T.C.
YARGITAY
23. HUKUK DAİRESİ
E. 2013/3628
K. 2013/3811
T. 5.6.2013

MUVAZAALI TAŞINMAZ SATIŞ İŞLEMLERİN İPTALİ İSTEMİ ( Para Alacaklarının Güvence Altına Alınması İçin Öngörülen İ.İ.K.nın 257. Vd. Md. Dayalı İhtiyati Haczin Burada Uygulanma Yeri Bulunmadığı )

PARA ALACAĞI ( Sözkonusu Olmamasına Rağmen İtiraz Konusu Bağımsız Bölüme İhtiyati Haciz Konulması ve Satışın Düşürülmesinin Doğru Olmadığı )

İHTİYATİ HACİZ ( Bir Para Alacağı Sözkonusu Olmamasına Rağmen İtiraz Konusu Bağımsız Bölüme İhtiyati Haciz Konulması ve Satışın Düşürülmesinin Doğru Olmadığı )
2004/m.257
6100/m.389

ÖZET : Dava, alacak istemidir. Mahkemece, İ.İ.K.nın 257 vd. maddeleri uyarınca, B-7 numaralı taşınmaza ihtiyati haciz konulmuştur. Oysa dava, davalılar arasındaki alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla yapılan muvazaalı taşınmaz satış işlemlerin iptali istemine dair olup, para alacaklarının güvence altına alınması için öngörülen İ.İ.K.nın 257. vd. maddelerine dayalı ihtiyati haczin burada uygulanma yeri bulunmamaktadır. Buna göre mahkemece, bir para alacağı sözkonusu olmamasına rağmen itiraz konusu B-7 numaralı bağımsız bölüme İ.İ.K.nın 257. vd. maddelerine dayalı ihtiyati haciz konulması ve satışın düşürülmesi doğru olmamıştır.

DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasında davacı vekilinin talebi üzerine verilen cebri icra satışının tedbiren durdurulması kararına ve ihtiyati hacze itirazın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati hacze itiraz edenler vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkiliyle davalı yüklenici M. A. T. arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalı yüklenicinin inşaatı süresinde teslim etmemesi sebebiyle Didim 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/465 E. sayılı dosyasında davalı yüklenici aleyhine 506.000,00 TL gecikme tazminatının tahsili için dava açtıklarını, davanın halen derdest olduğunu, ancak davalı yüklenici M. A. T.'nın borçlularından mal kaçırmak amacıyla üzerine kayıtlı A-13, B-3, B-7 ve C-9 dairelerini muvazaalı olarak diğer davalı eniştesi M. Te.'e onun da üçüncü kişilere devretmeye çalıştığını ve kendi aleyhlerine muvazaalı icra takipleri yaptırdıklarını, bu sebeple müvekkilinin alacağını tahsil imkanının kalmayacağını ileri sürerek, davaya konu B 7 numaralı dairenin Didim İcra Müdürlüğü'nün 2011/1663 E., sayılı dosyasında yapılacak olan cebri icra satışının tedbiren durdurulmasıyla davaya konu diğer taşınmazlar üzerine ihtiyati haciz konulmasını istemiştir.

Davalı vekili, davacının mevcut ve kesinleşmiş herhangi bir alacağının bulunmadığını savunarak, tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddini istemiştir.

Mahkemece, 9.7.2012 tarihli ara kararıyla, Didim İcra Müdürlüğü'nün 2011/1663 E. sayılı takip dosyasında yapılacak B-7 numaralı dairenin satışının düşürülmesi ile B-7, B-3, C-9 numaralı bağımsız bölümler üzerine ihtiyaten haciz konulmasına karar verilmiş; karara, Didim İcra Müdürlüğü'nün 2011/1663 E. sayılı takip dosyasında B-7 numaralı bağımsız bölümün satışını talep eden alacaklılar Peter Robert B. ve Jacqueline L. vekili itiraz etmiştir.

Mahkemece, itiraz üzerine, davanın taşınmazın aynına dair olduğu, mahkemece verilecek işbu kararın taşınmazı ihale yoluyla satın alacak kişiyi de doğrudan etkileyeceği, dava tarihinin ve mahkemece konulan tedbir kararının icra takibinden önce olduğu, satışın yapılması halinde satışa konu B-7 nolu bağımsız bölüme dair davanın konusuz kalacağı veya yeni davalar doğacağı, bunun da mağduriyete yol açacağı anlaşılmakla talebin İ.İ.K.nın 257 vd. maddelerine göre yerinde olduğu gerekçesiyle üçüncü kişilerin itirazının reddine karar verilmiştir.

Kararı, üçüncü kişiler Peter Robert B. ve Jacqueline L. vekili temyiz etmiştir.

İhtiyati tedbirin şartlarını düzenleyen 6100 Sayılı H.M.K.nın 389/1. maddesine göre, "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." İhtiyati tedbir, bu madde hükmü uyarınca kural olarak kendisi çekişmeli olan, bir diğer ifadeyle davacının üzerinde ayni hak iddia ettiği malların üçüncü kişilere devrinin engellenmesi amacını güder. Bir alacağın güvence altına alınması için öngörülen geçici hukuki himaye yolu ise İ.İ.K.nın 257 vd. maddelerinde düzenlenen ihtiyati haciz olup, bununla mal üzerinde bir ayni hak iddiası ileri sürülmemekte, malın üçüncü kişiye devrine engel olunmamakta, bunun yerine alacağın o malın satış bedelinden karşılanması ve malın devri halinde haczin, devralana karşı da dermeyan edilebilmesi imkanı sağlanmaktadır.

Mahkemece, İ.İ.K.nın 257 vd. maddeleri uyarınca, B-7 numaralı taşınmaza ihtiyati haciz konulmuştur. Oysa dava, davalılar arasındaki alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla yapılan muvazaalı taşınmaz satış işlemlerin iptali istemine dair olup, para alacaklarının güvence altına alınması için öngörülen İ.İ.K.nın 257. vd. maddelerine dayalı ihtiyati haczin burada uygulanma yeri bulunmamaktadır. Buna göre mahkemece, bir para alacağı sözkonusu olmamasına rağmen itiraz konusu B-7 numaralı bağımsız bölüme İ.İ.K.nın 257. vd. maddelerine dayalı ihtiyati haciz konulması ve satışın düşürülmesi doğru olmamıştır.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, ihtiyati tedbire ( hacize ) itiraz edenler vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün, itiraz edenler yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 05.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.