Eski Ankara DGM savcısı ve hukukihaber.net yazarı Talat Şalk, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile ilgili verdiği 'derhal tahliye' kararıyla ilgili olarak Yeniçağ gazetesi yazarı Arslan Tekin'e konuştu.
Bir dönem İmralı'da Abdullah Öcalan'ı sorgulayan Şalk, AİHM'in kararının yerinde olduğunu söyledi. "AİHM, mahkumun kim olduğuna bakmıyor. AİHM, terörü, teröristi savunmaz" diyen Şalk, "Adam dört seneden beri tutuklu. AİHM'in kararını doğru buluyorum. Bizim de kurallara uymamız gerekiyor" ifadesini kullandı.
Tekin, Şalk ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesini şöyle aktardı:
"- Siz savcı ben gazeteci olarak İmralı'da beraberdik...
- Kitabınızı biliyorum. İmralı'daki Konuk kitabını yazmıştınız.
- Yağmur'la (Tunalı) konuşuyordum. Ona Selahattin Demirtaş hakkında yazdığımın yanlış olduğunu, AİHM'nin kararının yerinde olduğunu söylemişsiniz.
- Ben onu tek sanıkla biliyordum. Yeni sanırım 107 sanıklı iddianame hazırlanmış. Adam dört seneden beri tutuklu. AİHM'nin kararını doğru buluyorum. Bizim de kurallara uymamız gerekiyor.
- Ama şöyle deniyor: Bizde daha iç hukuk bitirilmedi, AİHM'ye gittiler, deniyor.
- AİHM'nin bu şekilde uygulamaları var. Kararı ters değil. AİHM terörü savunmaz.
- Ama PKK olunca Avrupa yumuşak bakıyor. Ben o açıdan da biraz sert girdim.
- AİHM, mahkûmun kim olduğuna bakmıyor. AİHM, terörü, teröristi savunmaz.
- Yani AİHM'nin kararı doğrudur, diyorsunuz. Türkiye Demirtaş'ı serbest mi bırakması gerekirdi?
- Serbest bırakılması lâzımdı. Bırakırlar, mahkeme yine devam ederdi. Ama şimdi bırakırlar mı, bırakmazlar mı bilmiyorum. Davaya bir sürü insan eklemişler.
- Çok insan eklemeleri, AİHM'ni boşluğa düşürmek için mi?
- Belki onun içindir. Sabah Can Ataklı'yı dinledim. "AİHM'ne uyarlar, Demirtaş'ı serbest bırakırlar, sonra yine tutuklarlar." diyor. Bunu yaparlar mı, yapmazlar mı, bilmiyorum. Mademki, biz Avrupa Konseyi üyesiyiz, bu kararlara uymak durumundayız. Ama Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına da yerel mahkemeler uymuyor.
- Meselâ Osman Kavala boşu boşuna yatıyor. Ama Demirtaş için bunu söyleyemeyeceğim; çünkü, HDP'nin genel başkanıydı. HDP PKK'yla ilişkili. O kesin.
- Ben olayları takip ettim. IŞİD'in Aynülarap kuşatmasında HDP, Türkiye'nin müdahale etmesini istedi. Türkiye etmedi, bütün PKK'lıları sokağa döktüler. Demirtaş'ın mutlaka yargılanması gerekir. Zaten AİHM'de Demirtaş için suçsuz diyemez. Arslan Bey, AİHM şuna bakıyor; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde sanığa tanınan haklardan sanığın yararlanıp yararlanmadığına. AİHM'nin sanığı Demirtaş değil; bizim mahkemeler, hatta mahkemenin bağımlı olduğu ülkedir. Yani Türkiye yargılanıyor. İşin esası bu.
- Hukukçu sizsiniz. Anladığım "Niye tutuklu?" diyorsunuz...
- Şöyle bir şey var. AİHM, duruşmalar makul sürede bitirilmeli, diyor. Meselâ Osman Kavala tek sanık. Demirtaş'ı da tek sanık biliyorduk. 107 kişi sonra eklendi. Tek sanıklı davanın üç senedir, dört senedir bitirilmemesini, AİHM, hak ihlali kabul ediyor. Nasıl hak ihlali?... Adamı tutukluyorsun, tahliye etmiyorsun, doğrudan doğruya hürriyetini gasp ediyorsun.
- HDP kapatılsın sözü ara ara söyleniyor. Ben de kapatılsın, diyorum. Belki kapatılması gerektiğini ilk yazan da benim... Aynülarap olaylarından dolayı... Çünkü HDP kışkırttı, Kopenhag kriterlerinde de, eğer teröre karışmışsa parti kapatılır, diyor.
- HDP ile ilgili deliller ortaya konsun.
- Siz hukukçu olarak, kapatılır, diyor musunuz?
- Hakikaten teröre destek veren bir parti. Türkiye kapatır, delilerini ortaya koyar. Onlar AİHM'e giderler. AİHM itirazı kabul etmez."
