Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Ortaköy'de çobanlık yapan Fırat Yurdakul (28), Pınar Ezgi Esen ile evlenmek istedi. Ancak genç kızın ailesi bu evliliğe karşı çıktı. Fırat Yurdakul, 21 Mart günü, genç kızın babası Tarık Esen (50), dedesi İbrahim Esen (74) ve babaannesi Cennet Esen (72) ile köy bakkalı Celal Koral (68) ve oğlu Taylan Koral'ı (33) av tüfeği ile vurarak, öldürdü. Cinayetlerin ardından Celal Koral'dın otomobilini alıp kaçan, Yurdakul, Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde yakalandı. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Yurdakul hakkında öldürdüğü her kişi için birer kez olmak üzere toplam 5 kez müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Sivas 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde ocak ayında görülmeye başlanan davada karar verildi. Karar duruşmasına Esen ve Koral Aileleri'nin avukatları ile sanık Fırat Yurdakul'un avukatı katıldı. Tutuklu bulunduğu Trabzon Beşikdüzü T Tipi Kapalı Cezaevi'nden SEGBİS aracılığıyla duruşmada hazır bulundurulan Fırat Yurdakul, son sözünde pişman olduğunu ve öldürme kastı bulunmadığını söyledi.

Mahkeme, Fırat Yurdakul'u Tarık Esen'i 'tasarlayarak öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış müebbet, İbrahim ve Cennet Esen'i de 'suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla öldürmek' suçundan 2 kez ağırlaştırılmış müebbet, Celal Koral ile oğlu Taylan Koral'ı ise 'kasten öldürmek' suçundan 2 kez müebbet olmak üzere toplam 3'ü ağırlaştırılmış olmak üzere 5 kez müebbet cezasına çarptırdı.

Ayrıca 'nitelikli hırsızlık' suçundan 8 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme, Yurdakul'a verilen cezalarda iyi hal indirimi uygulamadı.

'BENİ VURMASIN DİYE ATEŞ ETTİM' DEMİŞTİ

Fırat Yurdakul, olaydan sonra hakim huzurunda verdiği ilk ifadesinde sevdiği kızla evlenmelerine izin vermedikleri için cinayetleri işlediğini itiraf ederek, şunları söylemişti:

"Olaydan birkaç gün önce Pınar'ı aradım. Babası Tarık'la konuşmasını, evlenmemiz için ikna etmesini söyledim. İkna olmazsa, 'kaçıp, gidelim' dedim. Pınar kaçmak istemedi. Ertesi gün babasını aradım. Telefonda beni tehdit etti, astı, kesti. 'Buraya gelirsen seni öldürürüm' dedi. Beni öldüreceklerini söylüyorlardı. Kendimi korumak için yanıma tüfek almıştım. Olay günü, akşam saatlerinde evlerinin önünden geçiyordum. Evden yüksek sesler geliyordu. Balkona çıkarak, dinledim. Beni dövmeyi, öldürmeyi sonra da bahçeye gömmeyi planlıyorlardı. O sırada Tarık'ın annesi balkona çıktı, beni gördü. 'Namussuz burada bizi mi dinliyorsun?' diyerek, beni iteledi. Seslere Tarık çıktı. O sırada elimdeki tüfek, Tarık'a doğru ateş aldı. Annesi üzerime atlayınca tüfek bir kez daha ateş aldı. Babasının evde yorganların altında bir şeyler aradığını görünce, arkamdan vurmasın diye ona da ateş ettim. Tetiğe nasıl bastığımı hatırlamıyorum." Olaydan sonra Celal Koral'un bakkalına gidip, sigara ve alkollü içecek istediğini belirten Yurdakul, ''Bana 'önce eski borçlarını ver' diyerek, küfretmesi üzerine önce bakkalı ardından sesleri duyup gelen oğlu Taylan'ı öldürdüm" demişti.