Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğü'nde mutemet olarak görev yapan Ahmet E.’nin, 2006-2008 yılları arasında yürüttüğü doğrudan temin yöntemi ile akaryakıt alımı işlemlerinde ihaleye fesat karıştırıldığı ihbarları üzerine savcılık soruşturma başlattı.

Hakkında ‘ihaleye fesat karıştırma’ suçundan iddianame düzenlenen Ahmet E., 2008 yılı Nisan ayında tutuklandı. Savcılık daha sonra ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurma’, ‘özel belgede sahtecilik’ ve ‘suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma’ suçlarından da ek iddianame düzenledi.

Olaydan haberdar olan idare de idari soruşturma başlatırken, soruşturma raporunda akaryakıt ihalelerinde verilen teklif mektuplarındaki imza ve el yazılarının sahte olduğu tespiti yer aldı.

Raporda, Ahmet E'nin yargılandığı davada hüküm giymesi durumunda devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılması teklif edildi.

MAHKEME BERAAT KARARI VERDİ

Ağır Ceza Mahkemesi, Ahmet E’nin, söz konusu suçların unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraatına karar verirken, bazı ihalelerde teklif verilmiş gibi gösterilmesi amacıyla ‘sahte belge düzenleme ve kullanma’ suçuna iştirak ettiği gerekçesiyle diğer sanıklarla birlikte hapis cezasıyla cezalandırılmasına hükmetti; ancak bu cezalar için de hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildi. Temyiz edilen beraat kararını Yargıtay bozarken, yeniden yapılan yargılama sonucunda ceza mahkemesi tekrar beraat kararı verdi.

MASUMİYET KARİNESİ İHLAL EDİLDİ

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Disiplin Kurulu ise Ahmet E’ye, ‘gerçeğe aykırı rapor ve belge düzenleme’ fiilini işlediği gerekçesiyle 1 yıl süreyle kademe ilerlemesinin durdurulması cezası verilmesine hükmetti. Bu cezanın iptali istemiyle açtığı dava reddedilen Ahmet E., 7 Haziran 2016 tarihinde AYM'ye bireysel başvuruda bulundu.

9 Eylül'de bireysel başvuruyu görüşen AYM, Anayasa'nın 36 ve 38'inci maddelerinde güvence altına alınan masumiyet karinesinin ihlal edildiğine karar verdi.

Kararın bir örneği, masumiyet karinesi ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Edirne İdare Mahkemesi'ne gönderildi.

GEREKÇELİ KARAR

AYM kararının gerekçesi Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı.

Gerekçeli kararda Ahmet E'nin disiplin işlemine karşı açtığı idari davanın, ceza yargılaması devam ederken ilk derece mahkemesinde sonuçlandığına dikkat çekilirken, başvurucunun ceza davasında beraat ettiği, bir başka ifadeyle suçluluğunun hükmen sabit olmadığı hatırlatıldı.

AYM, mahkemenin kararında Ahmet E’nin ‘belgede sahtecilik’ suçundan suçlu bulunarak hüküm giymiş olmasını gerekçe göstermesini, ceza yargılaması sonucunda verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ‘cezai bir sorumluluk’ yükleyen nihai bir karar mahiyetinde olduğu algısına yol açtığı tespitinde bulundu. Kararda “Mahkemenin, başvurucu hakkındaki ceza yargılamasında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı sonucunda hüküm giydiği çıkarımında bulunduğu değerlendirilmiştir. Dolayısıyla başvuruya konu mahkeme kararında, başvurucunun suçlu olduğuna yönelik bir ithamın olduğu görüldüğünden bireysel başvuruya konu edilen mahkeme kararında masumiyet karinesine yönelik bir müdahalenin bulunduğu sonucuna varılmıştır” denildi. 

>> Anayasa Mahkemesinin 9/9/2020 Tarihli ve 2016/10891 Başvuru Numaralı Kararı için TIKLAYINIZ