İzmir'in Konak ilçesinde geçen çarşamba günü Akıncılar Mahallesi'nde bulunan iki polis aracının camları, 20 yaşındaki Muhammed S. tarafından kırıldı.

Yakalanan ve birçok suçtan sabıkası olduğu anlaşılan şahsın, emniyetteki ifadesinde polis otolarına tutuklanmak için zarar verdiğini söylediği öne sürüldü.

Şahıs, emniyetteki sorgusunun ardından "Devlet malına zarar verme" suçundan adliyeye sevk edildi.

Independent Türkçe'den Ali Kemal Erdem'in haberine göre; Söz konusu olay akıllara yıllardan beri dillendirilen özellikle soğukların iyice bastırdığı dönemlerde kalacak yeri olmayan bazı kişilerin kışı cezaevinde geçirmek için en fazla iki üç ay hapiste kalmalarını sağlayacak suçlar işledikleri iddiasını akıllara getirdi. 

Bu iddianın yer aldığı bazı olaylar daha önce basına da yansıdı.

"Hiç değilse bu soğuk kış günlerini cezaevinde geçiriyorum"

Bunlarda biri 19 Ocak 2018 tarihinde Aydın Efeler ilçesinde yaşandı.

Aydın'ın yerel basınında çıkan haberlere göre bankamatikten para çeken bir vatandaşın parasını "kapkaç" yoluyla çalmaya çalışırken yakalanan ve üç gün önce cezaevinden tahliye edildiği anlaşılan Polat Arslan adlı şahıs yeniden tutuklanma talebiyle çıkarıldığı mahkemede verdiği ifadede şöyle konuştu:

"Daha önce kaldığım evi kiraya vermişler. Kış günü sokakta kaldım. Gidecek bir yerim yok. Kimim-kimsem, işim-gücüm yok. Sıcak bir yuva, sıcak yemek yok. O nedenle cezaevine girmek için suç işliyorum. Hiç değilse bu soğuk kış günlerini cezaevinde geçiriyorum."

Otomobillerin camlarını patlattı, kışı cezaevinde geçirmek için yaptığını söyledi

Yine 6 Aralık 2013'te ajanslar tarafından geçilen bir habere göre Manisa'nın 75. Yıl Mahallesi'nde park halindeki otomobillerin camlarını kırarken yakalanan ve daha önce 10 ayrı hırsızlık suçundan kaydı olan 19 yaşındaki Abdullah B.'nin ifadesinde kışı cezaevinde geçirmek için böyle bir şey yaptığını söylediği iddia edildi.

Mahkumlar arasındaki lakapları "cezaevi kuşları"

Benzer şekilde Tempo TV'de hazırlanan 6 Kasım 2010 tarihinde Yeni Şafak'ta alıntılanan ve Adalet Bakanlığı verilerine dayanarak hazırlanan bir haberde "Yakalanan hırsızlar, kanunları bildikleri için hırsızlığı ona göre yapıyorlar ve karşısına çıktıkları hakimin kararıyla davası bitene kadar ya birkaç ay tutuklu bulunduğu cezaevinde yatıp kışı cezaevinde geçiriyorlar ya da hiç ceza almıyorlar" ifadelerine yer verildi.

Vatan gazetesinin Haftalık dergisinde 2005 yılı içerisinde yayınlanan bir haberde ise kış ayını geçirmek için basit suçlar işleyerek içeri girenlerin mahkumlar arasında "cezaevi kuşları" adıyla anıldığı iddiası eski bir mahkumun anlatımlarında yer verilmişti.

Peki gerçekten iddialara ve haberlere konu olduğu gibi özellikle soğukların bastırdığı dönemlerde bir iki ay kalacak şekilde bilinçli suç işleyerek kendilerini tutuklatmak isteyenler oluyor mu?

Bu konuyu uzun yıllar boyunca asayiş birimlerinde görev yapan polislere ve pek tabii ki yargı ayağında bulunan emekli savcılara sorduk.

"Mart-nisanda tahliye olacak şekilde suç işliyorlar"

İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü'nde uzun yıllar farklı birimlerde görev yapan ve buradan emekli olan Mustafa Bayram, iddiayı doğruladı.

Bu tür kişilerin var olduğunu öne süren Bayram, iddiasını şöyle sürdürdü:

"Ancak sayıları az olduğu için toplumda dikkat çekmiyorlar.  Genelde daha önce suç işlemiş ama dışarıda kalacak yeri, işi ve parası olmayan kişiler. Kanunları da biliyorlar. Soğuklar bastırınca iki üç ay içeride kalıp mart -nisan gibi tahliye olacak şekilde suç işliyorlar. Genelde hırsızlık suçlarında oluyordu bu tür kişiler. İlk başta cezaevine girmek amacıyla böyle bir suç işlediklerini söylemiyorlar ama gözaltı aşamasında samimiyetinize inandıklarında 'Nerede kalayım, havalar çok kötü biraz içeride yatalım' diye bana itirafta bulunanlar oldu."

"Çocuk suçlular arasında daha çok görülüyor"

Yine emniyette uzun yıllar asayiş ekiplerinde çalışan ve emekli olduktan sonra halen adliyelerde bilirkişi olarak görev yapan İsa Altun da iddiayı doğrulayanlardan.

Altun, bu tip kişilerin daha çok çocuk suçlular arasında olduğunu öne sürerek şöyle dedi:

"İstanbul'da Anadolu yakasındaki bir çocuk ıslah evinde eğitim veriyorum. Burada 311 çocuk var.  Bu çocuklar arasında da kış aylarında içeri girmek için suç işleyenler oluyor. Bunlar genellikle ekonomik yönden zayıf, çoğu zaman da anne babası da cezaevinde olan daha önce içeri girip çıkmış çocuklar. Bu tür vakalar genelde ocak ve şubat ayında artıyor. Sonuçta içeride sıcak yemek, televizyon var diye düşünüyorlar. İçeri girmek için bıçakla yaralama ya da hırsızlık gibi suçlara yöneliyorlar."

"Bunlar söylenti, kimse 'kışı geçireyim' diye hapse girmez"

Emekli Cumhuriyet Başsavcısı olan ve şu anda avukatlık yapan Durmuş Yargı, bu iddiaların tevatür (yaygın söylenti) olduğunu belirterek, "Zaten basit suçlardan dolayı insanlar tutuklanmaz. Kimse de kışı geçireyim diye hapse girmez. Ben meslek hayatımda buna rastlamadım. Varsa da belki akıl hastasıdır" dedi.

"Kendini ifşa etmez"

Eski Bayrampaşa Cezaevi Savcısı olan ve şu an avukat olan Necati Özdemir de iddiayı doğrulamayarak, "Sırf kışı geçirmek için cezaevine giren varsa bile zaten bu amaçla geldiğini ifşa etmez" ifadelerini kullandı.