ANKARA (AA) - Başbakanlığı döneminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ailesinin kişisel bilgilerini, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığının "Detaylı Veri Analizi (DEVA) 1-2" programlarından sorgulayarak, elde ettikleri verileri FETÖ'ye aktardıkları öne sürülen sanıkların yargılandığı davanın duruşması görüldü.

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Abdullah Karaca ile tutuksuz yargılanan İsmail Ünal, Kenan Taşkın, Okan Tanju Baytak ve Muhittin Avcı ile Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan'ın avukatı Sami Kabadayı katıldı.

Başka suçtan Van F Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan sanık Fazlı Şen ile Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) bağlantı kuruldu.

Avukatı aracılığıyla 5 sayfalık yazılı savunmasını mahkemeye ileten sanık Şen, tahliyesine karar verilmesini talep etti.

Tutuksuz sanıklar Ünal, Taşkın, Baytak ve Avcı da aleyhlerindeki hususları kabul etmeyerek, dosyadaki eksikliklerin giderilmesini istedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Kabadayı da eksiklerin giderilmesi ve tutuklu sanık Şen'in tutukluluk halinin devamına hükmedilmesini talep etti.

Cumhuriyet Savcısı Ayhan Çelik de eksikliklerin giderilmesi ve tutuklu sanık Şen'in üzerine atılı suçun vasfı ve mahiyeti ile tutuklulukta geçirdiği süre göz önünde bulundurularak, tutukluluk halinin devamını istedi.

Mahkeme Başkanı Hüsamettin Otçu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılarak sanıklarla ilgili varsa ByLock kayıtlarının çözümlerinin talebine ve tutuklu sanık Şen'in mevcut halinin devamına hükmederek, duruşmayı erteledi.

- İddianame

İddianamede, çeşitli illerde görev yapan sanıkların, Emniyet Genel Müdürlüğünün "DEVA" programına girerek Erdoğan ve ailesinin bilgilerine eriştikleri kaydediliyor.

Başbakanlığı döneminde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ailesinin kişisel bilgilerini, "DEVA 1-2" programları üzerinden sorguladıkları ve elde ettikleri verileri "Fetullahçı Terör Örgütü"ne aktardıkları öne sürülen sanıkların "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan cezalandırılmaları isteniyor.

Programda "devlet sırrı" niteliğinde bilgi olmadığı ancak Erdoğan ve ailesine ait kişisel verilerin yer aldığı bildirilen iddianamede, bu bilgilerin öğrenilmesinin ve yayılmasının devlet güvenliğini tehlikeye soktuğu ifade ediliyor.

Sanıkların, hiçbir istihbari veri girişi yapmadan, Erdoğan ve ailesinin kişisel bilgilerini elde etmek için sorgulama yaptıkları belirtilen iddianamede, "Şüphelilerin, Erdoğan ve ailesinden birilerinin özel bilgilerini elde ederek toplum nazarında küçük düşürmek, siyasi olarak bu bilgileri şantaj için kullanmak, seçimlerde yenilmesini sağlamak, dış ülke istihbaratlarına bu bilgileri vererek Türkiye'nin imajını zedelemek amacını güttükleri anlaşılmaktadır." tespitine yer veriliyor ve "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" suçundan da cezalandırılmaları isteniyor.