‘Yargı Kararlarında Gerekçelendirme Çalışması’, iyi uygulama örneği olan ülke mevzuatlarının gerekçeli karar hakkını nasıl düzenlediği, yabancı hukuk sistemlerinde faaliyet gösteren ilk derece, istinaf ve temyiz mahkemelerinin gerekçeli karar yazım usulleri ve standartlarının belirlenmesi, planlanan meslek içi eğitimlerde kullanılması ve Türk hukuk sistemine kazandırılması amacını taşıyor.

Söz konusu çalışma kapsamında çevrimiçi olarak uluslararası seminer düzenlendi. Seminerin açılışında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Yargıcı Saadet Yüksel, Avrupa Konseyi Adalet ve Adli İşbirliği Daire Başkanı Mikhail Lobov, Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Dairesi Başkanı Dr. Hacı Ali Açıkgül ve TAA Başkanı Muhittin Özdemir birer konuşma yaptı.

YÜKSEL: GEREKÇELİ KARAR KONUSU KUTSAL BİR GÖREV

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Yargıcı Saadet Yüksel, gerekçeli karar yazma hususunun, AİHM mekanizması bakımından çok önemli olduğunu söyledi. Gerekçeli karar konusunun, AİHM ve Türk yargısı açısından diyalog ve iş birliğine yönelik kutsal bir konu olarak nitelendirilebileceğini belirten Yüksel, “Strazburg Mahkemesinde geçmişte olmakla beraber yeni kararlarda daha sıklıkla görülen, yargısal süreç temelli inceleme ya da usuli inceleme olarak nitelendirilebilecek yargısal davaların ulusal kararların gerekçesi büyük önem arz ediyor” dedi.

LOBOV: KARARLARIN GEREKÇELENDİRİLMESİ YARGI SİSTEMİNİN TEMEL UNSURUDUR

Avrupa Konseyi Adalet ve Adli İşbirliği Daire Başkanı Mikhail Lobov ise, yargı kararlarının gerekçelendirilmesi konusunun yargı sisteminin en önemli ve temel unsuru olduğunu belirtti. Adalet Bakanlığına ve Adalet Akademisine semineri organize ettikleri için teşekkürlerini ileten Başkan Lobov, şunları söyledi: “Birçok AİHM içtihadında da görüldüğü üzere gerekçelendirmenin düzgün şekilde yapılması, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) uygulanabilmesi açısından çok önemli. AİHS’e ilişkin bazı ihlallerin ulusal yargı kararlarında yeterince gerekçelendirilmemiş olmasından kaynaklandığını da görüyoruz. Yapılacak çalışmalar gelecekte ihlallerin önlenmesi ve uygulanması açısından çok önemli olacak. Bu seminerde iyi uygulamalar konusunda bir fikir alışverişinde bulunabileceğiz. Bu sayede de uluslararası uygulamalardan hareketle çeşitli konularda fikirlerimizi karşılıklı birbirimize aktarma şansı bulacağız.”

AÇIKGÜL: GEREKÇELİ KARARLARIN KARAR METİNLERİNE YANSIMASI KONUSUNDA ÇALIŞIYORUZ

Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Daire Başkanı Açıkgül ise, gerekçeli karar hakkının ikna edici ve anlaşılabilir olmasının ilk amaç olduğunu vurgulayarak, “Amacımız gerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde ve diğer uluslararası metinlerde, gerek Anayasa’da açıkça belirtilen gerekçeli karar hakkının, yeterli ikna edici ve anlaşılabilir bir şekilde yargı kararlarına nasıl yansıması gerektiğine ilişkin ortak karar almak. Uluslararası bir forum etrafında diğer ülke uygulamalarının ve modellerinin görülmesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi standartlarının görülmesi anlamında hem akademisyen, hem uygulayıcı arkadaşlarımızın katılımı ile iyi bir forum oluşturmak istedik” dedi.

ÖZDEMİR: TEMEL HEDEFİMİZ HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNE İNANAN HÂKİM SAVCILAR YETİŞTİRMEK

TAA Başkanı Muhittin Özdemir de akademi bünyesinde yürütülen eğitimlere değinerek, hakim savcı adaylarının insan hakları konusunda iyi yetiştirilmesi için çaba sarf edildiğini belirtti. Akademinin reform sürecinden geçtiğini anımsatan Özdemir; “İnsan hakları merkezimizin yürüttüğü çalışmalar kapsamında HELP eğitimlerinde geçen yıl istatistiklerde Avrupa ikincisi olduk. Şu anda da hakim ve savcılarımıza yeni HELP modülünün eğitimini gerçekleştiriyoruz. Yaptığımız faaliyetlerin içerisinde en önemlisi gerekçeli karar yazma çalışması. Adalet Akademisi müfredatında bugüne kadar hiç olmayan gerekçeli karar yazılmasına yönelik ders koyduk. Bu yönde çalışmalarımız devam edecektir” şeklinde konuştu.