Eski erkek arkadaşı tarafından katledilen Pınar Gültekin'in cinayeti ile ilgili kızlarını kaybeden mağdur Gültekin Ailesi'nin avukatı Rezan Epözdemir oldu.

Av. Dr. Rezan Epözdemir, henüz 18 yaşındayken erkek arkadaşı Cem Garipoğlu tarafından 29 bıçak darbesi ve testere ile kafası bedeninden ayrılarak vahşice ve hunharca katledilen Münevver Karabulut'un ailesinin avukatlığını üstlenmişti.

3 Mart 2009 tarihinde yaşanan vahşi cinayet Türkiye kamuoyunda dikkat çekmiş ve büyük tepki oluşmuştu. Katil zanlısı Cem Garipoğlu ise cinayetten 197 gün sonra teslim olmuştu.

Rezan Epözdemir, 2014 yılında Habertürk'e verdiği röportajda "Cem Garipoğlu’nun avukatlığını yapabilir miydiniz? O anlamda melektaşlarınızla empati kurdunuz mu?"sorusuna bu yanıtı vermişti:

"Savunmak kutsaldır ama ben böyle vahşi şekilde cinayet işleyen birini savunmam. Cinsel istismar, silah kaçakçılığı, cinayet gibi davalara bakmıyorum. Mağdurları savunmayı tercih ediyorum.

Meslektaşlarıma da saygı duyuyorum, herkesin savunulma hakkı var ama özellikle maddi imkânsızlıklar içinde olan mağdur kişilerin, bilhassa kadınların avukatlığını yapmayı tercih ediyorum."

Bir çok kadın cinayeti ve kadına şiddet dosyasında sosyal sorumluluk projesi olarak mağdur aile vekilliği ve mağdur vekilliği yapan Av. Rezan Epözdemir, Beyoğlu'nda apartman boşluğunda cansız bedeni bulunan Nazlı Sinem Erköseoğlu'nun ailesinin de avukatlığını yapmıştı.

Boston Üniversitesi’nden mezun olan 24 yaşındaki Nazlı Sinem Erköseoğlu'nun cansız bedeni, 26 Eylül 2010’da Beyoğlu’nda, Paksoy Holding’in veliahtları M. Emre Paksoy ile kardeşi Can Paksoy'un dairesinin bulunduğu 10 katlı apartmanın havalandırma boşluğunda bulunmuştu.

Sanıklar Can Paksoy ve Mahmut Emre Paksoy bu yıl Şubat ayında görülen duruşmada delil yetersizliğinden beraat etmişti.

Vahşice katledilen Pınar Gültekin'in ailesi de kızlarının katledilmesine ilişkin hukuki süreci avukat olan Av. Dr. Rezan Epözdemir'e teslim etti.

"SONUNA KADAR HUKUKİ MÜCADELEMİZİ VERECEĞİZ"

Rezan Epözdemir, konuya ilişkin şöyle konuştu:

Henüz hayatının bağrında ailesinden ve sevdiklerinden koparılmış, yarınları, umutları ve geleceği elinden alınmış Pınar Gültekin'i canavarca hisle ve eziyet çektirerek katleden bu cani ve bu hunharca cinayete iştirak eden, suç delillerini gizleyen ve yok eden diğer faillerin tespiti için sonuna kadar hukuki mücadelemizi vereceğiz. Bu konuda acılı ailenin vekil sıfatıyla yanında olup, olayın aydınlatılması ve faillerin hak ettiği cezayı alması için etkili bir hukuki mücadele vereceğiz.

Epözdemir, Pınar Gültekin cinayetiyle ilgili sözlerine şöyle devam etti:

Bu insanın insan olma vasfına aykırı, canice Cinayetin gerçekleşme şekline ilişkin avukat olarak bizlerin ve mağdur ailenin kafasında çok önemli soru işaretleri var. Öncelikle failim cinayet sonrası soğukkanlı ve planlı hareketleri göz önüne alındığında, cinayetin " Tasarlanarak " işlendiği kanaatindeyiz.

Yani TCK'nın 82. Maddesindeki iki nitelikli halin" canavarca hisle ve eziyet çektirerek ve tasarlanarak " bir arada bulunduğunu düşünüyoruz. İkincisi şüpheli burada da cezasını minimize etmek ve azaltmak amacıyla kurgulanmış, ezberletilmiş ve birbiriyle çelişen ifadeler veriyor.

Ne yazık ki kadına şiddet ve kadın cinayetlerinde erkekleri çok sık başvurduğu haksız tahrik indiriminden faydalanmak için ezberletilmiş, kurgulatılmış, gerçek dışı ifadeler veriyor, buna yargılama makamlarınca itibar edilmemesi gerektiğini düşünüyoruz.

Ha keza, müvekkil aile de biz de bu canavarca hisle işlenen cinayete başka faillerin de TCK 37 uyarınca müşterek fail veya TCK 39 uyarınca yardım eden sıfatıyla iştirak ettiğini düşünüyoruz. Yine TCK 281 uyarınca suç delillerini gizleyen, yok eden, değiştiren başkaca faillerin de olduğunu düşünüyoruz.

Olayı oluş şekline, şüphelinin olay sonrası soğukkanlı ve planlı hareketlerine, yakma, betona dökme, varile koyma gibi canavarca hareket tarzına baktığımızda, şüphelinin olayın başından, suç delillerinin gizlenip, yok edilmesine kadarki süre içerisinde başka bir failin desteğini almaması, hayatin olağan akışı, mantık ve fizik kurallarına aykırıdır. Bu cinayetin bütün yönleriyle ortaya çıkarılması, varsa diğer şüphelilerin tespit edilmesi ve emsal mahiyette cezalandırılması için savcılık dosyasına soruşturmanın genişletilmesine ilişkin taleplerimizi sunuyoruz.

Bu kapsamda; olay anı ve sonrası dahil tüm aşamalardaki kamera kayıtlarının celbi ile bilirkişi incelemesine esas olmak üzere dökümünün yapılması, Şüphelinin olay öncesi, olay anı ve yakalanana kadarki süreçteki baz, sinyal kayıtlarının CMK 135. Maddesi gereğince tespiti ve görüştüğü kişilerin kimlik bilgilerinin tespiti ve dinlenmesini talep ediyoruz, yine bu hunharca cinayette kullanılan başta varil olmak üzere bütün mukayeseye elverişli materyal ve tüm deliller üzerinde başta parmak izi olmak üzere bütün teknik ve adli incelemelerin yapılmasını talep ediyoruz.

Son tahlilde; canavarca hisle ve eziyet çektirerek bir aileyi ve bu surette en çok da insanlığı öldüren bu cani ve diğer faillerin hak ettiği şekliyle emsal mahiyette cezalandırılması için müvekkillerimiz adına sonuna kadar hukuki mücadelemizi vereceğiz. (HaberTürk)