TAHRAN (AA) - ELAHE SALARİ - İran'da geçmişi antik döneme kadar dayanan erkeklere özgü bir spor olan zurhane, ülkenin ulusal kimliği için bir sembol olmanın yanı sıra kahramanlık ve bilgeliğin öğretildiği bir spor dalı olarak biliniyor.

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından 2010'da "İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası" listesine alınan zurhane, İran'da antik bir spor dalı olarak tescil edilmiş olmasına rağmen sporcular hükümet tarafından yeteri kadar destek görmemekten şikayet ediyor.

Kispet benzeri bir kıyafet giyen sporcular kendileri için ayrılan özel spor merkezlerinde çalışıyor. İç içe geçmiş 2 büyük çember etrafında, belli bir ritimle çeşitli hareketler yapan sporcular, ısınma turlarında ise çeşitli şiirler okuyor. Sporcular kendine özgü bir dizi aletler ile atlama, dönme, ağırlık kaldırma gibi çeşitli hareketler yapıyor.

Pehlivan eğitimlerinin de yapıldığı yer olan zurhaneler İran'da hemen her şehirde halen aktif olarak bulunuyor. "Güç evi" anlamına gelen zurhane, erkeklerin kahramanca spor yaptıkları geleneksel bir mekan olarak adlandırılıyor.

- "Zurhanelerde öğrenilen en önemli şey civanmertlik ve bilgelik"

AA muhabirine bu kadim spor hakkında bilgi veren Tahran'daki "Şirefken" adlı zurhane merkezinin müdürü Mecid Masumi, dört nesildir ailesinin bu sporla ilgilendiğini söyledi.

Masumi, "Kendimizi bu spora adadık. Gençlerden bu spora ciddi bir ilgi var. Zurhanelerde öğrenilen en önemli şey civanmertlik ve bilgelik." dedi.

Başkentte 12'si özel olmak üzere 83 zurhane merkezi olduğunu aktaran Masumi, yöneticiliğini üstlendiği bu salonun ise 70 yıldır faaliyette olduğunu ifade etti.

"Şirefken" adlı bu zurhane merkezinin seyirci olarak kadınların girişine izin verilen "ilk" salon olduğunun altını çizen Masumi, şöyle konuştu:

"Zurhanelere kadınların girişi yasaktı. Kadınların zurhanelere gelerek sporcuları izlemeleri için çaba gösterdim ve gerekli izni aldım. Şimdi artık kadınlar da aileleriyle gelerek burada sporcuları izleyebiliyor."