Kütahya'da 17 yaşında evlendirilen H.K., üç yıl sonra resmi nikâh isteyince kayınpederi tarafından kovulmasının ardından başvurduğu mahkemeden 3 bin TL manevi, 3 bin 250 TL ise maddi tazminat kazandı. Mahkeme, ailenin tarla almak için sattığı K.'ye ait altınların da iadesine karar verdi. Zığra köyünde yaşayan H.K., 2005'te Kütahya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak, 2002'de 17 yaşındayken, aynı köyde oturan 20 yaşındaki Hasan Hüseyin Yılmaz'ın kendisine talip olduğunu anlattı. Nikâh için kimlik ve fotoğraflarını Yılmaz ailesine teslim ettiğini belirten K., düğünün ardından kayınpederi Veysel Yılmaz'ın, muhtara nikâhı kıymamasını söylediğini öne sürdü.

'DONUN BİLE BİZİM'
Eşinin düğünden bir süre sonra askere gittiğini, kayınpederinin de ise düğünde takılan altınları "Daha sonra iade etme" vaadiyle satarak tarla aldığını anlatan Kılavuz, bu dönemde kayınpederinin evinde kaldığını, hem tarlada çalışıp hem de ev işlerini yaptığını belirtti. Eşi döndükten sonra resmi nikâh yapılmadığını öğrendiğini ve üç yılın sonunda annesinin evine döneceğini söyleyince kayınpederinin "Yettin artık sen, donun bile bizim, onu da çıkar defol git" dediğini anlattı.

ALTINLARI SATTILAR

Kandırıldığını ve küçük düşürüldüğünü, kızlığını kaybettiğini ve bu nedenle iyi bir evlilik yapma şansını yitirdiğini öne süren H.K., ayrıca çalışarak Yılmaz ailesine katkıda bulunduğunu belirtti. H.K. bu nedenlerle kayınpederi ve imam nikâhlı eşinden, 15 bin TL manevi, kızlığının bozulması nedeniyle iyi bir evlilik yapma şansını yitirmesi nedeniyle 10 bin TL, altınlar için de 2 bin 750 TL maddi olmak üzere, toplam 27 bin 250 TL tazminat talebinde bulundu. Yılmaz ailesi ise düğünden önce evrakları muhtara teslim ettiklerini ancak harman zamanı olması ve K.'nin psikolojik sorunları nedeniyle sağlık raporu alamadan oğullarının askere gittiğini, döndüğünde ise H.K.'nin evi terk ettiğini, kendilerinin kovmadığını öne sürdü. Yargılama sırasında Hasan Hüseyin Yılmaz hakkında "Reşit olmayan kızla cinsel ilişkiye girme" suçundan yapılan suç duyurusunda ise kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi. Nikâh vaadiyle 3 yıl oyalanan K.'nin, kızlığını da kaybettiğini hatırlatan mahkeme, nikâh kıyılsın ya da kıyılmasın karı-koca hayatı yaşayan bir genç kızın, 3 yıl sonra evine gönderilmesi ya da evi terke etmeye zorlanması durumunda, tekrar evlenme şansının azalacağını ve köy yerinde dul yerine konularak kişilik haklarının zedeleneceğini belirtti.

FAİZİYLE 15 BİN LİRA

Mahkeme ayrıca H.K.'nin Yılmaz ailesinin işlerinde çalıştığını, ailenin de böylece ücretsiz eleman çalıştırmış olduğunu, bir başka deyişle ailesinin 16 yaşından büyük bir tarım işçisi çalıştırmasına rağmen para vermeyerek bu oranda sebepsiz zenginleştiğine dikkat çekti. Yargıtay'a gönderilen karar kesinleşirse, Yılmaz ailesi 6 bin 250 TL'lik tazminatın 5 yıllık yasal faizi ve altınların bugünkü değeri de göz önüne alındığında yaklaşık 15 bin TL ödeyecek.

Sabah