Hizmet İlişkisinin Ispatı İçin Mutlak Surette Fatura Kesilmelidir

Hizmet ve mal talebinde bulunan kişilere bu hizmet veya mal teslimini yapan işletmeler bu hizmetin karşılığında mutlaka fatura kesmelidir. Burada mal satımı yapan ve hizmet veren şirketleri ikiye ayıracağız.

Emtia(Mal) Satımı Yapan Ve Teslimat Yapan Şirketlerin Durumu

Emtia yani somut mal satan şirketler satmış oldukları ürünleri alıcılarına teslim etmekle mükelleftirler. Bu teslim ilişkisinin ispatı için ise faturanın yanında bir teslim irsaliyesi düzenlemek zorundadırlar. Bu irsaliyeyi teslim alan tarafın imzalaması veya kabul ettiğini yazılı olarak(mail atmak ve irsaliye dışında teslim tutanağı imzalamak gibi) beyan etmesi gerekmektedir. Aksi durumda, malı teslim alan tarafın malı teslim almadığını ileri sürme riski doğmaktadır. Bu durumun aksinin ispatı yalnızca irsaliye belgesi ile ispat edilebilir.

Teslim İrsaliyesi Tutulmaması Durumunda Malın Teslim Edildiği Nasıl İspat Edilir?

Yargıya en fazla yansıyan uyuşmazlık konularının başında teslim irsaliyesi tutulmayan alım satım ilişkilerinde, malın teslim edilip edilmediğinin ispatı hususudur. Yargıtayın vermiş olduğu yerleşik kararlar üzere, bir malın alıcısına teslim edildiği teslim eden tarafça bir takım somut delillerle ispat edilebilir. Örneğin taraflar arasındaki ürünün teslimi için anlaşılan nakliye firmaları hamallar taşıyıcılar, tarafların ticari defterleri ve muhasebe kayıtları mal sayım defterleri, kiralanan araçlar bu ilişkilerin ispatı için birer delildir.

Teslim edilen mal belirli bir emtia ise bunun ayrıt edici kayıt numaraları örneğin seri numaraları ve uluslararası kabul görmüş kayıt numaraları (IMEI, motor şase numarası, işletim sistemi PC kodu, ürün seri numaraları gibi).Bu en çok kullanılan bir delillerden bir tanesi ise tanık delilidir tanık delili her ne kadar tek başına yeterli olmasa da yazılı delilleri destekleyici nitelikte olduğu için bu delile taraflar başvurma hakkına sahiptirler.

Bu türden deli olan bir Tacirin öncelikle yapması gereken işlem alacağı hakkında karşı tarafa bir ihtar çekmektir. Bu ihtarnameye cevap verilmemesi veya olumsuz cevap verilmesi halinde ise tacir tarafından icra takibi başlatılması gerekmektedir. Yukarıda kısaca anlatmış olduğumuz prosedür borca itiraz halinde yürürlüğe konulacak süreçtir.

Hizmet Satımı Yapan Şirketlerin Durumu

Hizmet satımı yapan şirketler, bir fikri mülkiyet veyahut hizmet ürettiklerini de bu hizmetin karşı tarafa verildiğini karşı tarafa kesecekleri fatura ile rahatlıkla ispat edebilirler. Karşı tarafın 8 günlük yasal süresi içerisinde hizmet karşılığı kesilen faturaya itiraz etmesi halinde hizmet ilişkisini ispat edecek tüm deliller muhtemel bir yargı sürecinde kullanılabilecektir. Örneğin bir tercüme bürosu ve temizlik şirketinin durumunu ayrı ayrı ele alalım. Tercüme bürosu tercüme edilmek istenilen metni, hizmet almış olduğu tercüman aracılığı ile tercüme edip, çeviri hizmeti almak isteyen tarafa iletir, ürünün bulınması halinde hizmet alana bu hizmet fatura edilir. Hizmet alan ise bu onay vermiş olduğu tercüme metnine daha sonradan itiraz etmesi halinde olay yargıya intikal etse bile ilişkinin somut bir onayla son bulması ve netice itibariyle yalnızca faturalandırma ve ödeme sürecine geçilmesi sebebiyle yargı tarafından tercüme bürosu her halükarda haklı bulunacaktır.

Bir temizlik firması veya tamir tadilat işi yapan firmayı ele alacak olursak

Temizlik hizmeti veyahut tadilat hizmeti karşı tarafa fatura edilir 8 günlük yasal süresi içerisinde itiraz edilmemesi halinde ve taraflar arasında sözleşmede belirtilen bir süre yok ise hizmetin bedeli derhal ödenmelidir aksi halde hizmet alan taraf bu hizmet ilişkisinin aksini hiçbir şekilde ispat edemeyecektir.

Faturanın Mutlaka Borçlu Tarafa Bildirilmesi Gerekmektedir

Burada önemli olan nokta faturanın karşı tarafa ulaşıp ulaşmadığnın yazılı bir delil ile kayıt altına alınmasıdır. Zira fatura kesilmesine rağmen bu faturanın borçlu tarafa tebliğ edilememesi halinde hukuken bir borcun doğduğundan söz edilemeyecektir. E-Fatura düzenlemesi bu konudaki karmaşayı ortadan kaldırmıştır ancak hala posta yolu ile fatura teslimi yapan veyahut elden fatura teslimi yapan firmalar karşı tarafa faturanın teslim edildiğine dair bir imzalı suret veya kargo-posta bilgilerini içeren bir kaydı tutmak zorundadır.

Fatura Kesilmesine Rağmen Ödeme Alınamaması Halinde Yapılması Gereken İşlemler

İhtar Süreci

Fatura bedelini tahsil edemeyen tacir öncelikle bu durumu karşı tarafa ihtar ile bildirmeli ve tahakkuk etmiş bir borcun varlığından kesilen faturanın bilgilerinden karşı tarafı haberdar etmelidir. Bu bildirimde iadeli taahhütlü mektup kargo veyahut noter ihtarnamesi ile taraflar arasında daha önce yazışma yapılmış email adresleri bildirimde geçerli olacaktır.

Fatura Bedeli Kesildikten Sonra Ne Kadar Zaman İçerisinde Ödenmelidir

Fatura bedelinin ne zaman ödeneceği taraflar arasında ayrıca bir sözleşme ile belirtilmişse bu vade geçerli olacaktır. Ancak fatura bedelinin ne zaman ödenecek konusunda taraflar arasında bir harici anlaşma yok ise ticari uygulamalar gereği 8 gün içerisinde fatura bedeli ödenmelidir.

Fatura bedeli adam meclise ve fatura usulüne uygun olarak karşı tarafa teslim edildi ise borçlu burada temerrüt dediğimiz borcu ödeme zaruretine hukuken düşmüş olacaktır.

İhtara Rağmen Fatura Borcunun Ödenmemesi Halinde Takip Edilecek Yasal Süreç

Hizmet sunumundan sonra ihbar ve ödeme uyarılarına cevap verilmemesi ve ödeme yapılmaması halinde bu sefer yasal süreç yani icra takibi süreci devreye girecektir.

Fatura bedelinin ödenmemesi halinde icra takibi açılacak yetkili icra dairesi neresi olacaktır?

Taraflar arasında hukuki uyuşmazlıklarda davanın çözüleceği yetkili adliye hayrican belirlenmediyse, alacağın takibi için yani icra takibine konulması için yetkili icra dairesi borçlu tarafın adresinin bulunduğu yerin icra dairesidir. Örneğin İstanbul merkezli bir şirket, Bursa adresli bir şirkete İstanbul'da hizmet veriyorsa ve fatura alacağının ödenmemesi halinde mevcut alacağın icra takibi ile tahsili için icra takibi açılacak olan yetkili daire Bursa İcra daireleri olacaktır.

Fatura bedeline hangi tarihten itibaren faiz işleyecektir?

Borçlunun kesilen faturaya itiraz etmemesi halinde faturanın kesim tarihinden itibaren fatura bedeline faiz işlemektedir.

Borcun hangi tarihte doğduğu konusunda bir ihtilaf var ise faiz borcun karşı tarafa bildirildiği tarihten itibaren başlayacaktır.

Fatura Alacağının Tahsili İçin İcra Takibi Nasıl Açılmaktadır

Öncelikle icra dairesine alacaklı olan belgeler ve 1 takip talebi ile başvurulup borçlu tarafa bir ödeme emri gönderilmesi talep edilmelidir. Ödeme emri borçlu tarafa borcun artık yasal takip sürecine girdiğini bildirmek ve ödeme yapılmaması halinde malvarlığına haciz konulabileceği ve devletin cebri icra gücünün kullanılabileceği hakkını bildirmeye yarayan belgedir. Burada ödeme emri başlı başına teknik bir belgedir ve bir uzman aracılığıyla doldurulması gerekmektedir çünkü bu belge yaklaşık 17 tane zorunda unsuru üzerinde barındırmalıdır. Ödeme emri veyahut takip talebinin hatalı doldurulması halinde borçlu taraf alacaklı taraflar ne kadar haklı olursa olsun sadece Kanuni bazı şekil şartları uyulmaması sebebiyle bu ödeme emrine itiraz etme hakkına sahip olacaktır.

Borçluya ödeme emri icra dairesi tarafından düzenlenecek olan bir posta zarfı ile gönderilir. Gönderilecek olan bu icra takibi ödeme emrinin mahiyeti ise ilamsız icra takibidir. borçlu taraf ödeme emri kendisinde ulaştıktan sonra 7 gün içerisinde borca itiraz etme hakkına sahip olacaktır. Borca itiraz edilmesi halinde ise ayrı bir hukuki süreç söz konusu olmaktadır bu konuyu ayrı bir makale de değineceğiz.

7 günlük yasal süre içerisinde itiraz edilmemesi halinde ise alacak takibi icraya anlamda kesinleşir ve icra dairesine yapılacak bir talep ile borçlunun mal varlığına banka hesaplarına taşınmazlarına varsa araçlarına borsada işlem gören kıymetli evraklarına posta çeki hesaplarına şirket alacaklarına şirket paylarına miras haklarına, üçüncü şahıslardan olan alacaklarına bizzat borçlunun evinde veya işyerinde yapılacak Hadise alacaklı taraf doğrudan hak sahibi olmaktadır. Yani takibin kesinleşmesi halinde alacaklı taraf devletin tüm icrayı gücünü kullanma hakkına sahip olacaktır.

Fatura Alacağının İcra Takibine Konulmasında Doğacak Muhtemel Masraflar Nelerdir?

öncelikle 2020 yılı için belirlenen tebligat ücreti olan 19 Türk lirası, 89,60-TL başvurma harç bedeli ve Peşin harç olarak takip tutarı üzerinden hesaplanır. Peşin harç ise takibe konu alacak tutarının %05’i (Bindebeş’i)dir.

10.000-TL bedelli Bir alacağın icra takibi için masraf tablosu aşağıdaki gibidir.(avukatla takip edilmesi halinde +20 TL bir artı masraf bedeli söz konusudur.)

Peşin Harç: 50,00 TL

Başvuru Harcı: 54,40 TL

Vekâlet Harcı: 7,80 TL

Vekâlet Pulu: 12,30 TL

Dosya Gideri: 1,40 TL

Tebligat Gideri: 19,00 TL

Toplam İcra Takibi Masrafı: 144,90 TL

Faturaların İcra Takibine Konulmasında Sürecinde İşin Avukat İle Takibinin Önemi

İhtar süreci ne kadar alacaklı taraf açısından rahatlıkla yürütülebilecek hukuki süreç olayın icra takibi ile yargıya taşınmasında karmaşık bir sürece girmektedir. Bahsedilen süreçte ödeme emrinin ve takip talebinin hazırlanması dosya konulacak ekler icra dairesi ile girilecek tebligat gönderim süreçleri masrafların hangi surette yatırılacağı harç bedellerinin neler olacağı, tebligatın borçla yapılamaması halinde icra dairesine yapılacak talepler bunların tamamı teknik bilgi ve birikimi gerektiren ve tecrübe gerektiren işlemlerdir. İcra avukatından yardım almaması halinde işlemler çok daha uzun bir süre yayılmakta ve tacirin esas işi olan ticaretten ziyade alacak takibi süreçleriyle icra dairelerinde vakit kaybına uğramaktadır. Borçlunun borca itiraz etmesi halinde ise alacaklıyı bir dava süreci beklemektedir ve bu konuda mutlak surette alacaklı tarafın avukatlık hizmeti alınması gerekliliği zorunlu olacaktır.