T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2015/25462
K. 2018/22543
T. 6.12.2018

* İŞÇİLİK ALACAKLARININ TAHSİLİ İSTEMİ ( Tanık Beyanlarına Göre Davacının Fazla Mesai Yaptığının Anlaşıldığı - Fazla Mesainin Ödendiği Hususunun Tanık Beyanı ile Değil Sadece Yazılı Belge ile İspatlanabileceğinin Belirtildiği/Tanık Beyanlarına Göre Ödendiği Yönündeki Gerekçe ile Fazla Çalışma Ücreti Talebinin Reddinin Hatalı Olduğu )

* FAZLA ÇALIŞMA ALACAĞI ( Ödendiğinin İspatının Tanık Beyanı ile Değil Sadece Yazılı Belge ile Mümkün Olduğu - Tanık Beyanlarına Göre Ödendiği Yönündeki Gerekçe ile Fazla Mesai Ücreti Talebinin Reddedilmesinin İsabetsiz Olduğu/Fazla Mesai Ücreti Hesaplanarak Varsa Ödeme Belgeleri Gözetilip ve Ödeme Belgelerinden Artan Miktar Varsa Hüküm Altına Alınması Gerektiği )

* TANIKLA İSPATIN MÜMKÜN OLMAMASI ( Fazla Çalışmanın Yazılı Belgelerle Kanıtlanamaması Durumunda Tarafların Tanık Beyanları ile Sonuca Gidilmesi Gerektiği - İmzalı Ücret Bordrolarında Fazla Çalışma Ücreti Ödendiği Anlaşılıyorsa İşçinin Gerçekte Daha Fazla Çalışma Yaptığının İleri Sürülmesinin Mümkün Olmadığı/Bordroların İmzalı ve İhtirazi Kayıtsız Olması Durumunda İşçinin Bordroda Belirtilenden Daha Fazla Çalışmayı Yazılı Belge ile Kanıtlaması Gerektiği )

* FAZLA MESAİNİN ÖDENDİĞİNİN İSPATI ( Tanık Beyanlarına Göre Davacının Fazla Mesai Yaptığı - Ödenmiş Olduğu Tanık Beyanıyla Değil Sadece Yazılı Belgeyle İspatlanabileceğinden Tanık Beyanlarına Göre Ödendiği Yönündeki Gerekçeyle Talebin Reddedilmesinin Hatalı Olup Fazla Mesai Ücreti Hesaplanması Gerektiği/Varsa Ödeme Belgeleri Gözetilerek Artan Miktar Varsa Hüküm Altına Alınması Gerektiği )

* BORDRO İMZALATILMAMASI ( İşçiye Bordro İmzalatılmadığı Halde Fazla Çalışma Ücreti Tahakkuklarını da İçeren Her Ay Değişik Miktarlarda Ücret Ödemelerinin Banka Kanalıyla Yapılması Durumunda İhtirazi Kayıt İleri Sürülmemiş Olmasının Ödenenin Üzerinde Fazla Çalışma Yapıldığının Yazılı Delille İspatlanması Gerektiği Sonucunu Doğurduğu )

4857/m.41

ÖZET : Dava, işçilik alacaklarının tahsili istemine ilişkindir.

Tanık beyanlarına göre davacının fazla mesai yaptığı anlaşılmakla; fazla mesainin ödendiği ise tanık beyanı ile değil sadece yazılı belge ile ispatlanabileceğinden, tanık beyanlarına göre ödendiği yönündeki gerekçe ile fazla mesai ücreti talebinin reddi hatalı olmuş; fazla mesai ücreti hesaplanarak, varsa ödeme belgeleri gözetilip ve ödeme belgelerinden artan miktar varsa hüküm altına alınması gerektiği gözetilmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.

DAVA : Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar avukatları tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : A-) Davacı isteminin özeti:

Davacı vekili, davacının davalı işyerinde 01/03/2005 tarihinde şef yardımcı olarak çalışmaya başladığını, ancak sigorta girişinin Mayıs ayında yapıldığını, iş akdinin 2013 Ocak ayında haksız bir şekilde feshedildiğini, en son aylık net ücretinin 850,00 TL. olduğunu, bunun dışında herhangi bir sosyal yardımının olmadığını, davacının davalı işyerinde haftanınn 5 günü 08:00-18:30 saatleri arasında çalışması gerekirken, kış sezonunda yılda 2-3 ay haftanın 7 günü saat 02:00'ye kadar çalıştığını, davacının yıllık ücretli izinlerini yasada belirtildiği şekilde kullanmadığını, davalı işyerinde yıllık ücretli izinlerin ücretsiz olarak kullandırıldığını ve sigorta primlerinin de yatırılmadığını, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti alacaklarını istemiştir.

B-)Davalı cevabının özeti:

Davalı vekili, davacının davalı işyerinde 13/05/2005 tarihinde işe başladığını ve sigortasının süresinde yapıldığını, davacının kendi isteği ile 28/01/2013 tarihinde istifa ederek işten ayrıldığını, davacının 8 ay sonra bu davayı açmasının davacının kötüniyetli olduğunu gösterdiğini, bu nedenlerle, davacının kıdem ve tazminatına hak kazanmadığını, davalı işyerinde fazla mesai yapılmadığını, bunun puantaj cetveli ve kamera kayıtları ile sabit olduğunu, davacının tüm yıllık ücretli izinlerini kullandığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

C-)Yerel Mahkeme kararının özeti:

Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacının davalı işyerinde 02/03/2005-28/01/2013 tarihler arasında ve en son net 700,61 TL. giydirilmiş brüt 980,00 TL. ücretle çalıştığı, tüm dosya kapsamı ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde,davacının davalı işyerinde 7 yıl 10 ay 26 gün çalıştığı, en son davalı işyerinde imalat şefi olarak çalışan kişinin, davacıdan kendisi adına kredi çekmesini istediği,davacının da bunu kabul etmediği ve bu nedenle işletme şefinden baskı gördüğü,bu nedenle de davacı ile işletme şefi arasında tartışma yaşadığı, bunun üzerine davacının işten ayrıldığı, her ne kadar davalı tanıklarından T.C., davacının devamsızlık yaptığı ve buna ilişkin tutanakların tanzim edildiğini beyan etmiş ise de bu yönde dosyaya herhangi bir tutanak veya başkaca bir işlem yapıldığına dair bir delilin bulunmadığı, 7 yıl 10 ay 26 gün hizmet süresi bulunan davacının tazminatlarından feragat edecek şekilde iş akdini feshetmesinin hayatın olağan akışına uygun olamayacağı, her ne kadar davacı vekili iş akdinin davalı işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini iddia etmiş ise de dinlenen davacı tanıklarından G.D.nin, davacının kendisinin işten ayrıldığına yönelik beyanı ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, iş akdinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiği sonucuna varılarak bilirkişi raporunda hesaplanan kıdem tazminatı alacağından davalı taraf faizleri ile birlikte sorumlu tutulduğu, davacının yıllık izin ücret alacağına ilişkin talebinin değerlendirilmesinde; davalı tarafça dosyaya sunulan davacının imzasını taşıyan izin listelerinden davacının 23.07.2012-22.08.2012 tarihleri arasında 4 haftalık izin kullandığı bunun 3 haftasının yıllık izin (21 gün) 1 haftasının ücretsiz izin olduğu;yine davacının 05.08.2011-05.09.2011 tarihleri arasında 4 haftalık izin kullandığı bunun 3 haftasının (21 gün) yıllık izin 1 haftasının ücretsiz izin olduğu anlaşılmakla, davacının 7 yıl 10 ay 26 gün olan hizmet süresi karşısında, davacının hak etmiş olduğu yıllık ücretli izin gün sayısı; ilk 5 yıl için 14 günden 70 gün sonraki 2 yıl için 20 günden 40 gün olmak üzere; toplam 110 gün yıllık izin hakkı bulunduğu, davacının kullandığı 42 gün izin süresinin mahsubu ile bakiye 68 gün kullanılmayan izni kaldığı sonucuna varılarak, mahkememizce benimsenen bilirkişi raporunda hesaplanan yıllık izin ücretinden davalı taraf faizleri ile birlikte sorumlu tutulduğu, davacı, her ne kadar fazla mesai yaptığından bahisle fazla mesai alacağı ve ihbar tazminatı alacağı talebinde bulunmuşsa da duruşmada dinlenen tanıkların beyanlarından davacının fazla mesai yaptığı yine duruşmada davalı tanığı olarak dinlenen davalı işyerinde 26 yıldır çalışan tanığın fazla mesai yapıldığını ancak karşılıkları olan ücretlerinin ödendiği şeklinde beyanda bulunduğundan davacının fazla mesai ücret alacağına ilişkin talebinin yine dinlenen davacı tanıklarından birinin, davacının kendisinin işten ayrıldığına yönelik beyanı ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,iş akdinin davacı tarafından feshedildiği ; iş akdini haklı nedenle de olsa fesheden tarafın ihbar tazminatı talebinde bulunamayacağından davacının ihbar tazminatı talebinin de reddine karar vermek gerektiği gerekçesi ile kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti taleplerinin kabulüne, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.

D-)Temyiz:

Karar süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

E-)Gerekçe:

1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2-) Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.

Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.

İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.

Somut uyuşmazlıkta, tanık beyanlarına göre davacının fazla mesai yaptığı anlaşılmaktadır. Fazla mesainin ödendiği ise tanık beyanı ile değil sadece yazılı belge ile ispatlanabileceğinden, tanık beyanlarına göre ödendiği yönündeki gerekçe ile fazla mesai ücreti talebinin reddi hatalıdır. Fazla mesai ücreti hesaplanmalı, ödeme belgeleri varsa gözetilmeli ve ödeme belgelerinden artan miktar varsa hüküm altına alınmalıdır.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

kazanci.com.tr