Sivas’ta Alperen Ocakları üyeleri, kar yağışı altında gerçekleştirdikleri yürüyüşle Çin’in Doğu Türkistan’da Uygur Türkleri’ne uyguladığı baskıyı protesto etti.

Alperen Ocakları Sivas İl Başkanlığı üyeleri, Çin’in Doğu Türkistan’da Uygur Türkleri’ne uyguladığı baskıyı protesto etmek için yürüyüş düzenledi. İl Başkanlığı önünden kar altında başlayan yürüyüşte katılımcılar ellerinde çeşitli dövizlerle Çin’i protesto etti. Büyük Birlik Partisi (BBP) İl Başkanı Uğur Bulut, kentte yaşayan Doğu Türkistanlılar ile yaklaşık 350 kişinin katıldığı yürüyüşte çeşitli sloganlar atıldı. Yürüyüş Cumhuriyet Meydanı’nda sona erdi. Burada grup adına konuşan Alperen Ocakları Sivas İl Başkanı Şehrettin Çatalçam, "Doğu Türkistan’dan yükselen feryat yüreğimizi dağlamaktadır. 21’inci yüzyılın ilk çeyreğini doldurmak üzere olduğumuz şu günlerde dünyanın gözü önünde Doğu Türkistan’da bir insanlık dramı yaşanmaktadır. Tek suçları Müslüman Türk olan Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin yaklaşık 250 yıldır zalim Çin’in zulmü altında verdikleri varlık mücadelesinin en çetin günleri yaşanmaktadır. Doğu Türkistanlı soydaş dindaşlarımız kan ağlarken bütün dünya kör, sağır, dilsiz bir şekilde bu hayasız, bu alçakça zulmü seyretmektedir. İnsan hakları havarisi olduğunu iddia eden Birleşmiş Milletler, Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği ve diğer uluslararası kuruluşlar cızırtıyı geçmeyen bazı ufak tefek tepkiler dışında duyarsız davranmaktadır. İslam İşbirliği Teşkilatı başta olmak üzere Müslüman kuruluşların tepkisizliği de manidardır. Büyük Türk milleti bunu unutmayacaktır" dedi.

Kaşgarlı Mahmud’un doğduğu yer olan Doğu Türkistan’ın Çin’in idaresinde her türlü milletin ve dini değerlerin yasaklandığı esareti yaşadığını aktaran Çatalçam, şunları kaydetti:

"Kızıl Çin, sözde terbiye ve eğitim kampları adı verilen Nazi kamplarında milyonlarca Uygur ve Kazak Türkü’nü esaret altında tutmakta, insanlık dışı muamele ve Çin işkenceleri ile Müslüman Türk’ün akıl sağlıklarını kaybetmelerine yol açmakta, aileleri parçalamakta, annesi ve babasından koparılan kimsesiz Türk balaları sokaklarda donarak can vermektedir. Kızıl Çin’in ne İslam’ın temel ilkeleri ile ne de yüce Türk milletinin kadim kültürü ile asla bağdaşmayan bir diğer uygulaması da kardeş aile projesidir. Kocası kamplara alınan Müslüman Türk kadınlarının evine zorla Çinli bir erkek yerleştirerek, onunla birlikte yaşamaya zorlamaktadır."