Bu durumdakiler şikâyetçiyle belirledikleri miktarın belirli vadelerde ödenmesi hususunda anlaşır ve anlaşmanın bir nüshasını cumhuriyet başsavcılığına veya mahkemeye verilirse, anlaşmada öngörülen süre kadar soruşturma veya kovuşturmanın durmasına, hükmün infazının ertelenmesine veya durdurulmasına karar verilecek. Anlaşmaya varılmış olması, şikâyetçi bakımından şikâyetin geri alınması sonucunu doğurmayacak.

Anlaşma sağlanmazsa bile ödenmesi gereken miktarın belirli vadelerde ödeneceği taahhüt edilirse ve taahhütname, başsavcılığa veya mahkemeye verilirse, taahhütnamede belirtilen süre kadar, soruşturma veya kovuşturmanın durmasına, hükmün infazının ertelenmesine veya durdurulmasına karar verilecek. Bu durumda, ödeme süresi, taahhütnamenin yapıldığı tarihten itibaren iki yılı geçemeyecek. Taahhütnamede yer alacak birinci yıl taksiti, borcun üçte birinden az olamayacak. Taahhütnamenin bir örneği alacaklıya gönderilecek. Şikâyetçinin başvurusu üzerine, anlaşma veya taahhüde uyulmadığının tespiti hâlinde, soruşturmaya, kovuşturmaya veya hükmün infazına devam edilecek. Kanunda kötü niyetli kişilerin anlaşma yapıp veya taahhütname verip kaçmalarını engellemeye yönelik hüküm de yer alıyor. Yasadan faydalanan kişiler hakkında anlaşma veya taahhüt süresi boyunca başta yurtdışı çıkış yasağı ve belirli zamanlarda belirlenmiş yerlere (örneğin karakola) düzenli olarak başvuruda bulunmak gibi adli kontrol tedbiri uygulanması mümkün.