Davutoğlu İsrail'in elinde kan bulunduğunu, yaptığının da korsanlık, haydutluk ve bir devlet tarafından işlenmiş cinayet olduğunu söyledi.

Dışişleri Bakanı Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi'nin bu duruma güçlü bir şekilde tepki vererek İsrail'in saldırı hareketini şiddetle kınamasını, saldırının soruşturulmasını, tüm sorumlu yetkililerin ve kişilerin cezalandırılmasını istediğini dile getirdi.

Davutoğlu İsrail'den de uluslararası toplumdan, saldırıda ölen ve yaralananların ailelerinden özür dilemesini, gemilerin derhal serbest bırakılarak Gazze'ye taşıdıkları yardımları ulaştırmalarına izin verilmesini ve Gazze'deki ablukaya son vermesini istedi.

Toplantıda söz alan İsrail'in BM nezdindeki büyükelçi yardımcısı Daniel Carmon da, Mavi Marmara'ya inen İsrail askerlerine bıçak, sopa ve diğer silahlarla saldırıldığını söyledi.

9 ölü, 25 yaralı

İsrail askerlerinin operasyonu

BM Güvenlik Konseyi toplantısının ardından bir basın toplantısı düzenleyen Ahmet Davutoğlu, İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak'ın telefonda kendisine 9 ölü, 25 civarında yaralı olduğunu, ancak yaralı sayısının daha fazla olmasından endişe duyulduğunu söylediğini açıkladı.

Dışişleri Bakanı yaralı Türk vatandaşlarının Türkiye'ye getirilmesi için iki ambulans uçak, Türk Hava Kuvvetleri'ne ait 2 uçak ve THY'na ait 3 uçağın da harekete hazır olduğunu duyurdu.

Peres: Askerlerimiz kendilerini savundu

İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, Mavi Marmara gemisindeki yolcuların İsrail ordusu askerlerine karşı şiddet uyguladığını, askerlerin de kendilerini savunmak durumunda kaldıklarını söyledi.

Peres can kaybından filonun organizatörlerinin sorumlu olduğunu, filonun tüm amacının da insani yardım değil provokasyon olduğunu savundu.

Türkiye'nin Tel Aviv büyükelçisi Oğuz Çelikkol'u geri çağırmasını değerlendiren Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman ise, Ankara'da büyükelçileri Gabi Levi'yi çağırmak gibi bir niyeti olmadığını söyledi.

Lieberman ikili ilişkilerdeki gerginliği daha fazla tırmandırmak niyetinde olmadığını belirtti.

Yine de son olayın yansımalarının uzun bir süre daha hissedileceğini vurgulayan Dışişleri Bakanı, "İstikrarı korumak için Türkiye ile ortak bir zemin bulma amacındayız" dedi.

Washington temkinli

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile telefonda görüşen ABD Başkanı Barack Obama'nın, Netanyahu'ya Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırıyla ilgili tüm gerçeklerin mümkün olduğu kadar erken öğrenilmesinin önemli olduğunu söyledi.

Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Obama'nın ölümlerden duyduğu derin üzüntüyü ve yaralılara dair endişesini dile getirdiği belirtildi.

Mavi Marmara

İsrail askerleri dün TSİ 04.30 sularında Gazze'ye insani yardım ulaştırmayı hedefleyen barış konvoyu gemilerinden Mavi Marmara'ya baskın düzenledi.

Ölü sayısı ilk dakikalarda 2 olarak alındı.

Daha sonra ise İsrail televizyonları ölü sayısının 16 olduğunu duyurdu. İlerleyen saatlerde ise İsrail ordu sözcüsü operasyonda en az 9 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Ancak İsrail, bu operasyonla ilgili haberlere sansür uyguladığı için ölü sayısı ve yardım ekiplerinin yeri konusunda uzun süre bilgi alınamadı.

Türkiye'nin Tel Aviv büyükelçiliği yetkililerine bile, ölü-yaralı sayısı ya da yaralıların hangi hastanalerde olduğu konusunda uzun süre bilgi verilmedi.

Gemiler şu anda Aşdod limanında.

Bilgi karmaşası

İlk dakikalarda gemidekilerle telefon yoluyla iletişim kurulamadığından gelişmeler Mavi Marmara'dan yapılan yayınlarla duyuruldu.

Gemiden yansıyan görüntülerde güvertedeki İsrail askerleri, yaralılar ve onlara müdahale etmeye çalışan sağlık görevlileri görülüyordu.

Yayınlarda silah sesleri de duyulabiliyordu.

Olayla ilgili bilgi veren İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) insani yardım örgütü yetkilileri, İsrail askerlerinin helikopterlerden gemiye inerek ateş açtığını anlattı.

Yetkililer askerlerin plastik mermilerin yanı sıra gerçek mermi de kullandığını söyledi.

İHH görevlilerinden biri, gemidekilerin askerlerden ikisini yaraladığını, onların tedavisinin de gemide yapıldığını söyledi.

Olayın Gazze'nin 60 kilometre açıklarında uluslararası sularda meydana geldiği bildirildi.

İsrail askerlerinin Mavi Marmara'ya saldırısından bir görüntü

3 kargo ve 3 yolcu gemisinden oluşan yardım filosu, İsrail'in Gazze'ye üç yıldır uyguladığı ambargoya dikkat çekmeyi hedefliyordu.

Gemiler İsrail'in Gazze'ye girişine müsade etmediği çimento ve diğer inşaat malzemelerinin yanı sıra, ilaç, tekerlekli sandalye, prefabrik ev gibi malzemeler taşıyor.

Özgür Gazze Hareketi'nin sözcüsü Audrey Bomse, İsrail'in orantısız güç kullandığını belirterek, ''Herhangi bir şiddetli direniş göstermeyecektik, direnişimiz pasif olacaktı'' dedi.

Bomse, gemidekilerin kesinlikle ateş etmediklerini kaydetti.

Gemileri Aşdod limanına götürmekte olan İsrail, yardım malzemelerinin Gazze'ye sevkedileceğini açıkladı.

İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Danny Ayalon, ülkesinin can kayıplarından büyük üzüntü duyduğunu ve olayların bu noktaya gelmesini engellemek için herşeyi yaptığını savunarak, kampanyanın düzenleyicilerinin şiddeti amaçladıklarını öne sürdü.

"Rotamız Filistin, Yükümüz İnsani Yardım" kampanyası çerçevesinde yaklaşık 10 bin ton yardım taşıyan 6 gemi dün öğleden sonra Kıbrıs açıklarından Gazze'ye doğru hareket etmişti.

Bölgeye inşaat malzemelerinin girişine izin verilmediği için, Gazzeliler geçen yılki İsrail saldırısında yıkılan evlerini onaramıyor.

Bölgede gıda ve ilaç sıkıntısı da yaşanıyor.


BBC