Türkiye, Genelkurmay 2. Başkanı Aslan Güner'in bundan 3 yıl önce İsrail'den aldığı dinleme cihazları ile 2 bin kişiyi dinlettiği iddialarından Taraf Gazetesi'nin 'Aslan Paşa'nın suçlu kulakları' manşetiyle haberdar oldu. Aslan Güner'in 2007'de istihbarat başkanlığı görevini yürüttüğü sırada "PKK'lıları dinleyeceğiz" gerekçesiyle İsra-il'den Genelkurmay Elektronik Sistemleri (GES) Komutanlığı'na alınan sistemle dinlettiği iddia edilen kişiler arasında Prof. Dr. Baskın Oran'ın da ismi geçiyordu. Oran, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Dilekçede, 'Güner'in Genelkurmay İstihbarat başkanlığı görevini yürüttüğü 2007'de, PKK'lıları dinleme gerekçesiyle GES Komu-tanlığı'na alınan dinleme cihazıyla kamuoyunun yakından tanıdığı kişilerin dinlendiğine ilişkin haberlere' dikkat çekilmişti. Dinlemelerin sadece MİT, Emniyet ve Jandarma tarafından yapılabileceği ifade edilen suç duyurusu dilekçesinde, GES Komutanlığı'nın dinlemeye yetkili olmadığı kaydedilmiş ve Güner ile soruşturma sonucu açığa çıkarılacak diğer kişiler hakkında 'görevi kötüye kullanma', 'özel hayatın gizliliğini ihlal' ve 'haberleşmenin gizliliğini ihlal' iddialarıyla kamu davası açılması istenmişti.

Ancak savcılık, soruşturmada 'görevsizlik' kararı vererek dosyayı Genelkurmay Askerî Savcılığı'na gönderdi. Görevsizlik kararında, 'konuyla ilgili incelemede, şikâyet edilen Aslan Güner ve GES Komutanlığı yetkililerinin, suça konu eylemlerinin askerî görevlerinden kaynaklandığı ve soruşturmanın Genelkurmay Askerî Mahkemesi Savcılığı tarafından yapılması gerektiği' ifade edildi. 'Görevsizlik' kararını değerlendiren Prof. Dr. Baskın Oran, davanın askerî mahkemede görülebilmesi için bunun askerî mahalde ve askerî görevde işlenmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Oran, "Bu ikisi de yok. Sivil savcı nasıl kalktı da bunu askerî mahkemeye gönderdi ben anlamadım." diyor. Baskın Oran, kararın, itiraz hakkı bulunmadığı için avukatı Oya Aydın'a tebliğ edilmediği bilgisini veriyor. Konunun askerî mahkemeye intikal ettirilmesi üzerine yorum yapmak istemeyen Oran, bunu yakın geçmişte yaşanan bir örnekle anlatıyor. Şemdinli'de 2 astsubayla itirafçının 36 yıl hapis cezası aldığını, ancak Yargıtay'ın bunu askerî mahkemeye gönderdiğini hatırlatan Oran, orada da bu kişilerin ilk duruşmada tahliye edilmelerine dikkat çekiyor.

Türkiye'de sonuç alamazsak AİHM'ye gideceğiz

Baskın Oran, sivil savcılığın 'görevsizlik' kararının referandum sonucu değiştirilen anayasaya aykırı olduğunu söyledi. Cezaya ilişkin kanun değişikliklerinin sanık lehinde olması halinde uygulanacağını, ancak usul değişikliklerinin hemen uygulanması gerektiğini aktardı. "Bu bir usul değişikliğidir ve anayasaya aykırıdır. Anayasa değişti, kanun değişmedi denmez. Bu değişiklik uygulanmalıdır." diyen Oran, yapılanın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin adil yargılanma hükmüne de aykırı olduğuna dikkat çekti: "Suç askerî bir suç değil. İşlenen mahal de askerî mahal değil. Bu anayasaya ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin adil yargılanma hakkı maddesine aykırı. En sonunda Türkiye bize hakkımızı vermezse gidip uluslararası mahkemelerde hakkımızı arayacağız."




Zaman