Orgeneral Saldıray Berk'in 1 numaralı sanık olarak yer aldığı Erzincan'daki Ergenekon soruşturması genişliyor. 3. Ordu nezdinde 2009'da yapılan 'darbe toplantısı'yla ilgili ayrıntılar da netleşiyor. Avukatlara dağıtılan iddianamenin ek klasörlerinde, toplantıya katılan 16 komutan tek tek sıralanıyor. Belgelere göre, 2011 seçimlerinden sonra müdahale hazırlıklarının tartışıldığı seminere Tunceli ve Erzurum jandarma bölge komutanları, Tunceli, Elazığ, Bingöl, Muş, Ardahan, Ağrı, Kars, Erzurum, Erzincan il jandarma komutanları ile Genelkurmay'dan bazı rütbeliler katıldı. Savcılar, adı geçen komutanların ifadesinin alınmasını da kararlaştırdı. Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal'ın hazırladığı ilk iddianamede yer alan ve ek klasörlere de giren belgelerde bu komutanlar için şüpheli/tanık sıfatı kullanıldı. Ancak savcıların özel yetkilerini kaldıran HSYK kararı, ifade sürecini durdurdu. Saldıray Berk gibi diğer komutanların da ifadesinin alınması işlemi gerçekleştirilemedi.

Zaman, konuyu 8 Mart'ta 'Darbe toplantısında 16 komutan, 2 başsavcı' manşetiyle gündeme getirmişti. Delil klasörleri bu bilgileri doğrularken, mahkeme sürecinde ilgili komutanların ifadeye çağrılması bekleniyor. Soruşturmanın devam ettiğinin anlaşıldığına dikkat çeken emekli Başsavcı Reşat Petek, "Yeni çıkacak delillere göre komutanlar sanık veya tanık sıfatıyla ifadeye çağrılabilir." diyor. Emekli Savcı Gültekin Avcı'ya göre de, darbe toplantısına dair tanık ifadeleri, soruşturmanın devam etmesi gerektiğini gösteriyor.

Toplantının yapıldığı dönemde Erzincan'da il jandarma komutanı olan Albay Recep Gençoğlu, ek klasörlerde yer alan ifadelerinde seminer adı altında yapılan bölge toplantısına Genelkurmay ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan da temsilcilerin katıldığını belirtiyor. Buna göre 3. Ordu Komutanlığı bünyesinde 2009 yılının başında yapılan darbe toplantısına Tunceli Jandarma Bölge Komutanı, Tunceli İl Jandarma Komutanı, Elazığ, Bingöl, Muş, Ardahan, Ağrı, Kars, Ağrı, Erzurum, Erzincan il jandarma komutanları, Erzurum jandarma bölge komutanı katıldı.

Ek klasörlerdeki tanık beyanlarının yanı sıra Erzurum Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal'ın hazırladığı ve İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na gönderdiği ilk dosyada da aynı bilgi teyit ediliyor. Bu bilgiler Erzurum Başsavcı Vekili Taner Aksakal'ın hazırladığı iddianameye de delil olarak girdi. Hatta 11. ek klasörde yer alan "Dosya hakkında yapılması gereken işlemler"in sıralandığı listenin 10. maddesinde "2009'da 3. Ordu Komutanı Saldıray Berk tarafından düzenlenen darbe toplantısına katılan komutanların şüpheli/tanık olarak ifadelerinin alınması" gerektiği vurgulanıyor. Zaman, iddianamede yer alan bilgilerden yola çıkarak 2009 başında Erzincan'da 'bölge toplantısı' adı altında yapılan seminerlerin darbe hazırlığına döndüğünü yazmıştı. 3. Ordu Komutanlığı nezdinde gerçekleştirilen seminere aralarında 2. Ordu'dan da isimlerin bulunduğu 16 ilin komutanı katıldı. İki ilin başsavcısı ve aralarında Dursun Çiçek'in de yer aldığı Genelkurmay Harekat Dairesi'nden komutanların hazır bulunduğu toplantıya ilişkin bilgiler iddianamenin ek klasörlerinde yer alıyor. İddianamede söz konusu toplantılar için "Ocak-şubat aylarında Saldıray Berk'in düzenlediği ve seminer adı altında yapılan, gerçekte darbe plan ve çalışmalarının yapılıp darbe yapılmasına ilişkin çeşitli kararların alındığı toplantı düzenlenmiştir." ifadeleri kullanılıyor.

Emekli Cumhuriyet Başsavcısı Reşat Petek: Komutanlar ifadeye çağrılabilir
Savcının komutanların ifadelerinin alınmasını istemesi soruşturmanın devam ettiğini gösterir. Bu durumda bu kişiler hakkında tefrik kararı verilip tıpkı Ergenekon davasında olduğu gibi sıralı iddianameler düzenlenebilir. Yeni çıkacak delillere göre komutanlar sanık veya tanık sıfatıyla ifade vermeye çağrılabilir.

Emekli Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı: Soruşturmanın devam etmesi gerekir
Osman Şanal'ın hazırladığı iddianamede ismi geçen komutanlar hakkında soruşturma devam etmeli. Çünkü bu isimlerin darbe toplantılarına katıldığına dair tanıklar ve ifadeler var. Yeni hazırlanan iddianamede bu isimler sanık olarak geçmediği için haklarındaki soruşturmanın devam etmesi gerekiyor. Ek iddianame hazırlanıp bu kişiler hakkındaki suçlamalar ilk iddianameyle birleştirilmeli. ZAMAN