ANKARA (AA) - AHMET SERTAN USUL - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini engellemeye çalışırken şehit olan Yasin Yılmaz'ın eşi Güldane Yılmaz, hem annelik hem de babalık yaptığı oğlunun, okuma yazma öğrendikten sonra yazdığı ilk kelimelerden birisinin "baba" olduğunu söyledi.

Darbe girişimi sırasında Akıncı 4'üncü Ana Jet Üs Komutanlığına giden vatandaşlardan Yasin Yılmaz, darbecilerin açtığı ateş sonucu şehit düştü.

Şehidin eşi Güldane Yılmaz, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından geçen 2 yılda oğlu Eyüp'ü büyütürken yaşadıklarını ve FETÖ mensuplarına duyduğu öfkeyi AA muhabirine anlattı.

Eşini kaybettikten sonra büyük bir yıkım yaşadığını söyleyen Yılmaz, "Eşimi kaybetmemin acısı tarif edilemez. Çocuğum 6 yaşında babasız kaldı. Ona hem annelik hem de babalık yapmak zorunda kaldım. Oğlum 1'inci sınıfa başlamadan önce babasını kaybetti. Babasının yanında olmasını en çok istediği zamanları babasız geçiriyor." dedi.

- "Oğlum sürekli babasını soruyor"

Güldane Yılmaz, eşinin şehit olmasının ardından çocuğunun sürekli babasının nerede olduğunu sorduğunu belirterek, "Oğlum babasını kaybettiğinde soyut kavramları iyi kavrayabilecek yaşta değildi. Babasını kaybettikten sonra oğlumu bir kere balkonda yakaladım. Oğlumun balkondan aşağıya kendisini atmak istediğini gördüm. 'Ne yapıyorsun?' dediğimde, 'Babamın yanına gitmek istiyorum' dedi. Çocuğum, öldüğü zaman babasına kavuşacağını düşündüğü için bu şekilde bir harekette bulundu. Benim için gerçekten çok zordu." ifadelerini kullandı.

Oğlunun dışarıda babalarına seslenen çocukları duyduğundaki üzüntüsünün içini acıttığını söyleyen Yılmaz, "Çocuğunuza her şeyi alabilirsiniz. Çalışırsınız, para kazanırsınız, her istediğini yerine getirebilirsiniz ama babanın eksikliğini gidermenizin imkanı yok. Babasını hiç bir şekilde geri getiremezsiniz." diye konuştu.

- "Oğlumun ilk yazdığı kelimelerden biri 'baba' oldu"

Güldane Yılmaz, oğlunun babasına düşkün bir çocuk olduğunu anlatarak, "Çocuğum, 1'inci sınıfa başladıktan sonra yazdığı ilk kelimelerden biri 'baba' oldu. Oğlum gözyaşları içinde yanıma geldi. 'Annecim baba yazdım ama gösterecek babam yok' dedi. Bu olayı günlerce kafamdan silemedim. Oğlumun yazı yazmayı öğrendikten sonra baba yazmasını ama 'Bunu gösterecek babam yok' diyerek yanıma gelişini günlerce kafamdan atamadım." ifadelerini kullandı.

Yaşadığı acıların kelimelerle anlatılamayacağını belirten Yılmaz, "Şu an 32 yaşındayım. Eşimi kaybettiğimde 30 yaşındaydım. Genç yaşta dul kalmamı çok düşünmüyorum ama çocuğumun babasız olması, babasızlığını hep biliyor olması ve onu babasız büyütecek olmam gerçekten çok zor." ifadelerini kullandı.

- "Yaptıklarının bedelini katbekat ödesinler "

Güldane Yılmaz, darbecilerin en ağır şekilde cezalandırılmalarını isteyerek, şöyle konuştu:

"O gece yüzlerce şehit verdik. Binlerce kişi gazi oldu. Biz şehit aileleri olarak bu sıkıntıları yaşatanların, yaptıklarının bedelini katbekat ödemelerini istiyoruz. Benim çocuğumun döktüğü gözyaşlarının, ölene kadar yetim büyüyecek olmasının hesabını versinler. Bunların en ağır şekilde cezalandırıldıklarını gözlerimizle görmek istiyoruz. Bizim yaşadığımız sıkıntıların hesabını versinler.

Herkesin ocağına ateş saldılar. Bu onlardan iki tarafta da çıkacaktır. Hem bu dünyada gereken cezayı alacaklar hem de öbür tarafta iki yakaları bir araya gelmeyecek. Bize yaşattıkları sıkıntıları katbekat fazlasıyla yaşasınlar inşallah. Onlara olan kinimiz, nefretimiz, öfkemiz çok fazla."

Acısının büyük olmasına karşın şehit eşi olmanın gururunu yaşadığını söyleyen Yılmaz, "Ne kadar acı kayıplarımız olursa olsun, bu bizim gururumuz oldu. O gece darbecilere karşı koyarak ülkemizi, namusumuzu, şerefimizi, haysiyetimizi kurtardık. Bu şekilde devam etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Ben eşimi kaybettim ama 'bir daha böyle bir şey yaşanırsa ben neler yapabilirim' diye düşünüyorum. Eşimi kaybettim ama o gün ben orada onun yanında yoktum. Hala onun üzüntüsünü yaşıyorum. Yine aynı şekilde bir olayla karşılaşırsak, bu sefer eminim çok daha fazla kişi meydanlara çıkar ve bunlara karşı koyar."