T.C.
YARGITAY
10. HUKUK DAİRESİ
E. 2022/918
K. 2022/4786
T. 31.3.2022

HİZMET TESPİTİ İSTEMİ ( Tespitin İstendiği Dönemdeki Çalışmaların Bir Kısmının Davalılardan Birinin Babasına Ait Çiftlikte Geçtiği - HMK 124 Maddesi Gereğince Dava Dışı İşverene Husumetin Yöneltilmesi İçin Davacıya Mehil Verilerek Duruşma Günü Tebliğ Edilip Anılan İşverenin Davaya İştirakinin Sağlanması ve Bu Davalının da Göstereceği Deliller de Gözetilerek Karar Verilmesi Gerektiği )

İŞVERENİN DAVAYA DAHİL EDİLMESİ ( Hizmet Tespiti - Davacının Tespit İstediği Dönemdeki Çalışmalarının Bir Kısmının Davalılardan Birinin Babasına Ait Çiftlikte Geçtiğini Belirtmesine ve Yapılacak Yargılamayla Verilecek Hükmün Bu İşverenin de Hak Alanını İlgilendirmesi Karşısında Dava Dışı İşverene de Usulüne Uygun Husumet Yöneltilerek Davaya Katılımının Sağlanması Gerektiği/Dava Dışı İşverene Husumetin Yöneltilmesi İçin Davacıya Mehil Verilerek İşverenin Davaya İştirakinin Sağlanması ve Göstereceği Deliller de Gözetilerek Karar Verilmesi Gerektiği )

HUSUMET ( Hizmet Tespiti - Tespitin İstendiği Dönemdeki Çalışmaların Bir Kısmının Davalılardan Birinin Babasına Ait Çiftlikte Geçtiği ve Yapılacak Yargılamayla Verilecek Hükmün Bu İşverenin de Hak Alanını İlgilendirdiği/Dava Dışı İşverene de Usulüne Uygun Bir Biçimde Husumet Yöneltilerek Davaya Katılımının Sağlanması Gerektiği )

İŞYERLERİ VE ÇALIŞMA TARİH ARALIKLARININ GÖSTERİLMESİ ( Hizmet Tespiti Talebi - İnfazı Mümkün Olamayacak Şekilde Davacının Hangi Tarihler Arasında Davalıların Hangi İşyerlerinde Çalıştığının Açıkça Belirtilmemesinin İsabetsiz Bulunduğu )

506/m.79/10

6100/m.124

ÖZET : Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.

Davacının tespitini istediği dönemdeki çalışmalarının bir kısmının davalılardan birinin babasına ait çiftlikte geçtiğini belirtmesine ve yapılacak yargılama ile verilecek hükmün bu işverenin de hak alanını ilgilendirmesi karşısında, HMK m 124 gereğince anılan dava dışı işverene, usulüne uygun bir biçimde husumet yöneltilerek, davaya katılımı sağlanmalıdır. Bu sebeple açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde; HMK 124 maddesi gereğince dava dışı işverene husumetin yöneltilmesi için davacıya mehil verilerek, duruşma günü tebliğ edilip, anılan işverenin davaya iştiraki sağlanmalı ve bu davalının da göstereceği deliller de gözetilerek, sonucuna göre karar verilmelidir. İnfazı mümkün olamayacak şekilde, davacının hangi tarihler arasında davalıların hangi işyerlerinde çalıştığının açıkça belirtilmemesi de isabetsiz bulunmuştur.

DAVA : Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.

İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı, taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi S. E. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:

KARAR : I-)İSTEM

Davacı, davalı işverenler yanında çalıştığı sürelerin tespitini talep etmiştir.

II-CEVAP

Feri müdahil Kurum ve davalılar vekilleri davanın reddini savunmuştur.

III-MAHKEME KARARI

A-)İLK DERECE MAHKEME KARARI

Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

B-)BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:

Feri müdahil Kurum, davacı ve davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:

Feri müdahil Kurum, davacı ve davalılar vekilleri, verilen kararın hatalı olduğunu belirtip, kararın bozulmasını istemiştir.

V-)İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:

01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçiş hükümlerini içeren Geçici 7. maddesinin “Bu Kanunun yürürlük tarihine kadar 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı, 2/9/1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17/10/1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17/10/1983 tarihli ve 2926 sayılı, 8/6/1949 tarihli ve 5434 Sayılı Kanunlar ile 17/7/1964 tarihli ve 506 Sayılı Kanun'un geçici 20. maddesine göre sandıklara tâbi sigortalılık başlangıçları ile hizmet süreleri, fiilî hizmet süresi zammı, itibarî hizmet süreleri, borçlandırılan ve ihya edilen süreler ve sigortalılık süreleri tabi oldukları Kanun hükümlerine göre değerlendirilirler” hükmü ve genel olarak Kanunların geriye yürümemesi (geçmişe etkili olmaması) kuralı karşısında, davanın yasal dayanağı 506 Sayılı Kanun'un 79/10. maddesi olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ve aidiyete ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.

Somut olay bakımından, davacının tespitini istediği dönemdeki çalışmalarının bir kısmının (Temmuz 2014 tarihinden, 17.05.2015 tarihine kadar) davalılardan C.Ç.'in babası M. Ç.'e ait çiftlikte geçtiğini belirtmesine ve yapılacak yargılama ile verilecek hükmün bu işverenin de hak alanını ilgilendirmesi karşısında, H.M.K m. 124 gereğince anılan dava dışı işveren M. Ç.'e de, usulüne uygun bir biçimde husumet yöneltilerek, davaya katılımı sağlanmalıdır. Bu sebeple açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde; H.M.K'nın 124. maddesi gereğince dava dışı işverene husumetin yöneltilmesi için davacıya mehil verilerek, duruşma günü tebliğ edilip, anılan işverenin davaya iştiraki sağlanmalı ve bu davalının da göstereceği deliller de gözetilerek, sonucuna göre karar verilmelidir. Kabule göre de infazı mümkün olamayacak şekilde, davacının hangi tarihler arasında davalıların hangi işyerlerinde çalıştığının açıkca belirtilmemesi de isabetsizdir.

Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, feri müdahil Kurum, davacı ve davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının, HMK'nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 31.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

kazanci.com.tr