HABERTÜRKTelevizyonu'nda canlı yayına katılan emekli Orgeneral Çetin Doğan, iddiayı ortaya atanlara çağrıda bulunarak, "DVD'lerde, imzalarda benim merşu olmayan bir sözümü, bir kaydımı bulurlarsa alnımı karışlasınlar. Eğer bulamazlarsa ben onların alnını karışlayayım mı?" dedi. Emekli Orgeneral Çetin Doğan, Anayasa mahkemesinde Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sivil yargı denetimine açılmasının görüşüldüğünü belirterek, "Türk Silahlı Kuvvetleri'ni tekrar sindirme ve belli mercileri etkilemek için bu gündeme oturtuldu" dedi. Doğan'a göre, böyle bir haberle ilgili ikinci bir ihtimal de bir medya organında yazdığı yazıların birilerinin bam teline basmış olması.

JENERİK ORTAMDA

Batı Çalışma Grubu'nun (BÇG) 1997 yılında başkanlığını yürüttüğünü belirten Doğan, "Gayet meşru bir zeminde kurulmuştur ve bu görev talimatında da TSK aleyhine ve irticai faaliyetlerde bulunan, Cuma hutbelerinde vaaz verenleri veya silahlı kuvvetler aleyhine kışkırtıcı faaliyette bulunanları yasal platformda bilgilendirmek için bilgi toplamaya yönelik garnizon komutanından bir istektir. Bundan dolayı sayın Hasan Celal Güzel tarafından mahkemeye verildim. Takipsizlik verildi" dedi. Balyoz Harekat planı ile ilgili soruyu da yanıtlayan Doğan, "2002'de bir seminer yapılmıştır. Ama ismi 'Balyoz' değildir. Balyoz diye harekat planı olmaz. Harekât planı, bizim harp oyununda ya da seminerlerde yaptığımız şey, mevcut planların jenerik bir senaryoda ayrı bir ortamda denenmesidir. Biz öyle saçma sapan ürkütücü isimler falan koymayız zaten. Böyle bir seminer mevcut olan planların yeterliliğini tartışmadır. Ama jenerik bir ortamda. Bugünkü ortam için hazırlıyorsunuz. Öngördüğünüz tehditler değişebiliyor zaman içinde. Bir de bunun eğitim amacı var tabii" dedi.

PROTOKOL VAR

Yapılanın Emniyet Asayiş Planı (EMAYSA) olduğunu belirten Doğan "Eskiden beri bu tür planlar vardı. Ama daha kapsamlı olsun diye İçişleri Bakanlığı ile bir protokol imzalandı. Bu protokolde de benim imzam vardır. Bu protokol çerçevesinde asayişin önlenmesi mülki amirlere aittir normal zamanda. Ancak kolluk kuvvetler yeterli olmadığı zaman askeri güç çağrılır. Komuta askeri güce geçer. Burada da öngördüğümüz dış tehdit söz konusu iken cephe gerisinde bir kalkışma hareketi olduğu zaman ne yapılabiliriz tartışılmıştır. Biz asayişiz diye ortaya çıkan ortalığı bulandıran faaliyetler değil onu engelleyen faaliyetler. Mülki amir yerindedir. Ancak sıkıyönetim ilan edildiği zaman sıkıyönetim komutanının direktifine uymak zorundadır" dedi.

BİRİ KONUŞMALIYDI
Çok sayıda general hakkında iddia ortaya atıldığı ancak hiçbirin konuşmadığının hatırlatılması üzerine Çetin Doğan "Ben hiçbir şeyden çekinmem. Birilerinin çıkması gerekirdi. Gayet tabii dava açılabilir ve ispat edecekleri bir şey varsa görürüz. Dün ne dediysem bugün de arkasındayım. Bugün ne yapıyorum. Dün bazı yanlışları doğrudan ilgili makamları resmi platformlara söylüyordum. Bugün bunu yazılarımla yapıyorum" dedi. Ortada bilgi kirliliğinin söz konusu olduğunu belirten Doğan "O CD'lerde benim konuşmalarım ele geçirilmiş olabilir. Çünkü açıktır. Her şeyi ile yukarıya veriyoruz. Her konuda olduğu gibi sızıntılar da olabilir. Bu sözler içinde şurayı bombalayacağız ya da şunu yapacağız şeklinde benim ya da başka subay arkadaşımın sözünü bulurlarsa alınlarını karışlarım. Yazılı beyanımı da bulamazlar. Rejimle ilgili tereddütlerim her türlü kuşkularım yazılarımda yer alıyor" dedi.

ÖRNEK'İN GÜNLÜKLERİ
AK Parti hükümeti ile ilgili sakıncalı noktalar gördüğünü ancak çözümün darbe olmadığını belirten Doğan, koruma görevinin sadece silahlı kuvvetlerin olmadığını, tüm yurttaşların da görevi olduğunu söyledi. Doğan, Özden Örnek'in günlükleriyle ilgili de "Doğruysa ne olabilir. Biliyorsunuz en yüksek mahkeme AKP'yi irtiaci faaliyetlerin odak noktası olmakla suçladı. TSK'nın nitelikleri anayasada Türkiye Cumhuriyetini korumak ve kollamak görevi vardır. Bazı platformda 'bunlar çizmeyi aşıyor' diye belki konuşmuş olabilirler" diye konuştu. Hiçbir zaman gayri meşru zeminde bir konuşması olmadığını söyleyen Doğan, "Endişelerimi belirtmişimdir. Silahlı kuvvetler olarak teyakkuz olmamız gerektiğini ileri sürmüşümdür. Ama bunun ötesinde vay darbe yapalım vay bombalayalım. Gayri meşru sözlerim olmamıştır. Bunun altında ezilecekler, kahrolacaklar. Çünkü bu gerekli. Bu bir buhran dönemidir" dedi. Savcılığa her zaman ifade verebileceğini belirten Doğan, sözlerini "Tarafın feracesi sıyrılacaktır" diye tamamladı. SABAH / İSTİHBARAT