İptal Taleplerinin Gerekçesi 

Dava dilekçesinde özetle, siyasi haklar kapsamında yer alan 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu’na ilişkin düzenlemelerin Anayasa’nın KHK’larla düzenlenmesini yasakladığı alanda yer aldığı belirtilerek kuralların Anayasa’ya aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

A. Seçilen Cumhurbaşkanı Adına YSK Tarafından Düzenlenen Tutanağın Sunulmasını, Andiçme Törenini ve Söz Konusu Birleşimin Zamanını Düzenleyen Kurallar 

Dava Konusu Kural 

Kurallar; seçilen Cumhurbaşkanı adına YSK tarafından düzenlenen tutanağın Cumhurbaşkanı’na TBMM Genel Kurulunda, TBMM Başkanı veya Geçici Başkan tarafından verilmesini, aynı birleşimde andiçme töreninin yapılmasını ve söz konusu birleşimin zamanını düzenlemektedir.

Mahkemenin Değerlendirmesi 

1. Anayasa’nın Mülga 91. Maddesi Yönünden 

Dava konusu KHK, 7142 sayılı Kanun’a dayanılarak çıkarılan KHK’lardandır. Anılan Kanun’a göre 6771 sayılı Kanun’la Anayasa’da yapılan değişikliklere uyum sağlamak amacıyla anılan Kanun’da belirtilen kapsam dahilinde çeşitli kanun ve KHK’larda değişiklik yapılması hususunda Bakanlar Kuruluna KHK çıkarma yetkisi verilmiştir.

7142 sayılı Kanun’da kanunlar veya KHK’larda yer alan ve değiştirilmesi veya yürürlükten kaldırılması gerektiği ifade edilen ibareler sınırlı şekilde sayılmamıştır. Buna göre 6771 sayılı Kanun ile Anayasa’da yapılan değişikliklere uyum sağlamak üzere sayılan ibareler gibi değiştirilmesi veya yürürlükten kaldırılması gereken ibareler ile Anayasa’da yapılan değişikliklere uyum sağlamak üzere kanun veya KHK’larda yer alan ilgili hükümlerin yeniden düzenlenmesi anılan bent uyarınca 7142 sayılı Kanun’un kapsamında kalmaktadır.

Kuralların, Anayasa değişikliğiyle benimsenen yeni hükûmet sistemi ile yürütme organı olarak Cumhurbaşkanlığı ve yasama organı olarak TBMM seçimlerinin birlikte yapılması ve birlikte yenilenmesinin benimsenmesi çerçevesinde Cumhurbaşkanı seçiminin sonuçlandırılmasına ilişkin süreci daha açık ve anlaşılabilir kılacak şekilde düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla kuralların Anayasa’da yapılan değişikliklere uyum sağlamak üzere yürürlükteki kanun ve KHK’larda yer alan ilgili hükümlerin yeniden düzenlenmesiyle ilgili olduğu açıktır.  

Diğer yandan 7142 sayılı Kanun’da Bakanlar Kuruluna verilen KHK çıkarma yetkisinin bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih olan 18/5/2018’den TBMM ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda Cumhurbaşkanı’nın ant içerek göreve başladığı tarih olan 9/7/2018’e kadar geçerli olduğu ve bu süre içinde Bakanlar Kurulunun birden fazla KHK çıkarabileceği hükme bağlanmıştır. KHK’nın kabul tarihinin 14/6/2018 olduğu gözetildiğinde KHK’nın 7142 sayılı Kanun’un tanıdığı süre içinde çıkarıldığı hususunda da tereddüt bulunmamaktadır. Bu bakımdan kurallar Yetki Kanunu kapsamındadır.

Anayasa’nın mülga 91. maddesinin birinci fıkrasında, sıkıyönetim ve olağanüstü hâller saklı kalmak üzere Anayasa’nın İkinci Kısmı’nın Birinci ve İkinci Bölümlerinde yer alan temel haklar, kişi hakları ve ödevleri ile Dördüncü Bölüm’de yer alan siyasi haklar ve ödevlerin KHK’larla düzenlenemeyeceği belirtilmiştir.

Anayasa’nın “Seçme, seçilme ve siyasî faaliyette bulunma hakları” başlıklı 67. maddesinin birinci fıkrasında vatandaşların kanunda gösterilen şartlara uygun olarak seçme, seçilme ve bağımsız olarak veya bir siyasi parti içinde siyasi faaliyette bulunma ve halkoylamasına katılma hakkına sahip oldukları hükme bağlanmıştır.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olma ve oy verme haklarının Anayasa’nın 67. maddesi kapsamında temel bir hak olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır. Kurallar, Cumhurbaşkanlığı seçiminin tamamlanması ve seçimin kesin sonuçlarının ortaya çıkmasından sonraki sürece ilişkindir. Bu bağlamda kuralların Cumhurbaşkanlığı seçiminin yöntemine veya seçim sürecine ilişkin bir düzenleme içermedikleri açıktır.

Öte yandan kurallar, siyasi hakların işlevselliği yönünden kurucu mahiyette bulunmayıp seçim sonrası sürecin şekilsel ve törensel yönüne ilişkin bir düzenleme içermektedir. Bu bağlamda Cumhurbaşkanlığı seçiminin tamamlanması ve Cumhurbaşkanı statüsünün kazanılmasından sonraki aşamaya ilişkin olarak yalnızca törensel olarak yapılacak uygulama ve uygulanacak usul konusunda düzenleme içermekten ibaret kuralların Anayasa’nın 67. maddesi kapsamında seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkını düzenlediği söylenemez. Bu itibarla kurallar, Anayasa’nın mülga 91. maddesi uyarınca KHK ile düzenlenemeyecek yasak alan içinde kalmamaktadır.

2. İçerik Yönünden 

Anayasa Mahkemesi birçok kararında belirlilik ilkesinin yalnızca yasal belirliliği değil daha geniş anlamda hukuki belirliliği ifade ettiğini, yasal düzenlemeye dayanarak erişilebilir, bilinebilir ve öngörülebilir olma gibi niteliklere ilişkin gereklilikleri karşılaması koşuluyla mahkeme içtihatları ve yürütmenin düzenleyici işlemleri ile de hukuki belirliliğin sağlanabileceği, asıl olanın muhtemel muhataplarının mevcut şartlar altında belirli bir işlemin ne tür sonuçlar doğurabileceğini öngörmelerini mümkün kılacak bir normun varlığı olduğu vurgulanmıştır.

Açık, anlaşılır, öngörülebilir ve uygulanabilir bir şekilde düzenlendiği gözetildiğinde kuralların belirlilik ilkesine aykırı bir yönü bulunmamaktadır.

Anayasa Mahkemesi açıklanan nedenlerle kuralların Anayasa’nın mülga 91. maddesi yönünden ve içerikleri itibarıyla Anayasa’ya aykırı olmadıklarına ve iptal taleplerinin reddine karar vermiştir.

B. Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Bakanların Andiçme Törenlerinin Zamanını Belirleyen Kural 

Dava Konusu Kural 

Dava konusu kural Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanların andiçme törenlerinin zamanını belirlemektedir.

Mahkemenin Değerlendirmesi

1. Anayasa’nın Mülga 91. Maddesi Yönünden 

Anayasa değişikliğiyle kabul edilen yeni hükûmet sistemi kapsamında Cumhurbaşkanınca atanacak ve görevden alınabilecek olan Cumhurbaşkanı yardımcılarının ve bakanların andiçme törenine ilişkin düzenleme içeren kural 7142 sayılı Kanun uyarınca Yetki Kanunu kapsamında bulunmaktadır.

Anayasa’nın 106. maddesinin birinci fıkrasında, Cumhurbaşkanı’nın seçildikten sonra bir veya daha fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı atayabileceği öngörülmüştür. Anılan maddenin dördüncü fıkrasında Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanların milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olanlar arasından Cumhurbaşkanı tarafından atanacağı ve görevden alınacağı ifade edilmiş, beşinci fıkrasında ise Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanların Cumhurbaşkanı’na karşı sorumlu oldukları hükme bağlanmıştır.

Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar seçilmiş kişiler olmayıp atama yoluyla göreve gelmektedir. Bu itibarla atama yoluyla görevlendirilen Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanların görevlendirilmeleri ve ant içmeleri Anayasa’nın 67. maddesinde düzenlenen seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakları kapsamında değildir.

Yetki Kanunu kapsamında kalan ve yasak alanda düzenleme içermeyen kural, Anayasa’ya aykırı değildir.

2. İçerik Yönünden 

Kuralla, Cumhurbaşkanınca atanan Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanların atanmalarını takip eden gün ant içecekleri hükme bağlanmıştır.   

Cumhurbaşkanınca atanan Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanların atanmalarını takip eden gün ant içeceklerini öngören kuralla kimlerin, ne zaman ant içecekleri hususlarının açık, anlaşılır, öngörülebilir ve uygulanabilir bir şekilde düzenlendiği açık olup kuralın belirlilik ilkesine aykırı bir yönü bulunmamaktadır.

Anayasa Mahkemesi açıklanan nedenlerle kuralın Anayasa’nın mülga 91. maddesi yönünden ve içeriği itibarıyla Anayasa’ya aykırı olmadığına ve iptal talebinin reddine karar vermiştir.

>> Anayasa Mahkemesinin 31/3/2021 Tarihli ve E: 2018/112, K: 2021/24 Sayılı Kararı