AVUKAT: BU KADIN CİNAYETİ DEĞİL

Türkiye Barolar Birliği Kadın Komisyonu’nda aralarında bulunduğu bazı kadın dernekleri Ankara 33’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davaya katılma talebinde bulundu. Katılma talebine ilişkin görüşü sorulan sanık avukatı Vahit Bıçak “Bu tür olaylarda katılma olabilmesi için kadın cinayeti olması lazım. Elinizdeki dosya kadın cinayeti değildir. Kadının cinsiyetinin dolayı işlenmiş bir suç yoktur” gerekçesiyle talebin reddedilmesini istedi. Mahkeme de talebi kabul etmedi.

ANNE: OĞLUMLA İLİŞKİSİ VAR

Sanığın özel harekât polisi annesi Hatice H. ifadesinde, olaydan sonra oğlunun kendisini aradığını belirterek “Oğlumla bir AVM’de buluştuk. Eşim üzerinde ne kadar malzeme varsa aldı, malzemeden kastım bir silah ve bıçak. Eşime ‘Hemen silahı temizle’ dedim. ‘Telefon düşmesin bana ver’ dedim. Taksiye binerek, oğlumu emniyete teslim ettik” dedi. Anne H.’in oğluna hamile olduğu halde dağlarda gezerek çalıştığını anlatması üzerine Mahkeme Başkanı Hasan Şatır araya girerek “Başkaları tüp bebek mi yapıyor” diyerek tepki gösterdi. Anne H., oğlunun olaydan önce Ceren Damar ile aralarında ilişki bulunduğunu da öne sürdü. Müşteki avukatlarının olaydan sonra delil karartma iddialarıyla ilgili olarak yönelttiği sorulara ise çelişkili yanıtlar verdi.

Savcının “Sanığa ait araçta arama yapın” talimatına rağmen aracın anne Hatice H. tarafından kaçırıldığı iddiasıyla ilgili olarak ise “Arabanın arandığını düşünerek aldım. Anahtar üstündeydi” dedi. Sanık H.’in gözaltında bulunduğu sırada telefonun Gölbaşı civarında sinyal vermesiyle ilgili “Benden çamaşır getirmemi istediler. Oğlumun telefonu da benim yanımdaydı. Söz konusu telefon o nedenle sinyal vermiştir. Telefon istenildiğinde polislere teslim ettim” açıklamasını yaptı. “Emniyet mensupları tarafından tutulan tutanaklar sahte mi” sorusuna ise anne H. “Ben onu değerlendirmem” yanıtını verdi. Müşteki avukatlarının, “2011 yılında kocanızı bıçakladınız mı” sorusuna H., “Davayla ilgisi olmayan konular neden soruluyor” karşılığını verdi. Daha önceki ifadelerinin aksine anne H. olaydan sonra sanık tarafından yazıldığı öne sürülen “intihar mektubunu”, aracın torpido gözünde bulunan kitaplar içinde bulduğunu ileri sürdü.

DEDE: EVLENMEYİ TEKLİF ETMİŞ

Tanık olarak dinlenen sanığın dedesi İsmail E. ifadesinde “Bu çocuk bunu niye yaptı bunu sorgulamamız lazım. Torunum bana ‘Okulda bir eğitmen arkadaşla yakınlığım oldu’ dedi. Eğitmenin kendisine evlenme teklifinde bulunduğunu bana söyledi. ‘Sakın evlenme’ dedim” iddiasında bulundu. Dede E. ifadesinin sonunda ise “Bir şey söylemek isterim. Ehlikeyfi keyiflendirir kahvenin kaynaması, eşeği baştan çıkarır sıpanın oynaması’” ifadelerini kullandı. E.’nin bu ifadeleri salonda gerginliğe neden oldu. Damar Ailesi’nin avukatları dede E. hakkında maktulün manevi anısına hakaretten suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi.

ARKADAŞ: İLİŞKİLERİ İKİ YILDIR SÜRÜYOR

Duruşmada dinlenen sanığın yakın arkadaşlarından tanık Yiğit A., sanığın cinayetten 2 yıl önce Ceren Damar ile ilişkisi olduğunu kendisine söylediğini, diğer tanık Hasan A. de olaydan bir ay önce Hasan İsmail H.’in ilişkisi olduğunu söylediğini öne sürdü. Hem anne H. hem dede E.’nin ve diğer tanıkların “sanığın Ceren Damar ilişkisi bulunduğunu” anlatması üzerine Mahkeme Başkanı Hasan Şatır, sanığın ilk duruşmada “Tek hatam bu ilişkimi kimseye söylememem oldu” şeklindeki ifadesi bulunduğunu hatırlattı. Tanık beyanlarıyla ilgili olarak müşteki avukatları, “Tanıklar Ceren’in hatırasına saldırı için organize edilmiş. Yalan tanıklıkta bulunuyorlar” dediler. Mahkeme Başkanı da tanıklara yalancı tanıklığın suç olduğu hatırlatmasında bulundu. Savunmalarından ardından mahkeme duruşmayı 21 Şubat’a erteledi. (Mesut Hasan Benli / Hürriyet)