ANKARA (AA) - Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Avrupa Birliği'nin (AB) büyük bir oranının Gümrük Birliği güncellemesinin öncelikle AB'nin ardından Türkiye'nin menfaatine olduğunu ve bu olumlu platformun kesinlikle bozulmaması için Türkiye'ye destek verdiklerini belirterek, "2018'in ilkbaharında, ilk Avrupa Konseyi toplantısında bunun gündemde olacağını ümit ediyoruz. Bu yönde de gayret gösteriyoruz ve çalışıyoruz." dedi.

Zeybekci, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Parlamento ve Kamu Kurumları ile İlişkiler (PARKUR) heyetini kabul etti.

Ekonomi Bakanlığındaki görüşmede Zeybekci, Mevlit Kandil'ini kutlayarak, bugünün başta İslam aleminde olmak üzere akan gözyaşı ve kanın durmasına, zulümlerin bitmesine vesile olmasını diledi.

Zeybekci, TÜSİAD Başkan Yardımcısı ve Parlamento ve Kamu Kurumları ile İlişkilerden (PARKUR) Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç'un TÜSİAD'ın Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nda (EKK) konu bazlı sunumlar yapmasına ilişkin talebi üzerine konuyu Başbakan Binali Yıldırım'a arz edeceklerini, EKK'da diyalog mekanizmasının kurulması gerektiğini söyledi.

TÜSİAD PARKUR heyeti üyesinin ekonomiye ilişkin değerlendirmelerinin ardından Zeybekci, bu yılki büyüme rakamlarına ulaşabilmenin son derece önemli olduğunun altını çizdi.

Zeybekci, büyümenin genel olarak istenilen nitelikleri içerisinde barındırdığını aktararak, "Bunlardan en önemlisi ihracata dayalı büyüme. İlk yarıdaki 5,1'in 3,9'nun 2,2'si ihracattan, 1,7'si de yatırımlardan kaynaklanıyor. Bu yatırımlar özel sektör yatırımları, artı kamu yatırımları. Gönül ister ki üretim anlamında da çok daha farklı şeyler elde edelim. Burada önemli olan, altını çizmek istediğim şey sürdürülebilir bir şekilde ihracatın büyümeye verdiği katkıyı devam ettirmemiz lazım." diye konuştu.

Özel sektör yatırımlarına, Ekonomi Bakanlığınca verilen yatırım teşvik belgelerinde son dönemde artış hızında önemli gelişme olduğuna dikkati çeken Zeybekci, bunun etkilerinin de 2018'de görülmeye başlanacağını bildirdi.

Zeybekci, Türkiye'nin geçen yıllarda yaşadığı olumsuzlara ve çevresindeki gelişmelere bakıldığında dünyada hiçbir ülkenin bu şekilde yaşamadığını anlatarak, "Rusya ile 2016'yı maalesef kaybettiğimiz bir dönem yaşadık. Diğer taraftan Irak, bizim en önemli ihracat pazarımızdı, ikinci pazarımızdı şimdi 4'ler 5'ler seviyesine indi. Suriye ile hemen hemen sıfır noktasına geldi. Diğer taraftan, 2016 ve 2017'de hammadde ve enerji fiyatları 100 dolarlar seviyesinden 50 dolarlar ortalamasına şu anda oturdu ama bu da tüketim potansiyeli, satın alma gücü anlamında da etrafımızdaki bizim için önemli pazarlarda bizi zorlayan ortam yarattı." değerlendirmesinde bulundu.

- Gümrük Birliği güncellemesi

Bunlara rağmen Türkiye'nin çok önemli bir performans gösterdiğinin altını çizen Zeybekci, Türkiye'nin en kötüyü geride bıraktığını, tehditlerini büyük bir oranda aştığını ifade etti.

Zeybekci, Avrupa Birliği'nin (AB) bazı dominant ülkelerle spekülatif amaçlarla kullanılabilecek bazı gelişmelerin Türkiye'ye etkileri olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Avrupa'daki gelişmeleri şöyle bir değerlendirecek olursak, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi bizim için önümüzdeki dönemle ilgili en önemli olumlu platform. AB ilgilileriyle yaptığımız görüşmede, 2017 yılı sonu itibarıyla yetki alma konusunda Avrupa Komisyonu'nun Avrupa Konseyi'nden bir talebi vardı, bunun sonuçlanmasını bekliyorduk, bu gerçekleşmedi, gerçekleşmeyecek gibi de görünüyor. 2018'in ilkbaharında ilk Avrupa Konseyi toplantısında bunun gündemde olacağını ümit ediyoruz. Bu yönde de gayret gösteriyoruz ve çalışıyoruz. AB'nin 28 üyesinin çok büyük bir oranı, 25-26'sı kayıtsız ve şartsız Gümrük Birliği'nin güncellenmesinin öncelikli olarak AB'nin ardından da Türkiye'nin menfaatine olduğunu, bu olumlu platformun kesinlikle bozulmaması gerektiği yönünde Türkiye'ye destek veriyorlar."

- "Türkiye ve İngiltere Brexit için görüşüyor"

Önümüzdeki dönemde İngiltere'nin, Türkiye'nin çok önemli bir pazar ve ortağı olduğunu ifade eden Zeybekci, Türkiye'nin, Avrupa'da Almanya'dan sonra iki numaralı ortağı olduğunu ve bu ülkeyle dış ticaret fazlası verildiğini hatırlattı.

Zeybekci, Türkiye ile İngiltere'nin Brexit sürecine ilişkin ortak bir çalışma yürüttüğüne işaret ederek, "Hedef olarak yaklaşık 20 milyar dolarlık ticaret hacmi gerçekleşmeye doğru yaklaşıyor. İngiltere, AB ile ayrışması sürecinde, Brexit sonrası ticari, hukuki yapıyı oluşturacak ilk çalışmayı bizimle başlattı. İlk biz oturduk, anlaştık, çerçeveyi belirledik ve şu anda teknik ekiplerimiz çalışmalarını hızlı bir şekilde sürdürüyor. Önceden teknik ekiplerimiz gayriresmi görüşmeler yapıyordu, 9 Kasım'da da ilk resmi görüşmelerine başladı. Her iki taraf da Brexit gerçekleştiği gün hiçbir şekilde boşluk olmaması için bir çalışma yapıyorlar." dedi.

Türkiye'nin varlıklarını görmede sıkıntılı olduğunu dile getiren Zeybekci, ülkenin kamu maliyesi, bütçe ve cari açıkla ilgili dikkat etmesi gereken alanlar olduğunu ancak ülkeyi sürdürülemez bir finansal yapının civarında bile göstermenin Türkiye'ye büyük haksızlık olduğunu ifade etti.

Zeybekci, Türkiye'nin kısa vadeli kamu ve özel mükellefiyetlerini yerine getirmekte hiçbir sıkıntısı olmadığını vurgulayarak, "Peki niye kurdaki bu oynaklık oluyor. Gerekçe olarak şu olmalı, vücuda bazı virüsler girmiş, bazı hastalıklar, bazı organlar arızalı olmalı ki vücut bunlarla ilgili ateş geçirmeli. Vücudun yapısal bir hastalığı olmamasına rağmen zaman zaman bu kurdaki oynaklık da gözümüzün önünde. Enflasyonla ilgili istediğimiz sonuçları elde edememek de var. Bunları çok kısa sürede geçeceğiz. Özellikle kurla ilgili dengesizliği rahatlatacağımızı, bunun rahatlayacağını düşünüyoruz." diye konuştu.

Enflasyonla mücadelede parasal sıkılaşma, piyasa talebini dağıtma ve tüketimi disipline etme gibi bilindik yöntemlerin kolay yöntemler olduğunu anlatan Zeybekci, "Halbuki olması gereken sağlıklı, enflasyonla köklü mücadele, enflasyonu Türkiye'nin gündeminden kaldıracak mücadele, arzı arttırma yöntemlerine bakmamız lazım. Üretimi arttıracak yöntemlere bakmamız lazım. Diğer taraftandan paranın maliyetiyle ilgili sıkıntılarımız da var. Bu bizim enflasyonla mücadelemizde en önemli aktörlerden bir tanesi. Bunu uzun uzun tartışırız ama Türkiye'yi haksızlık yapılmasına müsaade etmeyelim." değerlendirmesinde bulundu.

Zeybekci, Türkiye ekonomisine ilişkin tahminlerde bulunan kuruluşlarla ilgili ise söz konusu kuruluşların tahminlerini 4'üncü kez değiştirdiklerini, bu tahminlerin sağlıksız olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin global bir ekonomi olmasından dolayı bu kurumların ülke için vazgeçilmez olduğunu dile getiren Zeybekci, "Dört defa tahminini değiştiren ve güncelleyen kurumların Türkiye'yi kırılgan beşlinin içinde bilmem nereye koyması ne derece sağlıklıdır ve ne derece isabetlidir bunu ayırca tartışmak lazım. Onun için biz işimize bakalım, önümüze bakalım. Türkiye olarak geleceğimize bakalım." diye konuştu.

Görüşme, daha sonra basına kapalı devam etti.