İnşaatlarda çalışan 3 çocuk babası Salih Ç., 4 Nisan 2014’te, 4 aydır ayrı yaşadığı ve boşanma aşamasında olduğu eşi Gönül Ç.’ı (36) İstanbul Tuzla’da takip etti. Kocasını fark eden Gönül Ç. kaçmak istedi. Ancak eşi tarafından yakalanıp yüzüstü yere yatırıldı. Pet şişeye koyduğu benzini eşinin kafasına ve vücuduna döktükten sonra çakmakla ateşe verdi. Ağır yaralanan Gönül Ç. aylarca tedavi gördü. Olayın ardından yakalanan Salih Ç. tutuklandı. Anadolu Adliyesi 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi, 18 Kasım 2014’te, Salih Çalışkan’ı önce ‘ağırlaştırılmış müebbet hapis’ cezasına çarptırdı. Suçun ‘teşebbüs’ aşamasında kalması ve sanığın duruşmadaki hal ve tavırları nedeniyle ceza 16 yıl 8 aya indirildi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın davaya müdahil edilmedikleri, müşteki avukatının da sanığın cezasında indirim yapılmaması gerekçesiyle Yargıtay’a itiraz etmeleri üzerine Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi, dosyayı usulen bozarak yerel mahkemeye geri gönderdi. Salih Ç., 5 Mayıs 2018’deki duruşmada suçu işleme azim ve kararlılığı, suçu işledikten sonraki davranışları, yardım etmeye gelenleri bile engelleyen hareketlerde bulunması ve yargılama sürecinde herhangi bir pişmanlık içerisinde olduğu yönünde kanaat edinilememesi sebepleriyle 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

İNDİRİM DE YAPILMADI

Mahkemenin bu kararının ardından bu kez sanık avukatı tarafından, olayın taammüden (tasarlayarak) gerçekleştirilmediği gerekçesiyle yeniden Yargıtay’a başvuruldu. Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi de bu gerekçeyle yerel mahkemenin kararını ikinci kez bozdu. Anadolu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülen duruşmada Salih Ç. “Olaydan önce planlama yapmadım. Ani gelişen bir olaydı. Benzini, daha önce ifade ettiğim gibi çalıştığım inşaatta motorlu testereye koymak için almıştım” dedi. Yargıtay’ın bozma kararına ikinci kez uyan mahkeme heyeti, olayın taammüden işlenmediğini kabul etti ancak cezada herhangi bir indirim yapmadan sanığı yeniden 20 yıl ceza verdi. Mahkeme, sanığın suçu işleme azim ve kararlılığı, suçu işledikten sonraki davranışları, yardım etmeye gelenleri bile engelleyen hareketlerde bulunması ve yargılama sürecinde herhangi pişmanlık içerisinde olduğu yönünde kanaat edinilememesi sebepleriyle indirim yapmadı. (Aziz Özen / Hürriyet)