Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan Tanzanya Cumhurbaşkanı Jakaya Mrisho Kikwete ile görüşmelerinin ardından Çankaya Köşkü'nde düzenlenen ortak basın toplantısında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Gül, bir gazetecinin "Son günlerde yargı alanında yaşanan tartışmalardan rahatsız mısınız? Kaygılı mısınız? Bunu devlet krizi olarak yorumlayanlar da var, siz bu krizin bitmesi için nasıl devreye gireceksiniz?" sorusu üzerine, olup bitenlerin çok üzüntü verici olduğunu, olayları yakından takip eden bir çok kişinin hissiyatının da bu yönde olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül, "Bu bir fasit dairedir aslında, kısır bir döngüdür. Bundan Türkiye'nin süratli bir şekilde çıkması gerekir. Bunun için yapılması gereken şey de gayet açıktır; çok süratli bir yargı reformu yapmak gerekir. Ama burada hemen dikkatinizi çekerim, yargı reformu yapılırken bu çıkmaz sokak ya da kısır döngü daha çok derinleştirici bir şekilde olmamalıdır" dedi.

Gül,  sözlerine şöyle devam etti:

"Daha çok politize olucu, daha çok tartışıcı ve daha çok kutuplaştırıcı bir şekilde asla olmamalıdır. Buna kesinlikle fırsat verilmemelidir. Ama o zaman bu nasıl yapılacaktır? Gayet açıktır. Türkiye AB ile tam üyelik müzakereleri yapan bir ülkedir. Bu konuda AB'nin müktesebatı, kriterleri ve standartları Türkiye tarafından süratli bir şekilde üstlenilmelidir. Bu konuda aslında bütün partilerimizin ön yargısız bir işbirliği içine girmesi çok önemlidir.

Bu yeni bir kutuplaşma, yeni bir mücadele alanı asla olmamalıdır. O zaman ülkemize zarar verir. Çünkü adalet, yargı, hukuk konusu daima objektif kriterler içerisinde ve en yüksek standartlarda yapılmalıdır ve bunun için de müzakere eden, üyelik müzakereleri sürdüren bir ülke olarak AB standartlarını süratli bir şekilde üstlenmemiz gerektiği kanaatindeyim."

Yargı mensuplarını bir araya getirmişti

"Kurumlardan birbirlerini yetki aşımıyla suçlayan açıklamalar geldiğinin ve yasama, yürütme ve yargı organlarının temsilcileriyle zaman zaman bir araya geldiği" hatırlatılarak, "Bu aşamada öyle bir düşünceniz var mı?" sorusuna karşılık Gül, bir süre önce yeni yıl dolayısıyla yüksek yargının tüm başkanları, yürütme, yasama organlarının temsilcileriyle buluştuklarını anımsattı.

Cumhurbaşkanı Gül, "Toplantıda öğrendim ki, Adalet Bakanlığı ve askeri mahkemeler de dahil olmak üzere yüksek mahkemeler, Barolar Birliği yeni yargı reformu konusunda çok detaylı ve gerçekten çok değerli çalışmalar yapıldı. Bu konuda önemli mesafelerin alındığı ve çok önemli mutabakatlar sağlandığını bana söylediler. Ama bazı önemli konularda mutabakatın gerçekleşmediğini o zaman söylemişlerdi. Dolayısıyla bu konularda şimdi süratli bir şekilde mutabakat sağlanmalı" dedi.

Gül, "Tam üyelik konusunda ısrarlı ve müzakere eden bir ülke konumunda olduğumuz için burada da ilke AB kriterleri olmalı. Bu yeni yargı reformu çıkış noktasıdır. Elbette cumhurbaşkanı olarak memleketimizin bu önemli sorunlarının çözümü konusunda elimden gelen her türlü katkıyı sağlayacağım. Bunların bazıları kamuoyu önünde oluyor bazıları olmuyor. Gayretlerim şüphesiz ki devam edecek" şeklinde konuştu.

Yargıtay Başkanı: "Biz de istiyoruz ama..."

Bu arada, Yargıtay Başkanı Gerçeker, Yargıtay'dan ayrılırken gazetecilerin, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yargı reformuna ilişkin sözlerini anımsatması üzerine, "Biz de reform istiyoruz ama reform istekleri farklı" dedi.

Gerçeker,  "Herkes görüşünü ortaya koyuyor. Biz, yargı bağımsızlığının güçlendirilmesini istiyoruz" diye konuştu.

Gül'ün önerisini siyasiler ve uzmanlar CNN TÜRK'e değerlendirdi:

CHP Genel Sayman Mustafa Özyürek:
"Ne yazık ki Cumhurbaşkanı uzlaşmayla seçilmediği için, tutumlarında da AK Parti'nin istekleri doğrultusunda karar alıyor. Hakem rolünü oynamıyor. Yargı reformunu biz de istiyoruz ama Biz, HSYK Başkanı Adalet Bakanı  olmasın, müsteşar üye olmaktan çıkarılmalı diyoruz. AB raporlarında da bu var. AK Parti'nin yargı reformundan ne kastettiğini biz biliyoruz...  Yargı bağımsızlığını çözüm alan bir girişiminin yanındayız. Aksi takdirde ise karşısındayız."

Radikal Gazetesi Ankara Temsilcisi Murat Yetkin:
"Yargı reformu zor görünüyor. Cumhurbaşkanı'nın yargı reformuna dikkat çekerken kullandığı ifadeler dikkat çekici. Kutuplaşmaya yol açmaması gerektiğini vurguladı. Demek ki bu noktada kaygıları var."

Milliyet Ankara Temsilcisi Fikret Bila:
"Ciddi bir devlet krizi. Gerginlik henüz giderilmiş değil. Önümüzdek günlerde de bu konu gündemin ilk sırasında yer almayı sürdürecek."


Tanzanya ile vize muafiyeti

Öte yandan Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin Afrika ile stratejik işbirliği kapsamında Tanzanya ile ilişkilere önem verdiğini belirterek, "Bu ziyaretin ilişkilerimize ivme kazandıracağına inanıyorum" dedi.

Basın toplantısı öncesinde, Türkiye ile Tanzanya arasında vize muafiyeti, ticari işbirliği ve hava ulaşımı alanlarında anlaşmalar imzalandı. İki ülke dışişleri bakanlıkları arasında siyasi istişare mekanizmasının kurulmasına ilişkin mutabakat zaptı da imza altına alındı.

"Afrika açılımı"

Tanzanya Cumhurbaşkanı Jakaya Mrisho Kikwete de, Türkiye'nin çok gelişmiş bir ülke olduğunu, G-20 ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) gibi uluslararası platformlarda Afrika'nın sesi olduğunu söyledi.

İki ülke arasındaki ilişkilerin ve Türkiye'nin Afrika ile ilişkilerinin geliştirilmesi için yoğun çaba gösterdiklerinin altını çizen Kikwete, 2008 yılında İstanbul'da düzenlenen Türkiye-Afrika zirvesi ve bu zirve sonucunda yayımlanan İstanbul Deklarasyonunun bu anlamda büyük önem arz ettiğini belirtti.

Kikwete, Türkiye'nin Afrika'ya açılım süreci çerçevesinde Tanzanya'nın başkenti Darüsselam'a büyükelçilik açmasını da takdirle karşıladıklarını ifade etti. İki ülke arasında yatırım konusunun da gündeme geldiğini kaydeden Kikwete, özellikle Türk yatırımcılara Tanzanya'ya yatırım yapmaları çağrısında bulundu.

Türk Hava Yolları'nın bu yıl Haziran ayında başlatacağı İstanbul-Darüsselam doğrudan uçuşlarının da iki ülke arasındaki ilişkileri geliştirmek açısından önemli olduğunu vurguladı.

CNN TÜRK