HAKKARİ (AA) - CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, "Türkiye'nin normalleşmeye ihtiyacı var, Türkiye'nin barışa ihtiyacı var, Türkiye'nin kardeşliğe ihtiyacı var, Türkiye'nin demokrasiye ihtiyacı var, Türkiye'nin özgürlüğe ihtiyacı var. Bunu gerçekleştireceğiz." dedi.

İnce, Hakkari'deki Cumhuriyet Caddesi'nde düzenlenen mitingde halka hitap etti.

Burada yaptığı konuşmada, "kardeşlik köprüsü" kurmak için kente geldiğini belirten İnce, projelerinin huzur, beraber yaşama ve kardeşlik projesi olduğunu ifade etti.

"Birinci köprüyü kim yaptı, Demirel yaptı, 50 sene önce. İkinci köprüyü Özal yaptı, üçüncü köprüyü Erdoğan yaptı, dördüncü köprüyü de Muharrem İnce yapar." diyen Muharrem İnce, sözlerine şöyle devam etti:

"Köprü yapmak kolay iş, huzuru bulmak zor iş. Türkiye'nin normalleşmeye ihtiyacı var, Türkiye'nin barışa ihtiyacı var, Türkiye'nin kardeşliğe ihtiyacı var, Türkiye'nin demokrasiye ihtiyacı var, Türkiye'nin özgürlüğe ihtiyacı var. Bunu gerçekleştireceğiz. Hiç kimseyi ötekileştirmeden, hiç kimseyi dışlamadan, hiç kimseyi elinin tersinin itmeden herkesi severek."

Tek olan şeylerin 81 milyona ait olduğunu aktaran İnce, "Bayrak tektir. Onun için Türk'ün, Kürt'ün, Alevi'nin, Şafii'nin, Sünni'nin hepsinindir bayrak. Cumhurbaşkanı tektir. Cumhurbaşkanı CHP'nin cumhurbaşkanı olmaz, HDP'nin cumhurbaşkanı olmaz. 81 milyonun cumhurbaşkanı olur. Onun için benim adaylığım açıklandığında 6 oku çıkardım, Türk bayrağı taktım." ifadesini kullandı.

İnce, "Bir sorunumuz var. Sorunumuz ne, Kürt sorunu. Peki Kürt sorunu nedir? Bir, siyasal sorundur. İki, bir ekonomik sorundur, bir kültürel sorundur, eksik demokrasi sorunudur. Asıl Kürt sorunu bir ahlak sorunudur. Politikacı Diyarbakır'a gelir, Hakkari'ye gelir 40 yıldır böyledir bu. Gelir burada güzel laflar eder. Kürtlerin hoşuna giden güzel güzel laflar eder, sonra geçer bir başka yere orayı unutur, bir anda bir bakarsın bambaşka bir adam olmuş. Ben size söz veriyorum. Burada yapacağım konuşmayı, Rize'de yapamazsam bu siyaseti yapmam ben. Ne Edirnelilere yalan söyleyeceğim ne size yalan söyleyeceğim. Biz doğruyu bulacağız." diye konuştu.

- "Gönüllerde barışacağız, yüreklerde barışacağız"

Sorunları "3 B" ile çözeceklerini vurgulayan Muharrem İnce, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bir barışacağız, iki büyüyeceğiz, üç bölüşeceğiz, yani adil paylaşacağız. Bir, gönüllerde barışacağız, yüreklerde barışacağız, sokaklarda barışacağız, meydanlarda barışacağız. İki büyüyeceğiz, ekonomimiz büyüyecek, demokrasimiz geliştikçe, mahkemelerimiz bağımsız oldukça, yargımıza insanlar saygı duydukça dış yatırımcı gelecek, yabancı sermaye de gelecek. Ekonomimiz büyünce gelirimiz artacak. Bu geliri adil, eşit, hakkaniyetli bir şekilde dağıtacağız. Hakkari de bundan payını alacak. Hakkari'de liseye giden Berfin kızımız Siyasal Bilgiler Fakültesi'ne gidip, Yalova'ya vali olmanın hayallerini kuracak. Bunu gerçekleştireceğiz hep birlikte."

Yüksek Seçim Kuruluna (YSK) sunduğu mal bildirimini basın mensuplarıyla paylaşan İnce, konuşmasına şöyle devam etti:

"Şimdi ben Türkiye'nin en ucundan Muharrem İnce'nin mal beyanını paylaşıyorum. Bunu Yüksek Seçim Kuruluna verdik ama gizli verdik. Olmaz öyle gizli. Yüksek Seçim Kurulundaki hakim bilecek de Hakkari'deki esnaf kardeşim niye bilmesin. O da bilsin. Muharrem İnce'nin nesi var, nesi yok. 5 yıl sonra bir daha dağıtacağım. 5 yılda neyim artmış, neyim azalmış. Size söz veriyorum, siz zenginleşmeden, ben zenginleşmeyeceğim. Sizden bir tek şey istiyorum. Bana bir avuç pirinç verin, size bir kazan pilav yapayım ondan."

"Burada bir yarış var değil mi, bir güreş var değil mi? Güreşte birinin elini bağlayarak güreş olur mu? Elini serbest bırakacaksın." ifadesini kullanan Muharrem İnce, sözlerini şöyle tamamladı:

"Cumhurbaşkanı adayı tutuklu olmaz. Gelsin yarışsın. 2002'de Recep Tayyip Erdoğan milletvekili olamadı. Milletvekili olsun diye anayasayı değiştirdik. 8 kez oy kullandık. Orada Erdoğan milletvekili olsun diye oy veren insanlardan birisiyim. Yarış adil olacak. Yarın Erdoğan tutuklu olursa, cumhurbaşkanı adayı olursa, onun da yarışta adil olmasını, onun da yarışa adil, eşit koşullarda girmesini isterim. Hep birlikte memleketimizin dağlarına bahar getireceğiz. İnsanlarımızın yüzü gülecek. Gençlerimize iş bulacağız. Üniversitelerimiz özgür olacak. Esnafımız maliyeci korkusu yaşamayacak. Memurlarımız sürülmeyecek, belediyeden işçileri çıkarılmayacak."