Yargıtay

18. Ceza Dairesi

2015/12132 E.

2016/1087 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Sulh Ceza Mahkemesi

SUÇ: Kişilerin huzur ve sükûnunu bozma

HÜKÜM: Mahkûmiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.

Ancak;

Sanığın ilgi duyduğu ve arkadaşlık yapmak istediği katılanı değişik zamanlarda telefon ile aramak, mesaj göndermek, mektup yazmak ve katılanın başka birisi ile evleneceğini bilmesine rağmen, “Sevgililer Gününde” katılanın çalıştığı okula çiçek göndermekten ibaret eylemlerinin, TCK’nın 105/1. maddesine uyan cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeden, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan hüküm kurulması,

Bozmayı gerektirmiş ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/01/2016 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY

Yerel Mahkeme sanığın üzerine atılı eylemlerin TCK'nın 123. maddesine aykırılık oluşturduğunu kabul etmiş ve mahkûmiyet hükmü kurmuş, Sayın daire çoğunluk üyeleri suçun TCK'nın 105/1. maddesine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle hükmü bozmuştur.
Aynı okulda öğretmenlik yapan mağdurun telefon numarasını öğrenen, telefonla arayıp tanışmak ve arkadaş olmak isteyen, mektup, mesaj ve Çiçek gönderen sanığın üzerine atılı eylemlerin TCK'nın 123. maddesinde yazılı suçun unsurlarını oluşturduğu Mahkemenin olayı kabulü, delilleri değerlendirmesi ve ceza uygulamasının dosya içeriğine uygun olduğu.

TCK'nın 105/1. fıkrasında düzenlenen cinsel taciz suçu; kişiyi cinsel yönden rahatsız eden, vücut dokunulmazlığını ihlal etmeyen ve cinsel istismar boyutuna varmayan cinsel davranışlardan oluşmaktadır.

Kişiyi cinsel yönden rahatsız eden her türlü davranışla ihlal yapılabilir. Bu suçta korunan hukuki yarar kişinin cinsel dokunulmazlığıdır.

Suçun oluşumu failin mağduru cinsel amaçlı olarak taciz etmesine bağlıdır. Bir kimseye karşı vücut dokunulmazlığını ihlal etmeden cinsel amaçlı davranışların gerçekleşmesi bu suçun maddi unsurunu oluşturmaktadır. Suçun oluşumu için failin cinsel arzularını tatmin amacıyla hareket etmesi gerekli değilse de kişiyi rahatsız eden ve sıkıntıya sokan cinsel amaçlı davranışların varlığı gereklidir.

Başka bir ifade ile bu suç cinsel amaçlı bir davranışla işlenebilir.

Cinsel tacizin oluşması için fiilin cinsel yönden mağduru rahatsız edici boyuta ulaşması gerekir.

Dolayısıyla cinsel amaç gütmeyen, içerik itibariyle cinsel mahiyet taşımayan arkadaşlık teklifleri ısrarcı bir nitelik taşısa dahi cinsel tacizi oluşturmaz.

Cinsel içerikli olmayan söz ve fiillerin cinsel taciz suçunun unsurlarını oluşturduğunun kabulü suç ve cezada kanunilik, ceza hukukunda dar yorum ilkelerine aykırılık oluşturur.

Sabıka kaydı bulunmayan, suçunu ikrar eden ve öğretmen olarak görev yapan sanığın geçmişini, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları ve cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri göz önüne alındığında sanık hakkında TCK'nın 62 ve 50. maddelerinin uygulanması hususlarının tartışılmaması,

Yukarıda belirtilen nedenlerden ötürü, sayın çoğunluğun bozma nedenine katılmıyorum. Farklı gerekçe ile hükmün bozulması gerektiğini düşünüyorum.