İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nin hazırladığı raporda 12-13 Mart 1995'te Gazi Mahallesi'nde yaşanan ve 17 kişinin ölümü ile sonuçlanan kanlı organizasyonun nasıl hazırlandığı gözler önüne serilmişti. Rapora göre, olayı Ergenekon terör örgütü iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan Veli Küçük planladı, Osman Gürbüz ise ilk kurşunu attı. Gazi olaylarında, MLKP terör örgütünün taşeron olarak kullanıldığının vurgulandığı polis raporunda, olaylara giden süreçte Veli Küçük ile bağlantısı tespit edilen Danıştay saldırısının tetikçisi Alparslan Arslan'ın da aktif rol aldığı belirtildi. Raporda, 1994-1998 yılları arasında Alparslan Arslan'ın Marmara Üniversitesi'nin Göztepe Kampüsü'ndeki olayların ön safında yer aldığı aktarıldı. Gazi olayları öncesinde yaşanan üniversitelerdeki şiddetin başlangıcının da bu eylemler olduğuna dikkat çekilmişti. Arslan'ın eylemlerde 'reis' olarak yer aldığı belirtilen raporda şu değerlendirmelerde bulunuldu: "MLKP terör örgütü sorumlusu Hasan Polat isimli kişinin Gazi Mahallesi'nde ülkücülerin silahlı saldırıda bulunacaklarını eylem olmadan önce söylemesi ve gerekçe olarak o dönem Marmara Üniversitesi'nde yaşanan olayları göstermesi. Danıştay tetikçisi Arslan'ın Marmara Üniversitesi Göztepe Kampüsü'nde yaşanan şiddet eylemlerinde aktif rol alması ve Sedat Peker'in teknik takibe takılan görüşmelerinde arkalarında devlet desteğinin olduğunu belirterek hükümetin kararıyla on sene önce kahve tarama olaylarını gerçekleştirdiğini beyan ettiği konuşmaları birlikte değerlendirildiğinde, Gazi olaylarının iyi planlanmış ve uygulamaya konulmuş provokatif bir eylem olduğu anlaşılacaktır."

Raporun sonuç bölümünde ise Gazi olaylarının başlamasına sebebiyet veren kahvehanelerin taranması eyleminde Veli Küçük ile bağlantılı olduğu tespit edilen Osman Gürbüz'ün ilk kurşunu atan kişi olduğu vurgulanıyor. Ergenekon iddianamesinin ek dosyasında yer alan gizli tanık ifadelerine göre de Gazi olayları, Ergenekon sanıkları Veli Küçük, Osman Gürbüz, Sedat Peker ve Danıştay tetikçisi Alparslan Arslan tarafından gerçekleştirildi. Gizli tanık Dilovası, ifadesinde şu bilgileri verdi: "Gazi olayları tam manasıyla provokasyondu. Gazi Mahallesi bilinçli bir tercihti. Örgütlerin genel itibarıyla bulundukları gecekondu mahallesiydi. Kahve taranarak halk sokaklara döküldü." Gizli tanık Son Tezgah da ifadesinde, "1995 yılında meydana gelen Gazi olayları Ergenekon'un en büyük eylemlerinden birisidir. Bugün MLKP terör örgütüne ait el bombalarının kriminal olarak Ergenekon terör örgütüyle irtibatının tespit edilmiş olması, Gazi olaylarıyla ortaya çıkan MLKP terör örgütünün nasıl örgütlendiğinin açık bir ifadesidir." dedi.

Zaman