“HUKUK SİSTEMİMİZDE HER ŞEY TERSİNE DÖNMÜŞTÜR”

Av. Semih Gökayaz, açıklamasında, " Gülşen sahne adıyla tanınan Gülşen Bayraktar Çolakoğlu’nun 30 Nisan'da verdiği bildirilen bir konser sırasında sahnedeyken bir kişi hakkında söylediği, “İmam Hatip’te okumuş daha önce kendisi, sapıklığı oradan geliyor” sözleri önceki akşam sosyal medyada yayınlaması üzerine, siyasi iktidarın kimi üst düzey yetkilileri tarafından kınanarak, şarkıcı Gülşen, halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçu işlediği iddiasından sonra savcılık makamının resen soruşturma başlatıp, tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevki sonrası mahkemece tutuklanması hukuken kabul edilemez.

Tutuklamaya esas alınan sözler toplumda infial yaratmazken, verilen tutuklama kararı toplumda infial yaratmıştır. Hukuk sistemimizde her şey tersine dönmüştür.

Zira hukuk düzeninde siyasilerin etkisi ve baskısıyla yargının harekete geçip tutuklama kararı vermesi, yargının, iktidarın tamamen etkisiyle ve siyasi amaçları doğrusunda hareket ettiğini göstermektedir. Gülşen tarafından sarf edildiği iddia edilen sözler tutuklama gerekçesi olamaz. Gerek Anayasamıza gerekse Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine göre düşünceleri açıklama hürriyeti güvence altına alınmıştır. Diyelim ki sanatçı Gülşen, kendisine isnat edilen suçtan ceza alsa bile cezaevinde infazı mümkün değilken, tutuklamanın bir intikam aracına dönüştüğü bu kararla bir kez daha anlaşılmıştır.

Diğer yandan ulusal ve uluslararası yargısal içtihatlarımıza göre açıklanan düşünce, sarsıcı olsa dahi cebir ve şiddeti övmediği veya bunlara tahrik etmediği sürece düşünce açıklamaları ifade özgürlüğü kapsamında yer almaktadır.

Adana Barosu olarak; dünyada insan haklarının bu kadar ileri gittiği günümüzde kaçma ve delil karartma tehlikesi olmadığı açıkça bilinen, kamuoyunca tanınmış bir şarkıcının açıkladığı düşünceler neticesinde tutuklanmasını mazur görmediğimizi kamuoyuna saygıyla bildiriyoruz." ifadelerini kullandı.