T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2015/8270
K. 2016/7846
T. 14.6.2016

• HAKSIZ FİİL SEBEBİYLE MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİ
( Davacının Sıranın Önüne Geçmek İstemesi Sebebiyle Davalının “Terbiyesiz” Kelimesini Kullandığı/Sözün Kişisel Değer Yargısı Mahiyetinde Olduğu Hakaret İçermediği - Kişilik Haklarına Saldırının Bulunmadığı/Davanın Reddi Gerekeceği )

• HAKARET SUÇUNDAN VERİLEN MAHKUMİYET HÜKMÜNÜN AÇIKLANAMASININ ERTELENMESİ ( Kişilik Haklarına Saldırı Sebebiyle Manevi Tazminat Talebi/Davanın Reddi Gerektiği - Hükmün Açıklanmasının Ertelenmesi Kararının Bağlayıcı Olmayacağı/Davalının Davacının Sıranın Önüne Geçmek İstemesi Sebebiyle Kullandığı “Terbiyesiz” Kelimesinin Hakaret İçermediği Kişilik Haklarına Saldırının Bulunmadığı )

• HAKARET ( Davalı Hakkında Hakaret Suçundan Mahkumiyet Kararı Verildiği/Hükmün Açıklanmasının Ertelenmesi Kararının Bağlayıcı Olmayacağı - Haksız Fiil Sebebiyle Manevi Tazminat Talebi/Davacının Sıranın Önüne Geçmek İstemesi Sebebiyle Davalının “Terbiyesiz” Kelimesini Kullanmasının Kişisel Değer Yargısı Mahiyetinde Olduğu Hakaret İçermediği Davanın Reddedileceği )

• KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI ( Davacının Sıranın Önüne Geçmek İstemesi Sebebiyle Davalının “Terbiyesiz” Kelimesini Kullandığı/Sözün Kişisel Değer Yargısı Mahiyetinde Olduğu Hakaret İçermediği - Kişilik Haklarına Saldırının Bulunmadığı/Haksız Fiil Sebebiyle Manevi Tazminat Talebinin Reddi Gerektiği )
4721/m. 24
6098/m. 49

ÖZET : Dava, haksız fiil sebebiyle manevi tazminat talebine ilişkindir. Ceza yargılaması sırasında, davalı, davacıya yönelik sadece “terbiyesiz” kelimesini kullandığını kabul etmiştir. Davalının hakaret suçundan mahkumiyetine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. Hükmün açıklanmasının ertelenmesi yönündeki ceza mahkemesi kararları bağlayıcı nitelikte değildir. Davalı, davacıya yönelik sadece “terbiyesiz” kelimesini kullandığını kabul etmiştir. Davalının bu sözünün niteliği ve sözün söylendiği ortam dikkate alındığında, davacının sıranın önüne geçmek istemesi sebebiyle söylenmiş kişisel değer yargısı mahiyetinde bir söz olup, kişilik haklarına saldırı söz konusu değildir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekir.

DAVA : Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.1.2015 gününde verilen dilekçeyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 21.4.2015 tarihli kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

KARAR : Dava, haksız fiil sebebiyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar davalı tarafından temyiz olunmuştur. Davacı, davalının kendisine yönelik hakaret eylemi sebebiyle mahkum olduğunu belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ceza dosyası içeriğine göre bir miktar manevi tazminata karar verilmiştir. Dosya içeriğinden; davalının davacıya “ahlaksız kadın, terbiyesiz kadın” şeklinde sözler söylediği kabul edilerek davalının hakaret suçundan mahkumiyetine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Hükmün açıklanmasının ertelenmesi yönündeki ceza mahkemesi kararları bağlayıcı nitelikte değildir.

Ceza yargılaması sırasında, davalı, davacıya yönelik sadece “terbiyesiz” kelimesini kullandığını kabul etmiştir. Davalının bu sözünün niteliği ve sözün söylendiği ortam dikkate alındığında, davacının sıranın önüne geçmek istemesi sebebiyle söylenmiş kişisel değer yargısı mahiyetinde bir söz olup, kişilik haklarına saldırı söz konusu değildir. “Ahlaksız kadın” sözünün söylendiği yönünde tek tanık davacının eltisidir. Diğer tanık ise olay anında olay yeri olan oy kullanma odasındaki görevlidir. Tarafsız tanık olan görevlinin beyanından, davalının hakaret içerir beyanının olmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile, davacının yakını olan tek tanığın beyanına itibar edilerek davaya konu sözlerin söylendiğinin kabulüyle bir miktar manevi tazminata karar verilmesi doğru değildir. Bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine 14.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


kazancı.com.tr