Danıştay 15. Daire Başkanlığı 
Esas No : 2011/2440
Karar No : 2015/5328

İstemin Özeti : İzmir 1. İdare Mahkemesi'nin 15/05/2009 tarih ve E:2008/1999; K:2009/686 sayılı kararının, davalı idarece hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek davacı tarafından da vekalet ücreti yönünden temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmaların Özeti :Taraflarca savunma verilmemiştir.

Tetkik Hakimi Düşüncesi : Temyize konu Mahkeme kararının avukatlık ücretine ilişkin kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi'nce işin gereği görüşüldü:

Dava, davacı şirket adına, 506 sayılı Yasanın 140. maddesinin birinci fıkrasının a bendi uyarınca 1.593,00-TL, aynı maddenin b, c bendleri uyarınca 5.935,50-TL ve 140. maddenin d bendi uyarınca 7.020,00-TL para cezası verilmesine ilişkin işlemlerin iptali ve sözü edilen cezalar karşılığı ödedikleri 5.646,00-TL ve 5.265,00-TL cezalar toplamı 10.911,00-TLnın ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalı idarece davacıya ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır. 

İzmir 1. İdare Mahkemesi'nce, davacı şirketin, fatura karşılığı dışarıya yaptırdığı ve sadece organizasyonunu üstlendiği nakliye işinde, işçi çalıştırıp çalıştırmadığının ve çalıştırmış ise kaç işçi çalıştırdığının somut bilgi ve belge ile saptandıktan sonra ceza yaptırımı uygulanması gerekirken, iki işçi çalıştırıldığı varsayımına dayanılarak para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemlerde mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline, hukuka aykırı bulunan dava konusu işlem sonucu davalı idareye ödenen 5.265,00-TL ve 5.646,00-TL para cezalarının ödeme tarihlerinden itibaren uygulanacak yasal faizi ile birlikte davalı idarece davacıya geri ödenmesine karar verilmiş, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.

Davacı tarafından, anılan İdare Mahkemesi kararının iptal ile sonuçlanmasına rağmen taraflarına vekalet ücreti hükmedilmemesine ilişkin kısmının, davalı idarece de iptale ilişkin kısmının, hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Davalı idarenin, dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının temyiz isteminin incelenmesi;

İdare ve Vergi Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyize konu Mahkeme kararının dava konusu işlemin iptaline ilişkin bu kısmında 2577 sayılı 49. maddesinde belirtilen bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, davalının bu kısma yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir. 

Davacının, anılan İdare Mahkemesi kararının iptal ile sonuçlanmasına rağmen taraflarına vekalet ücreti hükmedilmemesine ilişkin kısmının incelenmesine;

1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 'Avukatlık Ücreti' başlıklı 164. maddesinde de, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği, 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.

Dosyanın incelenmesinden; bakılmakta olan davanın davacıyı temsilen bir avukatla takip edildiği ve duruşma yapıldığı gözönüne alındığında Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca duruşmalı işlerde belirlenen avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken hükmedilmediği anlaşıldığından, temyize konu İdare Mahkemesi kararında bu yönüyle hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Bu durumda, İdare Mahkemesi kararının, avukatlık ücretine ilişkin kısmında hukuka uyarlık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle; davalı idarenin temyiz isteminin reddiyle İzmir 1. İdare Mahkemesi'nin 15/05/2009 tarih ve E:2008/1999; K:2009/686 sayılı kararının dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının ONANMASINA, davacı temyiz isteminin kabulüyle, kararın vekalet ücretine yönelik kısmının BOZULMASINA, bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dava dosyasının anılan Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun'un 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.