İCRA

Milyonlarca icra borçlusunun olduğu ülkemizde, neredeyse her aileden bir kişinin icra takip dosyası vardır. Bununla birlikte, icra konusu ile ilgili inanılmaz bilgi kirliliği oluşmuştur.

Bu yazımızda icra konusunun teknik boyutunu basitleştirmeye çalışarak işleyeceğiz. Aklınıza takılan ve başınıza gelen konularla ilgili sorularınızı bir sonraki yazımda yanıtlayacağız.

İcra, kelime anlamıyla “yapma, yerine getirme, bir işi yürütme” anlamına gelmektedir. Hukuki anlamda icra, “borçlunun alacaklıya karşı yapmak veya ödemekle yükümlü olduğu bir şeyi devlet zoruyla yerine getirmesinin sağlanmasıdır.”

Borçlu, yerine getirmekle yükümlü olduğu borcunu bir sebepten yerine getirmediği takdirde, alacaklı, borçlunun yükümünü yerine getirmesi için “İcra ve İflas Kanunu” sınırları içinde hakkını arayabilir. Alacaklının alacağını devlet vasıtasıyla alabilmesi için kurulmuş, “İcra ve İflas Müdürlükleri” ve “İcra Mahkemeleri” vardır. Alacaklının bu kurumlara müracaatı üzerine, hakkı olan alacağı çeşitli prosedürlerin yerine getirilmesinden sonra, borçludan alınır ve alacaklıya verilir.

İCRA TAKİBİ

Alacaklının borçludan alacağını devlet gücünü kullanmak suretiyle tahsil etmek için İcra Müdürlüğü nezdinde başlatmış olduğu hukuki işlem, “İcra Takibi”dir.

İcra takip yolları 3’e ayrılır:

1)   İlamsız (adi) takip

2)   Kambiyo senedine dayalı takip

3)   İlamlı takip

İCRA TAKİP YOLLARI VE İTİRAZ

Bu takip yollarına kısaca değinelim:

1)   İlamsız (adi) takip

Elinde kambiyo senedi (çek, senet, poliçe) veya ilam (mahkeme kararı) olmayan alacaklı, alacak ipotek ya da rehinle de temin edilmemişse, ancak ilamsız takip açabilir. Bu takip yolunda, alacaklının elinde kambiyo senedi veya ilam olmadığından, yani alacaklının elinde alacağını kanıtlayan güçlü bir delil olmadığından ve alacaklı sıfatını taşıyan kişi tarafından suiistimale açık olduğundan, kanun borçlunun takibe itiraz edip takibi durdurmasını diğer takip yollarına göre daha kolaylaştırmıştır.

İlamsız takipte borçlu, icra dairesi tarafından kendisine gönderilen ödeme emrine 7 gün içinde itirazlarını bildirirse, takip durur. Borçlunun haklılığı ya da haksızlığı araştırılmaz. Bu durumda alacaklı, İcra Mahkemesi’nde itirazın iptali ya da itirazın kaldırılması davası açmalıdır, davada itirazın yersizliği ve haksızlığı ortaya çıkarsa, takip kaldığı yerden devam eder ve borçlu aleyhine icra inkâr tazminatı ve kötü niyet tazminatına hükmedilir.

Aleyhine ilamsız takip açılan borçlu, yetkiye (aleyhine icra takibi başlatılan icra dairesinin yetkili olmadığı için itiraz edebilir, ilamsız takipte yetkili icra dairesi, borçlunun takip tarihindeki ikametgâh adresinin bulunduğu icra dairesidir), borca ve imzaya itiraz edebilir.Borca, yetkiye ya da imzaya itiraz etmeyen borçlu, 7 gün içinde gerçeğe uygun mal beyanında bulunmak zorundadır, bulunmadığı takdirde hapis cezası vardır.

2)   Kambiyo senedine dayalı takip

Kambiyo senetleri; poliçe, bono (emre muharrer senet) ve çektir. Kambiyo senedine dayalı takipte, alacaklı kambiyo senedinin aslını icra dairesine sunmak zorundadır. İcra memuru senedin kambiyo senedi olduğunu ve vadesinin geldiğini görürse, borçluya ödeme emri gönderir.

Borçlu, borcunu 10 gün içinde ödeme emrinde yazılı olan icra dairesine ait banka hesabına ödemelidir. Borçlu, takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfını taşımadığını, senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, borçlu olmadığını, borcu ödediğini, alacağın zamanaşımına uğradığını veya icra dairesinin yetkisizliğini iddia ediyorsa, 5 gün içinde icra mahkemesine şikâyet etmelidir. İlamsız takipten farklı olarak, kambiyo senedine dayalı takipte, İcra Müdürlüğü’ne yapılan itiraz, takibi durdurmaz; itirazın 5 gün içinde İcra Mahkemesi’ne yapılması gerekir. Yine ilamsız takipten farklı olarak, kambiyo senedine dayalı takipte itiraz, takibi durdurmaz, satış işlemleri hariç, tüm takip işlemleri devam eder, buna önlem için itiraz edilen mahkemeden, itirazın esasına karar verinceye kadar takip işlemlerinin geçici olarak durdurulmasına karar verilmesi talep edilebilir. İmzasını haksız yere inkâr eden borçlu, sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkûm edilir.

Borçlu borca itiraz etmez ve borcu ödemezse 10 gün içinde, itiraz edip de reddedilirse 3 gün içinde gerçeğe uygun mal beyanında bulunmak zorundadır.

İLAMLI İCRA

Alacaklının ilamlı icra takibi yapabilmesi için, elinde mahkeme ilamı veya kanunlar tarafından mahkeme ilamı niteliğinde saydığı bir belgenin bulunması gerekir.

İcraya konacak ilam, mahkemenin gerekçeli kararının imzalı ve mühürlü halidir. İlam niteliğindeki belgeler ise, İcra İflas Kanunu’nun 38. Maddesinde sayılmıştır, bunun dışında özel kanunlarda da ilam niteliğinde sayılan diğer belgeler sayılmıştır.

İlamların icrası, “para ve teminattan başka borçlar hakkında ilamların icrası” (taşınır teslimi, çocuk teslimi, taşınmaz tahliye ve teslimi vb.), “para ve teminat verilmesi hakkındaki ilamların icrası” olarak 2 grupta toplanabilir.

İlamlı icra takibi için Türkiye’nin her yerindeki icra daireleri yetkilidir, yani ilamlı takip herhangi bir yerdeki icra dairesinde başlatılabilir.

Borçluya gönderilecek icra emrinde, borçlunun ilamda yazılı borcu 7 gün içinde ödemesi ihtar olunur. Borçlu icra emrinde yazılı süre içinde borcunu yerine getirmezse ilamı temyiz etmesi icrayı durdurmayacağından, icranın durdurulması için Yargıtay’dan icranın geri bırakılması kararı getirmek zorundadır. Bunun için borçlu öncelikle, Yargıtay’dan icranın geri bırakılması kararı getirinceye kadar, icra dairesinden süre istemelidir. 

(Bu köşe yazısı, sayın Av. Rana Konal tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)