T.C.

Yargıtay

4. Ceza Dairesi        

2021/6112 E.  ,  2021/17619 K.

"İçtihat Metni"

KARAR

Hakaret suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1, 129/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul Anadolu 18. Sulh Ceza Mahkemesinin 11/03/2013 tarihli ve 2013/555 esas, 2014/266 sayılı kararının 09/04/2014 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 16/12/2018 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine, hakkındaki hükmün açıklanmasına ve sanığın 5237 sayılı Kanunun 125/1, 129/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul Anadolu 58. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/09/2020 tarihli ve 2019/761 esas, 2020/342 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/01/2021 gün ve 2021/3377 sayılı istem yazısıyla dava dosyaları Daireye gönderilmekle incelendi:

İstem yazısında “ Dosya kapsamına göre, sanığın mağdura hitaben söylediği kabul edilen “...senden hoca değil münafık bile olmaz...” şeklindeki sözlerden dolayı hakaret suçundan mahkûmiyet kararı verilmiş ise de, benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 04/04/2017 tarihli ve 2016/17305 esas, 2017/3688 karar sayılı ilâmında belirtildiği üzere, kaba söz ve ağır eleştiri niteliğindeki sözlerin, mağdurun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması karşısında hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı cihetle, suça sürüklenen çocuğun hakaret suçundan beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir. ” denilmektedir.

Hukuksal Değerlendirme;

Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.

İncelenen somut olayda; sanığın katılana hitaben söylediği iddianamede tanımlanıp, mahkemenin de kabul ettiği kaba hitap tarzındaki "...senden hoca değil münafık bile olamaz" sözünün, mağdurun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığından, sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken, mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırıdır.

Sonuç ve Karar:

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden

a- Hakaret suçundan sanık ... hakkında kurulan İstanbul Anadolu 58. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/09/2020 tarihli ve 2019/761esas, 2020/342 sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,

b- Hükümdeki hukuka aykırılık sanığa verilen cezanın kaldırılmasını gerektirmekle, aynı Kanunun 4-d fıkrası gereğince, sanığın hakaret suçundan BERAATİNE,

c- Sanığın beraat etmesi nedeni ile bu suç için yapılan yargılama giderinin Hazine üzerinde bırakılmasına,

d- Dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığı'na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 03/06 /2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.