İSTANBUL (AA) - Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, İslam kelimesinin, barış, huzur ve esenlik anlamına gelen "Silm" kökünden türetildiğini belirterek, "Dünyanın huzuru bu medeniyetten geçer. Bunu görmezden gelenler kaybetmeye mahkumdur. Bizler Türkiye olarak bu medeniyete yaraşır şekilde hakkı savunmaya, hakkı söylemeye devam edeceğiz. Zulüm ve adaletsizliğin gece karanlığı gibi mazlum halkların üzerine çöreklendiği zamanda, zaman senin, sen zamanınsın Kudüs." dedi.

Cumhurbaşkanlığı himayesinde Kudüs Platformu tarafından hazırlanan "Zamanın Kudüs'ü Kudüs'ün Zamanı" adlı dramatik sahne gösterisi, Haliç Kongre Merkezi'nde seyirciyle buluştu.

Gecede konuşan Çavuşoğlu, insanlık tarihinin sessiz ve kederli tanığı olan Kudüs'ün, üç semavi din için de kutsal bir şehir olduğunu vurgulayarak, bu önemine karşılık tarih boyunca belli dönemler dışında yeterli ihtimamla korunmasının mümkün olmadığını söyledi.

Çavuşoğlu, tarihte 2 defa yok olan Kudüs'ün, 23 defa işgal edildiğini, 52 defa saldırıya uğradığını, 44 defa ele geçirilip, tekrar kurtarılmış yeryüzünün en kadim şehri olduğunu dile getirdi.

"Nice peygamberin kutsal yurdu, Selahaddin'in amentüsü, Yavuz'un iftiharı, Hz. Davud'un rüyası, ilk kıblegah, Selam Yurdu olan Kudüs'ün, ne yazık ki Filistinlilerin kanı, kadınların ve çocukların gözyaşı ile anılır olduğunu" belirten Çavuşoğlu, "Selahaddin Eyyubi'den, Yavuz Sultan Selim'e, şanlı fatihlerinin muzaffer kılıçlarının gölgesinde barış, huzur, adalet ve hoşgörü içinde yaşayan Kudüs, bugün adeta bir yeryüzü cehennemine döndürülmek isteniyor. Yeryüzünün incisi, yerin göğe en yakın olduğu avlusu, binlerce yıldır rahmet ve bereketin yağdığı Kudüs üzerine oynanan oyunlar asla başarılı olamayacaktır. Kudüs'ü cehenneme döndürmek isteyenlerin hevesleri kursağında kalacaktır." diye konuştu.


- ABD'ye boyun eğmeyen 128 ülke

Başbakan Yardımcısı Çavuşoğlu, Türkiye'nin ahuvah içinde Kudüs için ağlamakla yetinen bir ülke olmadığını, aksine son krizde ilk andan itibaren etkin bir şekilde bu süreçte rol oynadığına vurgu yaparak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bilindiği üzere İslam aleminin yanı sıra çatışma istemeyen tüm kesimlerin umudu haline gelmiş Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) dönem başkanı olarak ilk andan itibaren ülke liderleri ile telefon diplomasisi gerçekleştirmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımızın girişimiyle İstanbul'da toplanan İİT Zirvesinde, Doğu Kudüs Filistin Devleti'nin başkenti ilan edilmiştir. Ardından Birleşmiş Milletler'de (BM) ABD'nin tüm tehditlerine rağmen 193 ülkenin 128’i Kudüs tasarısına destek vermiştir. Kudüs'ü İsrail'e başkent yapma hayallerine kapılmış ABD'ye boyun eğmeyen 128 ülke, Kudüs'ün nihai statüsüne BM kararları çerçevesinde yürütülecek müzakereler sonucunda karar verilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Bizler günümüzün çağdaş dünyasını adalet üstüne kurmaya ve geliştirmeye kararlıyız. Aksi takdirde tüm insanlık kaybeder. Bizim gönlümüz insanlığın kaybından yana değil kazancından yanadır. İnsanlığın kazancı için Nuri Pakdil'in dizelerinde dediği gibi, 'Yürü kardeşim, Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin.' Kudüs'e göz dikenler bilsin ki, Kudüs'ün ve Kudüs aşıklarının gücü hiç tükenmeyecektir. "


- "Kudüs'te taş üstüne taş koymaya devam ediyoruz"

İnsanlığın hayrına projelerle Kudüs'te taş üstüne taş koymaya devam ettiklerini dile getiren Çavuşoğlu, 2005'te açılan TİKA Kudüs Ofisinin, çoğu işgal altında bulunan Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da toplam 71 projeyi hayata geçirmeyi başardığını söyledi.

Bunlar arasında Mescid-i Aksa Külliyesinde bulunan ve altın kaplamalı Kubbetu's Sahra'nın kubbesinin ve hilalinin restorasyonu, Kudüs Üniversitesi 400 öğrencilik kız yurdu projesi, 1967'de Doğu Kudüs'ü işgaliyle sona eren Nebi Musa Şenliklerinin yeniden yapılmaya başlanmasının bulunduğunu aktaran Çavuşoğlu, Gazze'nin bombalanması sonrasında evi yıkılanlar için inşa edilen 320 konutun teslimi ve diğer projeleri önemsediğini kaydetti.

Çavuşoğlu, 2017 itibarıyla Yurt Dışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı'nın, AK Parti Hükümetleri boyunca bin 89 Filistinli öğrenciyi Türkiye'de misafir ederek okuttuğunu dile getirerek, şöyle konuştu:

"Vakıflar Genel Müdürlüğümüzden halen burs almakta olan Filistinli öğrencilerin sayısı da 50 kadardır ve sayıları her geçen yıl artmaktadır. Mirac'ın anahtarı, göklerde kurulup yeryüzüne indirilen mübarek şehir için herkes sussa da biz susmayacağız. Kudüs için aktif bir şekilde konuşmayı sürdüreceğiz. Biz Kudüs için konuşurken, sadece İslam aleminin değil diğer din mensuplarının da yüreklerinin ferahladığını görüyoruz. Zira kadim medeniyetimiz farklılıkları zenginlik olarak gördüğünden tüm mazlum ve mağdurların umudu olmuştur. Allah tüm İslam alemine birlik ve dirlik nasip etsin, muhabbetimizi baki kılsın. Bakın İslam kelimesi, barış, huzur ve esenlik anlamına gelen 'Silm' kökünden türetilmiştir. Dünyanın huzuru bu medeniyetten geçer. Bunu görmezden gelenler kaybetmeye mahkumdur. Bizler Türkiye olarak bu medeniyete yaraşır şekilde hakkı savunmaya, hakkı söylemeye devam edeceğiz. Zulüm ve adaletsizliğin gece karanlığı gibi mazlum halkların üzerine çöreklendiği zamanda, zaman senin, sen zamanınsın Kudüs."

Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, 2017 içerisinde Türkiye'de Kudüs ve Filistin davasını yeniden ülke ve dünya gündemine getirme amacı taşıyan çok sayıda etkinlik gerçekleştirildiğini hatırlatarak, " 2017 Kudüs Yılı etkinlikleri kapsamında 'Zamanın Kudüs'ü Kudüs'ün Zamanı' adlı, Kudüs tarihinin önemli olaylarının sahneye aktarıldığı dramatik gösteriyi izleyeceğiz. Öncelikle etkinlikleri yüksek himayelerine alan Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı arz ediyorum. Bütün bu etkinliklerin 50 yıldır süren işgalin bitirilmesi, Filistin'de yaşayan 4 milyona yakın Müslüman ve Hristiyan nüfusun ekonomik ve sosyal sorunlarının çözüme kavuşturulması için çok değerli sonuçları olmaktadır. Kutsal Şehir Kudüs'ün fethedilmesi, İslam'la tezyin olunması ve mamurlaştırılması yolunda mücadele veren devlet adamları, komutanlar ve şehitlerin aziz hatırasına sunulan bir saygı duruşu, bir minnet ifadesi olarak yola çıkan 'Zamanın Kudüs'ü, Kudüs'ün Zamanı' adlı sahne gösterisinde emeği geçenleri tebrik ediyorum. Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde bu dramatik ve aynı zamanda belgesel niteliğindeki bu gösterinin yükselen Kudüs davasına katkı sunmasını temenni ediyorum." ifadelerini kullandı.

İsra'nın ikinci durağı, Mirac'ın ilk basamağı, ümmetin ilk kıblesi olan Kudüs'ün, tüm Müslümanların harim-i izzeti ve namusu olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, bu namusa hakkıyla sahip çıkmayı niyaz ettiğini sözlerine ekledi.