"GÖREMEDİĞİM İÇİN KİMSE BENİMLE EVLENMEDİ”

“Gözlerimi kaybettiğimde 5 yaşındaydım sadece. Etrafımdaki herkes sonum diye düşündü. Etiyopya’da kızlar, ailesine çeyiz getirmek için erken evlendirilir. Benim gözlerim görmediğinden kimse benimle evlenmeyecek, kimse çeyiz getirmeyecekti. Annem ve anneannem korkusuz bir biçimde bu durumu avantaja çevirdi. Herkes o yapamaz derken, onlar yapabileceğime inandı. Beni görme engelliler için özel bir okula gönderdiler. Orada normlara meydan okuyabildim. Hukuk fakültesinden mezun oldum. Etiyopya’nın, Uluslararası kuruluşta savunuculuğuna başladım. Engelli olan bireylerin liderlik ruhu, sadece kaliteli  ve kapsayıcı bir eğitimle mümkündür. Erken çocukluk gelişimi, finansmanıyla mümkündür. Lütfen bu sürdürülebilir kalkınma yolculuğunda kimseyi yolda bırakmayın.”

“ENGELLİ BİR BELEDİYE BAŞKANI SEÇİM KAZANDI”

Uluslararası bir engellilik ve gelişim organizasyonu olan Light for the World’de savunuculuk ve insan hakları yöneticisi olarak görev yapan Nigussie, “İlk defa Turan Hançerli, engelli ilk belediye Başkanı Avcılar’da seçim kazandı. Lütfen içinizdeki gözlerinizi açın. Engelleriniz ötesinde yetenekleriniz görün. Bu yıl BM Engelli Hakları Sözleşmesi’nin Türkiye tarafından kabul edilişinin 10’uncu yılı. Hükümetinizi de tebrik etmek istiyorum. 2014’te, onur kırıcı kararnamede değişiklikler yapıldı dedi.

9 YAŞINDA BİLL CLİNTON’A ULAŞTI, HAYATI DEĞİŞTİ

Anastasia Somoza da engelli hakları savunuculuğuna henüz 9 yaşındayken başlamış. Kendisinden daha ağır engeli olan ikizinin okula devam edebilmesi için, dönemin ABD Başkanı Bill Clinton’a ulaşmayı başarınca, hayatlarının nasıl değiştiğini anlattı:

“Ben 4 çocuktan biriyim. Tek yumurta ikizim, diğer kardeşim de engelli. Annem babam biz çocukken bir karar alıp, ‘İkizlerimizi de engelsiz çocuklarımızla yan yana yetiştireceğiz’ dediler.  Annem, beni ve ikiz kardeşimi kararlarına dahil ettiler. 9 yaşıma geldiğimde bir fırsat yakaladım ABD Başkanı Bill Clinton ulaştım. Ben başkanla konuştum, ailemize yardımcı oldu. Gerekli yasal düzenlemeler yapıldı.  Bu düzenlemeler sayesinde eğitim alabildik. Ben ve kardeşim New York’ta devlet okuluna başladık. Tarihinde ilk defa en ağır engelli biri normal eğitime entegre edildi. Kardeşim hiç konuşamıyordu. Başlangıçta öğretmenleri nasıl öğreteceklerini anlamıyordu. Öğretenlerin, terapistlerin, bize deste veren herkesin eğitilmesi gerekiyordu. Sanat ve teknoloji sayesinde bu yapılabildi. Her ikimizde üniversiteye devam edebildik. Üniversiteden sonra iş gücüne katılabildik. Bu sayede bağımsız bir hayat sürdürebiliyoruz.  Kız kardeşim teknoloji sayesinde bizim gibi konuşabiliyor. Teknolojik cihaz sayesinde ellerini kullanmadan iletişim kurabiliyor. Ben şu anda New York Belediyesi’nde sözcü olarak çalışıyorum.  Engelli bireylerin üretken olabilmesi için eğitimde ve iş dünyasında böyle düzenlemelere ihtiyacı var. Toplumda herkes buna katkı sağlayabilir. Mesela ben daha erişilebilir metrolar için çalışıyorum. Asansörler bozuk olduğu için metroya istediğim zaman binemiyorum. “

"NEDEN OY KULLANAMIYORUM"

Down sendromlu engelli hakları savunucusu Robert Cem Osborn de kendi hikayelerini paylaşıp, “Benim de bir fikrim var. Ben neden oy kullanamıyorum? Neden üniversiteye gidemiyorum” diye sordu.

Engelli ve engelsiz iki dansçıdan oluşan Infinite Flow Dans Grubu’nun ilham veren dans gösterisiyle başlayan etkinlik, engelli bireylerin eğitime erişimini destekleyen en yeni teknolojiler de deneyimlendi.

“Engellilerin yüzde 40’ı okuma yazma bilmiyor”

Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı’, dünyanın değişik ülkelerinden gelen ve engelli kişilerin başarı öykülerinin anlatıldığı panel öncesi engelleri kaldıran teknolojilerin yer aldığı stantları dolaşıp, deneyimlerde bulundu. Sabancı, panelde yaptığı konuşmada, dünyada bir zihniyet dönüşümü yaşandığına dikkat çekip, insana ve yaşamlara dokunarak iyilik ve hayırseverlikte fark yaratmaya, eğitimle güçlenmeye odaklandıklarını belirtti. 12 yıldır engelli bireylerin aktif hayata katılabilmeleri için sivil toplum kuruluşlarına destek olup, hibe verdiklerini söyleyen Sabancı, her alanda eğitim hakkının tartışılmaz olduğunu savundu. Sabancı, “Eğitime erişimde en çok sorun yaşayan engellilerin yüzde 40’ı okuma yazma bilmiyor. İlk öğretimden üniversiteye kadar çok sayıda engelli gencimiz, ihtiyaçlarına yönelik destek alamadıkları için hayatlarından kopmak zorunda kalıyorlar. Üniversiteye girenler ise yüzde 10’un altında. İşgücüne katılım da yüzde 22” dedi. (Fatma Aksu / Hürriyet)