - Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Rıza Sarraf'ın durumuyla ilgili ABD'ye verilen notaya ilişkin, "ABD'den bir sözlü cevap şu anda gelmiştir, Rıza Sarraf'ın sağlık durumunun iyi olduğu hakkında Dışişleri Bakanlığı'na bir bilgi ulaşmıştır." dedi.

Bozdağ, Grand Cevahir Otel Kongre Merkezi'nde düzenlenen Uluslararası Yüksek Din Öğretim Kongresi öncesinde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, "Rakka'dan DEAŞ'ın çekilmesi YPG ve ABD'nin yardımıyla oldu, bununla ilgili neler söyleyeceksiniz?" sorusu üzerine, "Ortaya çıkan fotoğraf çok vahim bir durumu ifade ediyor. Türkiye'nin bugüne kadar dillendirdiği tezlerin ne kadar doğru olduğunu ortaya koyuyor ve ABD'nin bugüne kadar söylediklerini de açık bir şekilde tekzip eden bir durumla karşı karşıyayız. Bir terör örgütüyle başka bir terör örgütüyle mücadele edilemeyeceğini Türkiye her defasında söyledi." diye konuştu.

Bugün bütün dünyanın ABD ve koalisyon güçlerinin, DEAŞ terör örgütüyle mücadele için YPG, PYD'yle iş birliği yaptırıldığına inandırılmak istendiğini ve bu maksatla bu iş birliğinin yapıldığının söylendiğini dile getiren Bozdağ, şöyle devam etti:

"Ama gördük ki SDG güçleri diğer bir ifadeyle PKK'nın uzantısı PYD ve YPG, DEAŞ terör örgütüyle herhangi bir mücadele yapmıyor. Ne yapıyor? DEAŞ terör örgütüyle bir uzlaşmaya, bir anlaşmaya varıyor ve DEAŞ'ın teröristleri elini, kolunu sallayarak arabalara biniyorlar, diğer terör örgütünün açtığı güvenlik koridorundan, oradan uzaklaşıyorlar. Peki buradaki bu hareketin ABD'den habersiz PYD, YPG tarafından yapılabilmesi mümkün mü? Mümkün değil. Bu da hayatın olağan akışına aykırı bir durumdur. Görüyoruz ki DEAŞ ile gerçekte ve samimi bir mücadele yapılmıyor, bir terör örgütü diğer bir terör örgütünü yaşatmak, korumak için onunla iş birliği yapıyor. Bu iş birliği de ABD'nin gözetim ve denetimi altında yapılıyor. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Vahim bir hatadır. Bütün dünyanın gözü önünde onları yok etmek için ant içtiğini söyleyenler, ellerine fırsat geçmişken bu teröristleri yok etmek yerine onları koruyan, kollayan bir yaklaşım ortaya koymuşlardır. Fevkalade büyük bir hatadır, büyük bir yanlıştır ve bütün dünyanın bu vahim hatayı, yanlışı görmelerini ve bu konudaki riyakar tutumu yakından değerlendirmelerini bekliyoruz."

DEAŞ terör örgütünün eylem yaptığı yerdeki insanların göç ederek Türkiye'ye geldiğini, Türkiye'nin üzerine bir yük bindiğini ifade eden Bozdağ, öte yandan PYD, YPG ve PKK'nın onun işgal ettiği alanı ele geçirmek için gittiğini, herhangi bir çatışma olmadan DEAŞ çekilerek, diğer terör örgütünün yerleştiğini anlattı.

Bozdağ, Rakka operasyonunda "Böyle olacak, şu kadar can kaybı olacak." denildiğini, ancak herhangi bir can kaybının yaşanmadığını, çatışma olmadığını dile getirerek, şunları kaydetti:

"Ne oldu? Oradaki DEAŞ terör örgütü, iş birliği yaparak diğer terör örgütüyle, tabii ABD'nin de onayını almak suretiyle yapılmış bir iş birliği bu ve oradan çekildiler, gittiler. Onun için burada samimi bir terörle mücadele yok. Eğer samimi bir terörle mücadele olmuş olsa DEAŞ terör örgütüne karşı diğer bir terör örgütüyle iş birliği yapılmaz, Türkiye gibi güçlü bir devlet ile iş birliği yapılır ve terörle öyle mücadele edilir. Dünyanın hiçbir yerinde terörle, terör örgütleriyle mücadele örneği yoktur. Maalesef böyle saçma bir örneğe, böyle bir akıl tutulmasına bölgede hep beraber şahit oluyoruz."

- Rıza Sarraf davası

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, "Rıza Sarraf için önemli bir ara karar duruşması var, Türkiye dün nota verdi. Avukatı '5 gündür ulaşamıyoruz.' demişti. ABD'den bir cevap gelmişse içeriği nedir? Hakikaten cezavinde mi?" sorusu üzerine, Rıza Sarraf'ın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğuna dikkati çekerek, Amerikan basını, uluslararası basın ve Türk basınında birkaç gündür Rıza Sarraf'dan haber alınamadığına ilişkin haberlerin yer aldığını vurguladı.

Sarraf'ın avukatının da bu haberleri teyit eden açıklamalar yaparak "5 gündür haber alamıyoruz." dediğini aktaran Bozdağ, şöyle konuştu:

"Bunun üzerine Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Amerika Birleşik Devletleri'ne bir nota vermiştir. Bu notanın özü, vatandaşımız Rıza Sarraf'ın durumu hakkında bilgi almaktan ibarettir ama bazı çevreler bu notayı fevkalade çarpıtıyorlar, farklı takdim etmeye çalışıyorlar ve biz bunların kim olduğunu çok iyi biliyoruz. Nota esasında diplomatik yazışma usulüdür. Türkiye'den pek çok ülke kendi vatandaşları ve kendileriyle ilgili bilgi almak istediğinde onlar da nota veriyor, bizden bilgi alıyorlar veya bir bakanla herhangi birisi görüşmek istediği zaman nota vasıtasıyla görüşme talebinde bulunuyorlar. Yani nota, çok net bir şekilde diplomatik yazışma usulüdür. Yapılan da budur. Amerika Birleşik Devletleri'nden bir sözlü cevap şu anda gelmiştir. Rıza Sarraf'ın sağlık durumunun iyi olduğu hakkında Dışişleri Bakanlığı'na bir bilgi ulaştırılmıştır."

- "Astana süreci olumlu sonuçlar da vermiştir"

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye, İran ve Rusya'nın katılımıyla yapılacak üçlü zirveye ilişkin de bölgede çok önemli hadiseler yaşandığını ve Türkiye'nin yaşanan bütün bu önemli hadiseler karşısında aktif bir tutum içerisinde olduğunu söyledi.

Bozdağ, Suriye'deki iç çatışmaların sona ermesi, terör örgütlerinin bölgeden tamamen çıkarılması, Suriye'nin toprak bütünlüğünün, siyasal birliğinin korunması ve mülteci durumunun sona ermesi, yaşanan pek çok dramın, sorunun çözülmesi için Türkiye'nin, çatışmaların başladığı günden beri aktif bir tutum ortaya koyduğunu vurguladı.

Türkiye'nin hem Cenevre hem Astana sürecinde aktif rol aldığını belirten Bozdağ, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Astana süreci olumlu sonuçlar da vermiştir ve bu çerçevede Türkiye, Rusya ve İran önemli kararlar almışlardır. Sayın Cumhurbaşkanımızın son ziyaretinde yine ana konu Suriye'ydi. Bugün basına yansıyan haber doğru. Sayın Cumhurbaşkanımız yakında yeniden Rusya'da olacak. Rusya Devlet Başkanı Sayın Putin ve İran, Türkiye birlikte, Astana ve Suriye'deki siyasi geçiş sürecini ele alacaklar ve önemli değerlendirmelerde bulunacaklardır. Ayrıca bu konuyla ilgili birazdan Cumhurbaşkanlığı'ndan da bir yazılı açıklama yapılacağını ifade etmek isterim."